Medya: Hâlâ YouTube videosu yüklenmiyor, bölüm parçasının adını bırakıyorum buraya. Fleurie / Hurts Like Hell
Mühürlü Gül'de daha önce; Aralarındaki sessiz uzaklığı bahçede birlikte düzenleme yaparak biraz olsun aşan Argun ve Gülnihan, akşam için yaptıkları planı aldıkları haberle ertelemek zorunda kalırlar. Gülnihan'ın kız kardeşi saldırıya uğramıştır ve Argun, hastanedeki işleri bittiğinde Tulpar'dan onu eve getirmesini istemiştir.
Keyifli okumalar :)
🖤*20*🖤
Gülnihan kendini hep hazır zannediyordu; kardeşinden iyi veya kötü bir haber almayı bekliyor, içten içe kötüsüne de hazır olduğunu düşünüyordu. Oysa düşünmek başka, yaşamak başkaydı. Kardeşinin saldırıya uğradığını duyduğu anda içinde bir yerler cız etmişti.
Her ne yaparsa yapsın, nasıl bir anne evladına kıyamazsa, emeğine gelen zararı nasıl kendine yediremezse Gülnihan da kardeşine üzülmekten kendini alamamıştı. Annesi kadar emeğinin, hakkının olduğu kardeşi ona bir yerde evlat gibiydi. Ona yaşattıkları hiçbir zaman yüreğinden silinmeyecekti, lakin şimdi sahip olduğu sevginin çıkış noktası da kardeşinin yaptıklarıydı. Her şerde bir hayır vardır diyen annesinin sözlerini Argun'a baktığı her an zihninde tekrar tekrar duyumsarken kardeşine ne kadar kızarsa kızsın ona üzülmeden edemiyordu.
"Durumu nasılmış? Rapor dediğine göre iyi değildir kesin..."
Sesi titreyen Gülnihan'ı usulca sandalyeye oturtan Argun, tam karşısına gelecek şekilde sandalye çekip kendi de oturdu. "Birazdan taburcu edeceklerini söyledi Tulpar, çok kötü olsa bırakmazlardı. Kötü düşünme ve üzülme tamam mı? Bir saate kalmaz gelirler, öğreniriz hepsini. " deyip "Su ister misin?" diye sordu.
Başını sallayarak istemediğini sessizce belirten Gülnihan, kafasında dönüp duran sorulara takılarak "Bizim çocuklar kurtarmışlar dedin, nerede olduğunu nasıl biliyorlarmış? Tulpar nasıl ulaşmış?" diye sıraladı soruları.
"Sen o gün merak ettiğini, haber almak istediğini söyleyince Berrak'ı bulmalarını istemiştim. Bulup bir süre neler yaptığını izleyecekler ve ben de sana durumu anlatacaktım ama kardeşine yeni ulaşmışlardı. Ne durumda olduğunu henüz öğrenememiştik, o yüzden beklemedeydim. Olay olunca da işte bu şekilde öğrenmek zorunda kaldık ne durumda olduğunu. "
"Bunca sorunun arasında onun bulunmasını sağladığın için teşekkür ederim. " diyen Gülnihan, uzanıp Argun'a sarılmıştı.
"Teşekkür edecek bir şey yok, " diyerek sırtını sıvazladı Karaca'sının, "Çünkü senin için yapmayacağım şey yok, yeter ki iyi ve mutlu ol. "
Harika başlayan günün, daha akşam olmadan geldiği nokta fazlasıyla nahoş olsa da yanında Argun olduğu için kendini daha iyi hissediyordu Gülnihan. Ondan vazgeçmeyen, mutlu etmek için elinden geleni yapan, bir sözüyle kardeşini bulup ona da kendisi gibi sahip çıkıp koruyup kollayan güzel yürekli bu adamı seviyordu.
Bunu ona hiç söylemediğini fark etti, o da söylememişti ama yaptıklarıyla hep göstermişti. Aşık olduğunu söylerken bile onu sevdiğini söyler gibi söylemiş, o derinliği hissettirmişti. Onu bırakmadan hafifçe geri çekilerek yüzüne baktı Argun'un, "Seni seviyorum..." deyip dudaklarına uzandı.
İlk kez duygularını sesli dile getiren ve onu öpmek için uzanan Gülnihan'ın isteğini geri çevirmeyip dudaklarını birleştiren Argun, "Ben de seni seviyorum, çok..." diye cevap verdi dudakları ayrıldığında, sandalyesinden kucağına çekerek yan oturttu Gülnihan'ı. Kollarıyla sarıp sarmaladığı küçük kadınını onun için çarpan, onunla ritmini bulan kalbine yasladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saklı Gül (Tamamlandı)
RomanceRomans #1 🩷 Romantizm #3 🩷 Romantik #4 🩷 Neydi gonca gülü açtıran? Bahar mı, bülbülün aşkı mı? Bülbülün aşkı olmasa gül açmaz mıydı? Ya baharın geldiğini nasıl anlardı? Gülnihan Karaca... Ne bahar görmüştü ne de ona aşık bir bülbül. Bedenini h...