16

2.5K 137 24
                                    

Cisimlenmek bile normal gelmişti bugün. Cisimlenmenin kötü yan etkilerini düşünecek durumda değildi hem. Tanıdık büyük şatoya geldiklerinde yüzünde her an kusacakmış gibi bir ifade vardı. 'Tekrar güçlenmemeli! dedi çocuk içinden. Yanındaki tanıdık yüzlere baktı. Remus, Sirius ve Tonks. Güvendikleri kişiler ile durum değerlendirmesi yapacaklardı. Sirius cebinden haritayı çıkardı. Şimdi Hogwart'ın içindelerdi. Bir yandan yürürken bir yandan da haritaya bakıyordu.

-Eğer burada ise ismi haritada olmalıydı Harry. Yok.

Hala korku içinde konuşuyordu ama. Harry ve tahminleri yanılmazdı. Tek düşünebildiği taştı. Almış olmaması için yalvarıyordu. Gördüklerinin bir rüya olması için her şeyini verirdi ama emindi. Gördükleri o kadar gerçekti ki. Remus Dumbledore'nin odasına giderken konuştu:

- Taşın emniyette olduğuna emin olalım Harry.

Kafa salladı oğlan. Odanın önüne geldiklerinde Tonks tarafından durduruldu.

-Sen burada kal Harry. Tamam?

İtiraz edecek havada değildi çocuk. Kafa salladı istemsizce. Ne kadar beklediğini bilmiyordu ama Sirius'un 'Lanet olsun!' diyişini duyduğunda içeri daldı. 5 Kafa da ona dönmüştü. Dumbledore ve McGonnagal ona baktı. Kadın gülümsedi ve bu onun içini ısıttı. Diğer 3 lü pek modlarında değildi anlaşılan. Dumbledore hüzünle çocuğa döndü. Sanki kelimeleri toparlayamıyor gibiydi.

-Taş yerinde değil değil mi?

Harry alacağı cevaptan korkarak baktı onlara. Kafasını salladı yaşlı adam ve Harry patladı.

- Koskoca büyücü ona emanet edilen bir taşı koruyamadı m yani! BİR AVUÇ APTAL MI TAŞI KORUYORDU!

Sirius elini dur anlamında kaldırdı. Harry ileri gidiyordu ama herkes buna hakkı olduğunu biliyordu.

-Quirrel! dedi aniden. O da bu işin içinde biliyorum. Nerde o?

- O izinli. Büyük ihtimal evindedir.

Remus yanıtladı. Quirrel 2 gün önce ayrılmıştı. Taş da kayıptı peki o zaman taşı kim almıştı.

Harry tekrar dışarı çıkarıldı. Durum değerlendirmesi denilen o şeyi yapacaklardı. Koridorlarada dolaşmaya karar verdi. Korumaları gereken tek önemli şeydi belki de taş. Ve sahip çıkarmışlardı.
Koridorlarda dolaştı. Tatil olduğu için cok az öğrenci vardi Hogwarts da. Sayıları 20'yi geçmezdi. Tanıdığı kimseyi göremeyince dolaşmaya devam etti. Aynı koridorda volta atıyordu.

- Taşı almalıyım.

Tekrarladı sürekli. Haritanın yanilmayacagini biliyordu ama felsefe taşını birinin aldığınıda biliyordu. Belki alan kişi çoktan gitmişti. Ama peki rüya ne olacak. Rüyayı sadece 1 saat önce görmüştü ve o sırada Hogwarts'daydı kişi. Geldiklerinde burada olmalıydı. Düşünürken aynı koridoru yine turladı. Ve 3 geçişinde bir şey fark etti. Görmediği kapıya bakıyordu.

-Bu burada yoktu.

Dedi merakla. Olsa fark ederdi. Duvarla bitişik küçük kapıya yaklaştı.
Sakince açtı.

- Afferin Harry. Ne olduğunu bilmediğin bir kapıyı aç çok akıllıca.!
Slytherin duyguları işte.

Ne yaparsınız asilik kanımızda var.
Kapıyı açtığında boş bir oda ile karşılaştı. Odaya adımını attı ve kapı kapandı. Bir masa vardı. Üstün de bir şey. Harry yaklaştıkça heyecanlandı.

- Lanet olsun, lanet olsun, lanet olsun!!!

Kırmızı taşa bakarken ağzından kaçırdığı küfürleri önemsemiyordu.

- İhtiyaç odası!

Tabi ya. Bunu okumuştu. Neye ihtiyacın varsa bu oda belirirdi. Onun da felsefe taşına ihtiyacı vardı. Sorgulamadan taşı cübbesine koydu.
Heyecanla odadan çıktı ve koşarak taşı ailesine götürüyordu.
Tüm duyguları karışmıştı. Koşarken bir anda bir şey hissetti. Durdu. Arkasına döndü boştu. Bu sefer diğer tarafta... Asasını eline aldı. Nefesini kontrol etmeye çalıştı. Karşısında Quirrel duruyordu. Normal halinden tamamen farklıydı. O güvensiz adam gitmişti.

- Ver Potter!

Harry bilmemezlige yattı.

- Neyi Profesör.

Adam tıslayarak güldü. Asasini salladı "expelliarmus".
Harry kendisine doğru gelen büyüyü mükemmel bir kalkan ile saptırdı. Mavi kalkana çarpan büyü hiç olmamışçasına yok oldu.
Quirrel çocuğa yaklaştı ve asasını boynuna dayadı.

- Zorluk çıkarma Potter.

Harry kuvettle itti onu. Adam çocuğu kolundan kavradı ve gozlerini açtıklarında artık hogwarts'da değillerdi.
Geniş ağaçlık alana ilk defa geliyordu.

- Bu imkansız. Hogwarts da cisimlenemessin!

Quirrel güldü.
- Emin misin?

- Bakın Profesör Voldemort'a boyun eğmek bir işe yaramaz, sonunda hepimiz öleceğiz. O bir katil! KARŞI ÇIKIN!

Adam daha çok güldü.

- Ah Potter... Ben ona boyun eğmiyorum , yavaşça başındaki sarığı çıkardı ve arkasını döndü. Farklı bir ses ile devam etti, ben zaten Voldemort'um.
Harry gördükleri karşısında geriledi. Baktığı ikinci yüz ona fazla gelmişti. Adımlarını geriye attı.

- Işleri zorlaştırma Potter. Ver o taşı.

Harry arasını çıkardı ve öylece tuttu.
Voldemort kafalı Quirrel ona yaklaştıkça o geriliyordu.

-Aguamenti

Harry bağırdı ve adam suratına çarpan su ile geriledi. Ciddimi dedi Harry kendi kendine. Aklına gele gele bu mi geldi. Suratı su ile kaplanan adam sinirlenerek atıldı. Harry üstüne atılan adama karşın taşı cübbesinin içinde sıktı.

- Potter ver!

Quirrel cırladı.

- Bombarda!

Harry arasını adama doğrulttu ve bağırdı. Adam büyünün etkisi ile yere kaynaklandı. Pek güçlü değildi ama idare etmişti. Yere serilen adam elinde tuttuğu arasını salladı.
Harry büyüyü duymamış ilsa bile güçlü bir şekilde geriye atıldı. Asasınıda düşürmüştü.
Hâlâ yerde serili olan adama baktı güçlükle kalkarak. Asasını göremiyordu. Adama nefretle baktı. Voldemort' a dikti gözlerini. Ellerini kaldırdı ve düşündü. Öldürdüğünü düşündü. Adam Harry ona baktıkça befes alamıyordu ve çırpınıyordu.

- Ne yapiyorum!

Harry fark etti ve geriledi. Voldemort 'un cılız sesi duyuldu.

- Bu daha bitmedi! Bitmedi!

Siyah duman yükseldi. Çığlık atarak uzaklaştı. O anda Quirrel'in bedeni tiz oldu. Parçalara ayrıldı ve yere birikti.
Harry baktı sadece baktı.

Son gördüğü anlayamadığı şeylerdi.
Her şey Harry için karardı ve bedeni soğuk yere düştü.
.......................

Sizce bu bölümden sonra yıl atlamalı mıyım?
Atlamak istiyorum zaten. Peki sizce kaç yıl olmalı bu atlayış?
Lütfen yorum yapın.
Değerlisiniz!!!


Farklı Bir Hikaye- Harry PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin