Kadın nasıl sever biliyormusunız?acıyla,tutkuyla,nefretle,ölümü göze alarak sever acısını içine gömerek nefretini saklıyarak bazen sever lakin bişy vardırki kadın aşkını bile hiçe sayar kendine olan SAYGISI ve GURURUDUR bu iki kelime bir kadın için bitmişse aşkta bitmiş demektir.
Her yerimin acımasıyla gözlerimi actım halla aynı yerdeydim sabah olmuştu lakin mardin için olmuştu ben halla dün kocamın beni acımasızca dövmesini düşünüyordum nasıl bir adamla evlenmiştim böyle ah abim keşki azcık şu kardeşini düşünseydin be yerden kalkmak için hareket etiğimde karınımın ve sırtımın ağrımasıyla ağzımdan bir hıckırık kactı .Zorda olsa kalktığımda duvara tutunarak banyoya gittim ılık suyun altına halsız bedenimi yıkamaya başladım .odaya geri döndüğmde dolabımdan uzun siyah elbisemi aldım ve giydim makyaj masasına oturdum yüzüme kapatıcı sürdüm hayavan herif nolcak yüzüm berbat haldeydi ama bir gün gelcekti ve sen benden bu yaptıkların için özür diliyeceksin ama seni asla afetmiycem Rezan Ağa
(Zilan'ın elbisesi)
Aşağıaya indiğimde Gülüstan xanım ve Dilber xanım avluda gördüm tartışıyorlarmış gibi duruyorlardı gözüme Dilber xanımın arkasında ağlıyan Havini bulmuştu yanlarınagidip gitmemk arasında kalmıştım ama gitmeye karar verdim tahminim doğruydu tartışıyorlardı.
-Bana bakasın Dilber sana ne benim kızımdan !
-Yanış yapıyorsun Gülistan bırak kız okula gitsin ne istiyorsun sen ve ben gibi cahilmi kalsın !
-Gidip bize laf getireceğine cahil kalsın !
Konuyu anlamıştım ama Gülüstan xanım yanlış düşünüyordu bende araya girdim .
- Gülistan xahın Havin okumayı cok seviyor bırakın okula gitsin yanlış bu yaptığınız
-Yeni gelin sen sus!Zaten sen hangi hakla konuşuyorsun ki sen daha kocanla bile karılık yapamıyorsun gelmişsin burda bana ve kızıma karışıyorsun !
Dediği şeyler sinirimi bozmuştu ben bu evin her şekilde geliniydim ve sözümü asla esirgiyimezdim zaten esirgemedimde .
-Karışırım cünkü ben bu evin HANIM AĞASIYIM ve Havin şimdi okulun gitcek o kadar!Sesimi yükseltmiştim ama asla kendimi ezdiremezdim
-Senin dilin cok uzamış ama kesmesini iyi bilirim ben .dedi ardından yukarı cıktı .Havin yanıma gelerk bana sarılmıştı bu canımı yakmıştı ama şu an bana gülen gözlerle bakan Havin bu acıları umursamamıştım.
-Ah yengem benim dün olanlar için cok özür dilerim.
-Dileme Havincim hem ağlamada artık .
Göz yaşlarını elimle sildim ve on sımsıkı sarıldım aklıma Dilan canım kardeşim geldi şimdiden cok özlemiştim onu ama sabretmem lazımdu.
-Hadi git okuluna dersler ve hocalar beklemz kücük hanım dedim alaylı bir şekilde oda gülümsiyerek cevap verdi.
-peki yengecim .
O gittikten sonra Dilber xanım yanıma yaklaştı ve içten bir şekilde konuştu .
-Kecıkamın(kızım) hep böyle ol kendini ezdirme senle şimdiden gurur duydum biliyorum Rezanla aranızın kötü olduğunu ve dün olanlar cok kötü lakin senin dayanmaktan başka caren yok ben bu sürecte hep arkanda olcam hadi git bize iki kahve yap bakalım. Bende gülümsiyerek başımı salladım mutfağa girdiğimde Gül ablanın akşam için yemek yaptığını gördüm.
-Kolay gelsin Gül abla dedim oda sıcak bir şekilde bana güldü ve başını salladı.
-abla ben Dilber xanıma kavesini veriyim sana yardıma geliyim.
-bak zilancım Dilber anaya xahım değil anne de yoksa üzülür ve kızar dedi gülen bir şekilde bende başımı salladım kahveyi yaptıktan sonra Dilber annenin yanına gittim kahvesini verdim mutfağa girdim Gül ablayla birlikte yemekleri yapmıştık hanife abla ve fatma abla sofrayı hazırlamaya başladılar onlar evin emektarlarıydı cok iyi kadınardı .
Bende o sırada odam cıkmıştım dinlenmek için banyoya girdim cıktığımda banyonun karşısındaki koltukta oturan Rezanı gördüm onu görmezlikten gelerek dobımı actım ama kolumu birden tutmasıyla ona döndüm.
-Napıyorsun ya sen!
-Bu gün Gülüstan anama laf etmişsin haddini bil Zilan yoksa bildiririm !.dedi bu adam resmen caniydi kolumu cok fazla sıkıyordu .
-Ben laf etmedim sadece kendimi savundum hem o Havinin okula gitmesine izin vermiyordu .
-Bu sana ona sesini yükseltme hakkı vermiyo dediğim gibi haddini bil !
Artık cok oluyordu bunlar önce beni dövmesi sonrada bu kelimeleri yeter dayanamıyordum gözlerim dolduğunda göz yaşlarımı serbest bıraktım .ona karşı susmıyacaktım içimdeki bütün nefreti kusacaktım.
-yeter!artık sendende bu evdende bıktım önce laflarınla sonrada döverek bana bu hayatı zehir ettin benim hiç bir sucum yokken seninle evlendim bilki ben sana boyun eğmem Rezan Ağa .
-eğeceksinn lan !yoksa ölün bu odadan cıkar ve bilki bundan cekinmem .
- şimdi öldür beni cünkü sana asla boyun eğmiycem senin gibi zorba biriyle evli olduğum için zaten ölmek istiyorum .!
-Öylemi o zaman ölmeye hazır ol .! Bağırarak söylediği cümlelerden sonra kolumu sert bir şekilde tutarak beni sürüklemeye başladı bu daha cok ağlamama neden oluyordu .Merdivenlerden sürüklenerek indiğimde avluya herkes toplanmış bize bakıyorlardı bazıları acıyarak bazıları ise oh olsun der gibi bakıyorlardı beni yine rezil etmişti konktan cıktığımızda arabaya beni resmen fırlatmıştı sonra yola cıktık nereye gitiğimiz hakkında hiç bir fikrim yoktu .en sonunda araba durduğunda buranın ucurum olduğunu gördüm hava kararmaya başlamıştı rüzgarde en sert yüzünü gösteriyormuş gibi esiyordu korkmaya başlamıştım arabadan indi beni cekiştirerk ucurumun dibine getirdi ben ağlarken o sadece bana nefretle bakıyordu .
-Ben beni niye buraya getirdin. dedim zor cıkan sesimle beni ucuruma döndürerk bağrarak konuştu.
-İyi baka zilan TAŞKIRAN burası seni mardinin kuru topraklarına göndereceğim UCURUM !
Ne yani beni öldürmek için mi getirmişti buraya? bu kadar kolaymıydı birini öldürmek ?ama onun için kolaydı o benim azrailimdi ve işte bu gün azrailim gözümün önündeydi.
Bölüm sonu .
Lütfen OY ve YORUM yapmayaı unutmayın😊😄
ŞİMDİ OKUDUĞUN
/~KELEPÇE ~
Ficción GeneralKİTAP İSMİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR!! Zorla evlendirilen iki genç. Zilan 'ın kaderi neydi? Abisinin hatasının bedelini ödemek mı ? Yoksa her şeye rağmen dim dik durup o yaşadığı hayatı güzel kılmak mi? Rezan Ağa ; Hırsı, korkusuzluğuyla cesaret timsali o...