MISRA AKBULUT
Sonunda uzun süredir çalıştığımız sınava girecektik.Heyecandan hiç birimiz uyuyamamıştık.Annem ve babama baktığım zaman benden daha heyecanlı olduklarını görmem beni daha çok bir geriyordu.Arkadaşlarımla whatsappdan konuştuğumuzda öğrendiklerime göre onların aileleri de aynı benimkiler heyecanlıydı.Ve annem saat 22.15 gibi gelmiş:
-Kızım hadi artık yat bak sabah kalkamayacaksın diye telaşla odamda geziniyordu.
Gözlerimi devirip derin bir nefes aldım ve uzandığım yatağımda hafif doğruldum.
-Annecim.Bak bir saat önce de dedim.Uyuyamıyorum ve sen böyle olunca ben daha çok geriliyorum.Biraz sessizliğe ihtiyacım var anlasana dedim sert çıkan sesimle.
Annem karşımda ellerini birbirine kenetlemiş yüzünü asınca yanaklarımı şişirdim ve sakin çıkan sesimle yanına gidip sarıldım.
-Özür dilerim.Bağırmak istemedim.
-Yok kızım haklısın.Sen zaten yeterince heyecan yapıyorsun birde ben böyle üsteleyince...
-Hadi git sende uyu.Bende uyurum şimdi dedim gülümseyerek.
Annem yanaklarımı öpüp odamdan çıkınca bende tekrardan yatağıma uzandım.Telefonum titreyince ekranda İkizim yazısını görünce gülümsedim.
-Efendim canım.
-Napıyormuş benim ikizim?
Mert her zamanki gibi pozitif sesiyle beni canlandırmıştı.
-Annemle uğraşıyordum ama sonunda sakin olmaya ikna ettim dedim hafif sitemkar sesimle.
Mert de telefonun diğer ucundan güldü.
-Heyecanlılar değil mi?
-Hemde nasıl.
-Bizimkilerde öyle.Annem okunmuş şeker verecekmiş yarın.
Buket teyzeyi bir an hayal edince küçük çaplı kahkaha atamadan edemedim.
-Peki sen heyecanlı mısın ikiz? dedim.
-Bilmiyorum ikiz ya.Garip hissediyorum.
-Al benden de o kadar.Yani bunca zaman çalıştık ettik ama ya bir aksilik olursa?
-Ştt.Hayır gamzeli öyle düşünmek yok.Başaracağız.Hem birde bakmışsın aynı üniversiteyi kazanırız.Kim bilir?
-Çok güzel olur ya dedim hayal ederken.
Mert mimarlık istiyordu.Aslında bu fikri babası atmıştı ortaya ama zamanla Mert de bu fikre sıcak bakmaya başlayınca tek hedefi başaralı bir mimar olmak oldu.Çizimi nefes kesecek kadar güzeldi ve onun istediğinin gerçekleşeceğine adım gibi emindim.Mertle yarım saate yakın konuşmamızdan sonra uyumak için telefonları kapatmıştık.Tabi kapatmadan önce:
-Bak sabah okula girmeden ara ikiz.Başarılar dileyeceğim.Yakışıklı bir ikizin olduğu için şanslı olacaksın hadi yine iyisin demişti şapşal.
Telefonu kapatınca karanlığa alışan gözlerim kısılmıştı.Telefonuma gelen bildirimlere bakarken kayıtlı olmayan bir numaranın mesaj attığını gördüm.Bir an içim garip olunca yattığım yerde oturur pozisyona geçtim ve mesajı açtım.
-Ben yapamıyorum.Biliyorum seni çok büyük bir hayal kırıklığına uğrattım ama hiçbir şey göründüğü gibi değil.Lütfen gamzeli kız.Bir kez olsun konuşalım.Ölü gibi geziyorum etrafta.Yarın sınava gireceğiz bunu bak çok görme.Saat kaç olursa olsun ara uyumayacağım.Bekliyorum.