Okula gelene kadar herkes sessizce yolu izliyordu.Bedenim o kadar yorgundu ki günü nasıl bitireceğim hakkında bir fikrim yoktu.Okula geldiğimiz zaman aynı sessizlikle kendi sınıflarımıza ilerlemeden kahve alacağımı söyleyerek bizimkilerin yanından ayrıldım.Kantinde ki abla beni görünce gülümsedi:
-Günaydın dedim bende zoraki bir gülümsemeyle.
-Günaydın canım.İyi misin? Pek iyi görünmüyorsun.Gözlerim falan kan çanağına dönmüş dedi.
-İyiyim.Sadece yorgunum biraz ve güne sert bir kahveyle başlamazsam ayılacak gibi durmuyorum dedim.
-Hemen hazırlıyorum diyerek arkasını dönen ablayı beklerken çantamdaki telefonu çıkarıp saate baktım.8.45 ' di. Annem aklıma gelince ona mesaj çekmeyi de ihmal etmedim.
-"Annem.Birazdan derse gireceğim.Beni merak etme iyiyim.Öğlene doğru arayacağım seni.Öptüm kocaman :*." diyerek mesajı gönderdikten sonra ablada kahvemi hazırlamıştı.
-Teşekkür ederim diyerek kantinden çıktım.
12/A ya ilerlerken içim biraz garip olmuştu.Yekta acaba gelmiş miydi? Üstüme çeki düzen verip kapıyı çaldım.Bütün gözler bana dönerken ben Murat hocaya gülümseyerek öğretmenler masasında oturan Barın'ın yanına gittim.Barın bilgisayarda programları ayarlarken Murat hoca derse başlamak üzereydi.Tam zamanında gelmiştim yani.Kahvemi masanın üzerine koyarken gözümü sınıfta gezdirdim.Sınıf diğer sınıflarda olduğu gibi mevcudu azdı.Toplasan 11-12 kişi vardı.Öğrencilerin yüzlerine bakarken tanıdık bir yüz arıyordu gözlerim.Sonunda duvar kenarının arka sırasında oturan mavi gözleri buldu gözlerim.Maviler bana bakarken bende bir süre gözlerimi kaçırmadım.Ta ki Murat hoca tanışma merasimine geçene kadar.
-Evet arkadaşlar.11.sınıflarda yaptığımız gibi size de kendimizi tanıtalım.Ben Murat Koran.Programlama temelleri öğretmeniyim.Bunlarda öğrencilerimiz Barın ve Mısra.
Murat hoca bize dönüp bakınca Barın oturduğu yerden kalkıp kendini tanıttı.Sıra bana gelince Yekta'ya bakmamaya çalışıyordum.Çünkü bakışları beni heyecanlandırıyordu.
-Ben de Mısra dedim kısa keserek.
Murat hoca tekrardan konuşmaya başlayınca ben bilgisayarın başına geçip dersi dinlemeye başladım.Kırk dakikalık ders boyunca Murat hoca diğer sınıflarda yaptırdığı gibi bize de arada sırada konu anlattırıp yada sorular sorup nedenlerini bize bırakıyordu.
Ders boyunca Yektayla göz göze gelmemeye çalışıyordum ama kendimi bana bakan mavilere bakamadan edemiyordum.Mavinin en güzel tonuydu sanki gözleri.Hafif yeni çıkan kirli sakalları yüzünde daha bir hoş durmuştu.Sonunda zil çalınca Murat hoca derse ara verip sınıftan çıkmıştı.Biz Barın'la sınıfta durup rapor dolduruyorduk.Hocalarımız bize bu seminer boyunca her gün verilen derslerden bir rapor çıkarmamızı istemişti.Ben raporları doldururken önümde bir karaltı oluştu.Kafamı kaldırıp baktığımda ders boyunca takılı kaldığım mavilikleri gördüm.
-Nasılsın? diyerek konuşmaya başladı.
-İyi diyelim.Sen nasılsın?
-Normal bende.Ne iyi ne de kötü dedi.
-Oda güzel derken elimdeki kalemi döndürmeye başladım.Gözleri elime takılınca avuç içime takıldı.
-Kabuk kaplamış.
Bende gözlerimi avuç içime çevirince Barın'ın sesini duydum.
-Eline ne oldu?
-Hiç.Yani önemsiz bir şey dedim.