Hala eliyle tutuğu gömleğin yakalarından ruhsuzca bıraktığı elleriyle gözleri doktorun dediği cümlelerle sicim gibi akan yaşlarla birleşirken halla duyduklarına inanmıyordu .
-Yalan!. o ölmedi ya ölmedi.
Diyerek sakin ve yavaş adımlarla Rezan'nin kaldığı odaya doğru yol aldı ,bedeni burada olsa dahi ruhu karanlığa gömülmüş tekrar çıkmak için hic bir caba dahi göstermiyordu .
Taşkıran ailesi duyduğu haberle yıkılmış perişan haldeydiler bu zamana kadar o kadar şey yaşamışlardı ki bu en ağırı olmuş tu
Dilber hanım duyduklariyla daha fazla dayanamayan kalbiyle gözlerine karanlığa hapseder ken Cemil Ağa içinde ki Feryadıyıla sadece oturup yerdeki beyazdan oluşan kareli fayans lara bakıyor dolan gözleriyle bunun bir rüya olması için içten içe dua etti.Her kesin açısı en derinden hissederken bu aci Mardin'i bile yakacak derecedeydi hele ki bu acıya sahip olan bir abiyse Berkay duydukları na inanmıyor yüreği kardeş açısıyla atmayı kesmiş gibiydi. Önünde duran doktora hızla gidip yumruğunu geçirdiğinde karsı Evin kulağının işittiği sözlerin etkisinden çıkıp kocasına doğru koşarak onu durdurmaya çalıştı.
-Dur sakin ol .
Berkay karısından duyduğu sakin ol kelimesiyle daha da sinirlenip karısına dönüp onu kollarından hiçte nazik olmayacak şekilde tutup tabiri caizse kükriyerek konuştu.
-Ne sakin olması kadın! Benim kardeşimin öldüğünü söylüyor sen sakin ol diyorsun . !yıkıl karışmadan .
Evin kocasının öfkeyle söylediği sözlerle açısına acı katar ken kalbi öyle bir ağrı girmişti ki bu aci bu adama özeldi nitekim ki evlendiği günden bu yana kocasına aşkla bakarken kocası onu hic sevmemiş aksine onunla evlenmeyi kabul ettiği için nefret ediyordu. Evin, daha fazla dayanamayıp oradan ayrılmak üzere çıkışa ilerledi .
Bir insan ne için ağlar ki haa?: kötü bir şey yapıp bunun sonucunun insanlara zar verdiğini bilip suçluluk duygusundan ağlar , sevdiğini başkasıyla gördüğünde kalbi ağladığı gibi gözleride bunu somutlar ,ya sevmediği lakin alıştığı yeni yeni baş göstermeye başlayan duygularla kaybettiği kişi için ağlar insan her sebepten dolayı agliyabilir kimi aşk açısıyla kimi de mutluluktan yada kaybettiği kişi için ağlar Zilan ne için ? Yada neler için ağlıyordu bu kadar bu sarfettiği damlalar ne içindi ?.
O hem kaybettiği kişi için hem de suçluluk duygusundan dolayı ağlıyordu belki de AŞK içindi,.
Kapıyı açıp içeri girip yatağın üzerinde yüzüne kadar çekilmiş beyaz carşafla hareketsiz bir şekilde duran kocasına baktı. Titriyen bedeniyle yaklaşmaya başlamasıyla Yüreğinin sanki bir el tutmuş sıkıyor her an patlayacak gibi nefesi dar alıyordu eliyle yüzündeki ıslak liği silip elini kaldırıp örtüyü çekip karşında duran solgun bembeyaz olan yüze bakıp hemen elini ağzına götürüp hıçkırıklarla ağlama başladı .
-Benin yyüzümden affet ne olur .?
Elini yatağın üzerinde duran Rezan'nin elinin üzerine koymasıyla içinde hissetiği ürperme ile içinde oluşan buzlar daha katı hale gelmesini sağlarken artık akmaya son verip kurumaya başlamıştı .
-Şimdi bu yattığın yerden kalk !.Rezan ağa kalk ki bu olanlar için beni suçla sen ölmesin .
Sona doğru fısıltıyla çıkan sesiyle elini çekip iki elini yumruk yapıp Rezan'nin göğsüne doğru yol alıp vurmaya başladı bir yandanda bağırıp söyleniyordu.
-Uyan be adam uyan! Beni bu halde bırak gidemsin bunca şeyden sonra böyle olmamalı. Kalk kalkta bu kadına yaşadıklarının hesabını ver. Bben dayanamıyorum .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
/~KELEPÇE ~
General FictionKİTAP İSMİ DEĞİŞTİRİLMİŞTİR!! Zorla evlendirilen iki genç. Zilan 'ın kaderi neydi? Abisinin hatasının bedelini ödemek mı ? Yoksa her şeye rağmen dim dik durup o yaşadığı hayatı güzel kılmak mi? Rezan Ağa ; Hırsı, korkusuzluğuyla cesaret timsali o...