"Çok güzel oldun be Hilal?" Ece siyah elbisenin içindeki bana bakarken gözleri parlıyordu. Bense çok abartı olduğunu düşünüyordum. Heleki sırt dekoltesi omzumdan belime kadarki v açıklıktan bahsedemiyordum bile."Bence siyah tulumda daha iyiydim. " Ece bıkkınca nefesini verdi.
"Yarım saatir elbisede daha iyisin diyorum ama senin kafan tulumda kaldı herhalde."
Ece tulumu almama izin vermişti eve gittiğimizde narçiçeği elbisesiyle bakışmaya başladı.
"Hilal ya ben çok mutluyum. " Bu aptal aşık haline gülümsedim.
"Farkındayım." Masanın her tarafına dağılmış makyaj malzemeleri arasından rimeli bulmaya çalışıyordum.
"Acaba o ne hissediyor?"
"Ebenin elini hissediyor. Ne hissedecek saat oldu yedi bu kız nerde diye ekildiğini hissediyordur."
"Ya abartma senin makyajın kaldı bende elbiseyi giydim mi çıkacağız işte." Haklıydı.
Eveeet beklenen an salondan içeri girdiğimizde gerçektende elbiseyi giymediğime pişman olmuştum. Önümüzden geçen Göt Kuşağı kızı görünce Ecenin kulağına eğildim.
"Aaa gelinin kız kardeşi değil mi bu?" Ece kıkırdadı.
"Nereye gidiyor acaba?"
"Nereye olacak , simi az gelmiş onu tazelemeye." Ece benim söylediklerime gülerken Denizin yanımıza doğru yürüdüğünü fark ettim.
"Hoş geldiniz. Ece çok güzel olmuşsun." Saol Deniz iltifatların için de beni de görsen iyi olurdu.
"Sizin masanız ilerde." Deniz önden bizi ilerletirken bar gibi olan bu yerde oturacak yer aradım. Loca tarzı bir yer vardı. Sanırım Ekin orada oturacaktı. Masaya , ki buna masa denmez göt kadar, vardığımızda üstünde Eceyle benim isimlerimizin dışında Gülhan Sarık diye birinin adını gördüm. Aha sıçtık. Kız kesin Ekinin eski sevgilisidir. Zaten mekanın yarısı Ekine bir kez daha sarılabilmek için gelmiş kızlarla doluydu.
Saatler ilerliyordu ve anons olarak Ekinin birazdan masaları dolaşıp hediyeleri alacağı duyrulmuştu. Sonrasındaysa geleneksel oyunlar mı ne öyle bir şey dediler. Bu ne amk festivale mi geldik doğum gününe mi belli değil. Sıkıntıdan patlıyordum. O kadar sıkılmıştım ki masada adı yazan kızın gelmesini bile istemeye başlamıştım. Omzuma dokunan elle irkildim ve hızla arkamı döndüm.
"Serdar?" Serdar elindeki şişeyi masaya bıraktı.
"Bu ne güzellik." Gülümsedim.
"Saol."
"Sıkıntıdan patlıyormuşsun gibi."
"Öyle valla. Hediyemi verip gitmeyi düşünüyorum." Bıraktığı şişeyi eline tekrar aldı ve yudumlamadan önce konuştu.
"Bende sıkılıyorum ama ailelerimiz arkadaş olduğu için burda durmak zorundayı." Aklıma takılan şeyi sordum.
"Yani sorun olmazsa bir şey sormak istiyorum."
"Çekinme, sor."
"Siz ailelerinizin çok yakın arkadaş oluduğunu biliyorum ama sizi hiç bir arada görmedim kavga mı ettiniz?" Serdar şişeyi sonununa kadar diktiğinde çok ağır bir soru sorduğumu anlamıştım.
"Evet."
"Neden?"Sus Hilal yoksa sıçacaksın.
"Kız meselesi." Tepkimi sesli bir şekilde dile getirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sınıf Tam Mı?
HumorMizah#1 04/03/18 "Tamız hocam." Buğra arka sıradan anırdığında kafamı hızla hırkamdan kaldırdım. "Aaaaa ilk okul günü hatta ilk saati uyunmaz ama." Bartu geçen seneki gibi arkamda oturmuştu. "Sus sıçarım." "Hocam ödev vardı." Gamzenin sesiyle he...