23

2.1K 116 47
                                    

Remus sonunda bir ev bulmuştu. 3 katlı bir apartmanın 2. katını tutmuşlardı. Paris'in göbeğindeki ufak apartman masmaviydi. 3 odalı ev orta boyutlardaydı. Harry dahil gören kişiler sevmişti.

-Büyük oda benim!

Diye koşan Harry başta Sirius olmak üzere herkesi guldurmustu. Tonks ve Remus birlikte eşyaları yerleştiriyor. Sirius eve gerekli olan şeyleri alıyordu.

-Bir muggle evinde kalacağımıza göre belli muggle kurallarımız olacak!

Sirius ve Remus ayağa kalmış Harry'e açıklıyorlardı. Ortalama 6 ay kalmak isteseler bile bu süre Harry güven de olana dek uzayacaktı. Ki güvenlik söz konusu değildi. Harry kendini geliştirecek.

-1 asa sadece zorunlu kullanılacak!

Remus konuştu. Asa kullanmasına izin olmayan Harry'e bakanlık engelleyici bir asa ayarlanmisti. Kendi asası olmasa bile gayet iyiydi.
Remus Sirius'a baktı. Gereksiz asa kullanmama konusu onlar içinde geçerli idi.

Siriys surat assa bile bunun gerekli olduğu biliniyordu.

-2 Harry asasız büyü yok! Ev dışında yok diyelim.

-Ama... ama....

Harry lafa başlayamadı bile. Asasız büyü kendini büyü dünyasına yakın hissettiği tek andı. Büyü yapmamak zor olacaktı.

-3 konusmalarımıza dikkat etmek zorundayız! Biri bize Seherbaz ne diye sormamalı.

Sirius lafa girdi:

-Hem biliyorsun biz hâlâ Seherbazlığa devam edeceğiz. Sen zaten okula gittiğin için bizim yoklugumuzu hissetmeyeceksin.

-Okul!

Harry sordu. Kimse bundan söz etmemişti. Bir muggle okulu.

Büyü yok, Hermione ve Ron yok. Ginny yok.

En yakın dostları olmadan bir başka okula gitmek ( hem de muggle okuluna) güzel olmayacaktı.
Harry 12 yaşındaydı. Hatta 13'üne az kalmıştı. Bir kaç ay. Bu da demek ki 7. sınıfa başlayacaktı.

-Ahh Harry sırasındaki o dehşet ifadeyi sil lütfen. O kadar kötü değil.

Remus okulun kötü olmadığını kabul ettirmek için anlatmaya başladı.

-Eve uzak olmayan bir okula gideceksin. Hem iyi tarafından bak bir çok arkadaşın olacak.

-Peki Hogwarts'dakilere ne diyeceğiz Remus? Neden okuldan ayrıldığımı soracaklardır.

-Onlara muggle bir akraban ile kalmaya başladığımı söyleriz.

Harry dudak büktü:

-Fransa Paris de bir akrabamda kaldığım yalanı iyi güzel ama siz beni gözden uzak tutmak istemiyor musunuz? Güven de ol falan...

-Kimse Paris de olduğunu bilmeyecek. Londra da kaldığını söyleriz. Bizler Seherbazlığa devam edeceğiz ki fazla dikkat çekmeyelim .

Sirius Harry'nin yanına oturarak devam etti.

-Aylak haklı. Hem bir anda işi bırakırsak biraz tuhaf olmaz mı? Burada eğitileceksin. O aptal kehanet şimdi umurunda olmamalı. Zamanı gelince her şey iyi olacak.

Iyi olacak. Bu iddalı bir sözcük. Harry ne kadar iyi olacağını bilmiyordu. Tek bildiği herkesden uzakta bir muggle okulunda okuyacağıydı. Hem de Parisde. Birden bire başka bir ülkeye taşımışlardı.

-Peki arkadaşlarım?

Ron ve Hermione'yi görmek istiyordu. Tabiki Ginny'ide.

-Ayda bir kaç defa onları getirebiliriz. Tabi ağızlarını si ki tutmalrı şartı ile.

Sirius güvenle gülümsedi.

-Peki dil sorunu? Sonuçta Fransa dayız. Ve ben Fransızca bilmiyorum.

-Merak etme. Seni ingilizce eğitim veren bir okula yazdırdık. Hemen ilerde. Yürüyerek 5 dk alır.

Kafasını salladı Harry.

Anlaşılan her şey düşünülmüştü. Eğitmeninin kim öldüğü hakkında en ufak bir fikrî yoktu ama.
Ama emindi ki sert ve güçlü bir adamdı. Ona asasız sihri ve muggle tekniğinin öğretecek ise öyle olmalıydı.

Kehanet başa belaydi resmen. Voldemort ile savaşma fikri sihir bakanını nile korkuturken kendisi daha 12 yaşındaki bir çocuk, Voldemort tarafından aranıyor, hatta 3 defa saldırıya uğruyordu.

...........

Harry odasına gitti. Orta boyda duvarları krem renginde bir odaydı. Gryffindor atkısı yatak başlığına asilmisti. Yatağın yanındaki beyaz komidinde anne ve babasının resimleri vardı. Okul yıllarındaki bir resim idi.

En başta Sirius, yanında babası James Potter. Babasının yanında annesi Lily Potter. Ikisi el ele tutuşmuştu. Yanlarında Remus. Ve hemen diğer tarafta bir el gözüküyordu. Remus'un omuzunda duruyordu el. Ama sahibi yoktu. Kesilip atılmıştı.

Harry kim olduğunu elbet biliyordu. Atılması en iyisiydi.

Bu resmim okuldaki son yıllarından diye biliyordu Harry. Sirius hep derdi.

-Baban anneni son yıllarına kadar ikna edemedi.

Ve el ele iseler çıkıyorlardı.

O resmin yanında ailesi ile kendisi vardı. Süpürgeye biniyordu. Daha 1 yaşında idi.

Diğer tarafta ise kendisi, Ron Hermione ce Ginny vardı. 2. yıllarının başına çekmişlerdi. Trenin önünde.

Onları tekrar görmek istedi o an. Ama yapabileceği bir şey yoktu şimdilik.

Sadece uyuyup neler olacağını görecekti......

...........................

Nasıldı????

Bir dahaki bölüm Harry okula başlayacak!

Heyecanlı değil mi?

Sizce ben hangi binadayım?
Bir fikriniz var mı?

Farklı Bir Hikaye- Harry PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin