Yüzüne çarpan hafif rüzgarla birlikte oturduğu damdan izlediği Mardin'e küçümser gözler le bakıyordu Zilan ,bu şehir de doğmak ona göre bi kız için suçtu acımasız insanlarla dolu olan bu şehir güzelliğiyle övündüğü kadar da töre ve katı kurallarıyla bir o kadarda kınılıyordu ... Kardeşi can parçası şu an yaşadığı zorluklarla beraber yaşadığı o şehir de yanlız olduğunu bilmek Zilan'a dayanması güç bir acı verirken, özlem hasretide çaba siydi
İşten gelen Rezan avluda oturan yengeleri ne doğru yol aldı .
-Hoş gelmiş sin Rezan ağam.
Evin kayınbiraderi ne bakarak sarf ettiği "Ağam" kelimesiyle her zaman verdiği tepkiyi vermesini bekliyordu.
-Yav Allahın na Evin yenge bana "Ağam" demeyin demedim mi? ben.
Karşısında kıkırdıyarak ona bakan yengeleri ne gülen Rezan karısının olmadığını fark ederek gözleriyle konağa baktı.
Etrafa birini arayan gözlerle bakan kayın birader ini gören Gül gülerek konuşmaya başladı ..
-Biliriz tabi kayın birederim takma sen bize de, Zilan dama çıktı orda boşuna gözlerini yormaya sin.
Aldığı bilgiye yengeleri ne baş selamı verip yukarı kata doğru çıktı.
Çıkmasıyla esen rüzgara karşı içindeki huzur baş gösterirken karşıda arkası dönük şekilde oturan küçük karısına adımlarını yönlendirdi.
Yanına oturan bedenle birlikte omuzunda hissetiği dokunuşla bakışlarını yanına oturan kocasına sabitler ken ., sevdiği kahvelere bakmayı sürdürüp nefesine eşlik eden kocasının nedeniyle içinden geçeni yapmaya karara veren Zilan gözleriyle her zerresini ezberledi yüze bakmasıyla ona dönen gözler le içten bir gülümseme yollayıp başını Rezan'nin boyun kısmına gömüp toprak kokusunu içine çekti hasret kalmışcasina ,Rezan karısının yüzünü hissetiği anla birlikte daha da mümkün müş çesine kendine çekti.
Geçmiş zaman her zaman insanda izler bırakır iyi yada kötü, aci yada tatlı; onlarınki kötününde de kötüsüyken şimdiki hallerine şükür ediyordu uzaktan onları izliyen Dilber xanım oğlu ya gelininin böyle görmeyi de nasıp eden rabbi ne başını kaldırıp elleriyle şükür ederdekn de bi yandan hafifçe karışan yüzündeki mutluluk gülümsemesiyle oradan ayrılırdi.
-Hadi gidip yatalim.
Duyduğu sesle başını kaldıran Zilan onayladı başıyla oturdukları yerden kalkan çift odalarına vardıklarında Rezan önce bayoya girip duş aldı . Ardından bonya ya giren Zilan sadece elini yüzünü yıkayıp çıkmıştı. Rezan aynanın karşında oturan karısına baktı, açık ince olan bel hizasina gelen uzun sarı saçlarıyla arkadan çok güzel gözüken karısıyla oturduğu yerden kalkıp yaklaştı küçük karısına Zilan geceliğine açık bıraktığı omuzlarinda hissettiği dudaklar la gözlerini kapatması bir olmuş tu.
-Özür dilerim ,bu zamana kadar sana yaşatigim acılar için. Seni üzdüğüm için çok pismanim Zilan ,Zilanım beni affet bu adam pişman .
Gorebiliyordu kocası ndaki pişmanlığı lakin unatamiyordu işte mantığı unut dese de yüreği unutma diyor, unutmuyurdu da seviniyordu genç kadın kocasının " bir gün ondan özür dileyecegini ,pişman olacağını" biliyordu bu gün olduğunu duydu işte içi yansada bir nebzede olsa kalp ağrısı azalmış mutluluk la dolmuştu.
Oturduğu yerden kalkarak kocasına donen Zilan aradaki boy mesafesi yüzünden başını hafif kaldırıp bakti
-Evet geçmişin işin izlerini hala hissediyorum lâkin şu an karşımda duran sen ve o eski sen arasındaki farki görebiliyorum bu bana yeter. Affetme konusuna gelirsekte zaman sadece zaman ver bana.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
/~KELEPÇE ~
Ficción GeneralKİTAP İSMİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR!! Zorla evlendirilen iki genç. Zilan 'ın kaderi neydi? Abisinin hatasının bedelini ödemek mı ? Yoksa her şeye rağmen dim dik durup o yaşadığı hayatı güzel kılmak mi? Rezan Ağa ; Hırsı, korkusuzluğuyla cesaret timsali o...