44.Bölüm

606 35 2
                                    

Buda böyle bir bölüm oldu işte :D 

Umarım bayramınız güzel geçmiştir ve bol bol harçlık toplamışsınızdır :D

Seviliyorsunuz! xx

Zayn'in Ağzından

Çocuklar Michel'in gözlerinin neden kırmızı olduğunu merak etselerde bunu sormadılar çünkü benim olanları bildiğimi farkındalar. Michel'in yarasını deşmek yerine bana soracaklar.

Kahvaltıyı yeni bitirdik ve lobideyiz. Daha doğrusu ben ve Michel lobideyiz. O Sean'ı, bende ailemi bekliyorum, bugün buraya gelecekler ve aynı otelde kalacağız.

"Michel." Sean'ın sesini duyduğumuzda yere bakan gözlerini ileri çevirdi ve doktoru görünce bana gitmek için izin isteyen bakışlarını attı. Alnını öptükten sonra elimi sırtına koydum ve gidebileceğini belirttim. Bana en şeker gülümsemelerinden birini gönderdikten sonra gitti. Onlar gidene kadar arkalarından baktım.

"Zayn!" Annemin ve kardeşlerimin aynı anda yükselen sesini duyduğumda önüme döndüm ve kocaman gülümsedim.

"Anne!" Yanıma koşar adımlarla geldi ve uzun bir sarılma gerçekleştirdik. Ardından tek tek kardeşlerime ve en son babama sarıldım. Onları çok özledim.

"Kilo almışsın, aferin sana." Bana ikinci kere sarıldığında aklımda Michel vardı. Ona yedirme, özendirme bahanesiyle lokantadaki birçok şeyin tadına bakıyorum ve buda kilo almamı sağlıyor. Aslında bu iyi çünkü son zamanlarda tüm pantolonlarım bol gelmeye başladı.

"Öyle oldu." Arkalarında kalan çantalarını gördüğümde oda kartını vermek aklıma yeni gelmişti. "Ah, işte buradalar. Anne, baba bu sizinki. Kızlar, buda sizin. En üst kattaki odalardan, yanyanalar. Ben çantalara yöneldiğimde babam da birkaç tane aldı ve beraber hepsini asansöre taşıdık. İçi kocaman olan asansöre yerleştiğimizde bana sarılmaya çalışan Safaa'yı kucağıma aldım ve saçımla oynamasına izin verdim. Kucağıma oturduğunda veya böyle bir pozisyondayken yanağımı öpüp saçlarımla oynamayı seviyor.

"Bu kat." Kucağımda Safaa olduğu için hareket etmek zor olsa da alabildiğim karar çok çanta alıp yürümeye başladım. Diğer yandan da bana sordukları soruları cevaplıyorum. "İşte burası." Kardeşim kucağımda indiğinde önce onların odasını açtık. Annem ve babam yerleştiklerini görmeden kendi odalarına geçmeyi istemezler zaten.

"Vay be, oteldeki en büyük oda bu olmalı!" Onlara tabi ki kral dairesi ayarladım.

"Zayn, bu kadar büyük olmasına gerek yoktu." Annemi sarıp babamla aralarına geçtikten sonra konuştum.

"Aslında bu bile az, yine de elimden geldiğince kralıma ve kraliçeme yetmeye çalışıyorum." Annem bana en geniş gülümsemesini gönderdikten sonra daha sıkı sarıldı.

"Sizinkini de görün isterseniz." Annem hızlıca kızlara yardım ederken bizde babamla onların odasına gittik, sohbet ederek. Babam da yaşadıklarım hakkında en az annem ve kardeşlerim kadar meraklı, sadece bir anda yüklenmek istemiyor, sorularını soracak doğru zamanı arıyor. Zaten birçoğunun çalışmalar, çocuklar ve Michel hakkında olacağına eminim. Ah, özellikle de Michel. Babam çocuklarla aramdaki ilişkiyi bildiği için genelde sadece küçük kavgalar oldu mu diye sorar ama konu kız arkadaşımsa, beni uzun uzun dinler ve gerekirse tavsiyeler verir. Babam mükemmel biri ve ben gerçekten onun gibi olmak istiyorum. Bilmiyorum, belki ondan uzak olduğum için onun gibi olmaktan da uzağım ama o benim süperkahramanım, rol modelim.

"Michel nasıl? Nasıl gidiyor?" Direk bunu sordu çünkü aramızda olan her şeyi, onu öptüğümü, Niall ve Eleanor'la yaptığı konuşmayı,ertesi gün birbirimize hislerimizi söylememizi, sonrasında yaşadığımız o tatlı anları, hepsini biliyor çünkü o benim babam. Çalışmalar, yeni klip çekimi için ayarlamalar falan yoğun olabiliriz ama bu ailemi arayıp yaşadığım her şeyi anlatacak zaman bulamadığım anlamına gelmiyor.

Covered With FameHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin