27

2K 111 59
                                    

Sadece gözlerini kapat. Konsantre ol.

....

İçindeki gücü hisset. Sen tahmin ettiğimizden bile güçlüsün evlat. Sadece onu bul ve yönet.

Şimdi, aç gözlerini!

Harry gözlerini açtım ve karşısında siyah kıyafetlerle dikilen kişiye baktı. Saatlerdir çalışmalarına rağmen kadın dinlenmelerine izin vermiyordu. "O" dinlenmiyor diyordu. Sanki onu öldürmek Harry'nin sorumluluğuymuş gibi. Neden kendisiydi ki zaten. Dumbledore gibi biri varken neden kendisi!
Ah tabi kehanet. Aptal bir kehanet ugruna ömrünü heba ediyordu. Belkide ölecekti.

Ama bunu kehanet veya Dumbledore için yapmıyordu Harry. Ailesinin intikamını almak için yapıyordu.

-Harry odaklan!

Kadın 15 yaşındaki çocuğa baktı. Çalışmalarının üstünden uzun zaman geçmişti. Harry tahmin ettiğinden uzun kalmıştı. Muggle tarafında tehlikeden uzak kalmak istememişlerdi elbette. Mecburlardı.
Harry kendini o kadar geliştirmişti ki.
Şimdi tek olması gereken Voldemort'un ortaya çıkması idi.

Harry oni gördüğünden beri ortalarda yoktu. Sadece müritleri vardı. Saldırıyorlar, yaralıyorlar ve öldürüyorlardı.

Hak etmeyen yüzlerce insanı katlediyorlardı.

- Clary, emin ol gayet odaklanıyorum!

Harry yüzünde tuhaf bir gülümseme ile baktı. Uzun zamandir çalışıyorlardı. Ama hâlâ kadının numaralarını tahmin edemiyordu.

Zümrüt gözlerini dikti. Tehlikeli bir bakış attı. Gel der gibiydi.

Kadın beklemediği bir anda bir lanet gönderdi. Harry kendisine hızla gelen sarı hüzmeyi bir vücut kalkanı ile harika engelledi. Herkesin imreneceği mavi bir kalkandı. Şeffaf değil aksini mat bir görünüme sahipti.
Harry bir büyü ile yeri sarstı. Kadın elbette ki dengesini kaybetmedi. Başarıyla kurtuldu ve Harry'nin asasını düşürdü. Harry şaşkın değildi. Kadın bağırdı:

-Pes de Harry!

-Asla Clarissa!

Harry düşen asasına aldırmadan bir tekme savurdu. Kadın savusturdu ve bir lanet gönderdi. Harry lanetin yolundan kolaylıkla çekildi. Bunu yapmak hem etkileyici hem de ürkünçtü.
Bir yumruk savurdu Harry. Ve yumruk asayı havaya uçurdu.

-Yumruk yumruğa kaldık Clarissa!

Harry sırıttı. Yeşil gözleri parladı. Kadının sert suratına baktı.

Clary ileri atıldı ve sağ eli ile bir tumruk savururken zıpladı. Harry tam o anda sola kaydı, kadının ayaklarına tekme atmaya çalıştı. Kadın tam zamanında havalandı. Harry kadının yumruğuna karşı eğildi ve tam karnına bir yumruk attı. Kadın bir süre afalladı. Koruyucukıyafet giyseler bile geriledi. Ama hemen kendini topladı. Harry'nin ayaklarına sert bir tekme savurdu. Harry tekmeden kaçarken kadın Harry'nin kolunu tuttu ve çevirdi. Harry sırt üstü yerdeydi. Kadın tam tepesinde. Afallamıştı. Kadın suratındaki gülümseme ile;

-Pes et James!

2. ismine karşın sırıttı. Tepesindeki kadına baktı. Ve kadının bacağını ayakları arasına alarak yuvarlandı. Kadın artık alttaydı. Ellerini yere bastırdı Harry. Gülerek;

-Pes et Clary!

Kadın debelendı. Ama kurtulamadı.

-Pes!

Harry kadını bıraktı. Ikiside uzun dövüş sonucu yorulmuştu. Kadın yenilmiş olsa bile gülüyordu. Eğittiği çocuğun başardıkları onu mutlu ediyordu. Clary;

-Beni 1 kere yenmen büyük başarı Harry! 3 yılda!

Harry güldü.

-1 mi? Emin ol daha fazlasını yapabilirim. Sadece daha fazla çalışmalıyım.

-Daha fazla mı? Emin ol yeterince çalışıyorsun.

Çocuğun saatler süren çalışmalarını düşündü. Voldemort mugglelere saldırı duzenledikce daha çok çalışmıştı. Hem de çok...

Buna ne zaman son vereceklerini bilmiyordu. Ama 15 yaşındaki çocuk gazetelerdeki öldürülen muggleleri gördükçe kendini zorluyordu. Rüyalarının bittiğini söylese bile yüzü tam tersini iddia ediyordu.

Rüyalarında tam görüntüler görmese bile sürekli sesler duyuyordu. Açıklamak istemediği sesler.

Voldemort neredeydi ki? Neden kendisini gostermiyordu?

........................

Lisede olan sarışın kız evin zilini uzun uzun çaldı. Mavi gözleri yere kaydı. Kapının önünde bayadır bekliyordu. Kapı en sonunda açıldığında sinirlice baktı. Kapıdaki 35 yaşındaki adam gülümsedi. Alışıktı. Her hafta sonu kızın gelmesine ve Harry ile gitmesine. Ne kadar farklı şeyler düşünse bile iyi arkadaşlardı. Hem çoğu zaman Arthur denen o iri çocukta eşlik ederdi. Bu sefer yoktu ama...

-Hey Lily hangi rüzgar ettı seni buraya?

Sirius Lily ismini söylerken hâlâ burukluk yaşıyordu. Ama 3 yıl içinde alışmıştı. Alışmaya çalışıyordu ya da.

-Sirius Amca alışamadaın mı hâlâ! Harry nerede?

Harry arkadan göründü. Hırkasını giymeye çalışıyordu. Kot pantolonun üstüne mavi bir tişört giymişti. Ve krem rengi bir hırka. Artık cubbeler yoktu. Asası ise bir büyü ile birlikte belindeydi. Dikkat çekmiyordu. Ne kadar inkar etse de Harry cubbelerini özlüyordu.

Sirius'a gülümsedi.

-Akşama gelirim Siri Amca! Remus'a teşekkür ettigimi söyle bir de!

Sirius kafa salladı. Remus bu gün büyü dünyasındaki arkadaslarindan mektup getirmişti. Tam tamına 2 yıldır yüzlerini görmemişlerdi. Ama mektuplar vardı. Kopmamaya çalışıyorlardı.

Bir gün Hermione ve Ron gelmeye çalışmıştı. Ama nasıl olduysa tam bindikleri trene baskın oldu. Bu tesadüf müydü bilinmez ama korkutucuydu.

Harry'nin yeri bilinmese bile arkadaşları belli ki takip ediliyordu.

Sirius şakalaşarak ilerleyen arkadaşları izledi. Harry mutluydu. Bura da da 2 iyi dostu vardı. Aynı Hogwarts daki gibi. Mutluydu.

Rüyalar, Voldemort, ölümler...

Burada mutluydu. Büyü dünyasında değil. Ama biliyorlardı ki büyü den asla kopamazlardı.

Ne kadar mutlu olsalar bile...

.........................

Geri döndüm canlarım. Biliyorum baya oldu.
Sınavlar bitti, başlamalarına 15 gün var. Bu harika.

Elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum. Ve tam 3 yıl atladım. Harry'i büyütmeye çalışıyorum.
Yakında final vermeyi düsünüyorum.

Biraz hızlı geçişler yapacağım.

Farklı Bir Hikaye- Harry PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin