***Ömer'le aramız iyice soğumuştu. Bir yandan derslerimde kötüya gitmeye başlamıştı.
Bu durum evdeki gergin olan ipleri kopma seviyesine getirmişti.
Ömer'de bu durumun gidişi artık kötü etkilediğini farketti ve beni bugün için evine davet etti. Annesiyle tanıştırmak istediğini söyledi.
Bu biraz heyecanlanmama sebep oldu. Biraz çünkü artık Ömer'le ilgilenmek konuşmak hiç içimden gelmiyordu.
Ayrıca şöylede bir durum vardı ki ben ilk defa sevgilim evine gidecek ve annesi ile tanışacaktım. Açıkçası istemiyordum. Çünkü annesiyle tanışmam olayları ciddiye bindirecekti ve ben ayrılma soruları sorarken kendime, işi ciddiye bindirmeye razı değildim.
Saat iki de annesi beni beklediğini söylemiş. Evlerini daha önce tarif etmişti. Ve geçerkende görmüştüm bir kaç defa.
Ne giymem gerekiyordu. Hanım hanımcık ol dedi Ömer.
Diz kapağımın altında olan bir mavi elbiseyi üzerime geçirdim. Ah! Özenmek bile istemiyordum.
Bugün pazar değildi. Cumartesiydi. Ömer babasından izin almıştı. Bu yüzden annem sorun çıkarmaz sanırım.
Hazırlandım. Saç felan yaptım işte anlatmak bile gelmiyor ki içimden.
Tam yeşil vanslarımı giyip çıkacakken annem "Nereye?" diye bağırdı.
"Melike mi yine?" dedi imalı imalı.
"Evet." dedim ifadesiz bir şekilde.
"Pazar günleri bitti birde cumartesi mi başladı? Gitmiyorsun bir yere!" deyip önüme geçti kapıyı kitleyip anahtarı cebina attı.
"Anne!" diye çıkıştım.
"Yeter! Allah Allah!" diye söylene söylene koridorun sonundaki mutfağa doğru ilerledi beni umursamıyor gibi görünerek.
Odama gidip direk Ömer'i aradım. Durumu anlattım. Bira sinirlendi ama beklediğim tepkiyi vermedi.
"Ömer annene de söz verdik gelemedim. Telefonu verde bir özür dileyim durumu benden dinlesin kadın." dedim. Masum masum. Ömer'i umursamasam da kadın muhtemelen hazırlanmıştı bekliyordu.
"Hayır. Yani gerek yok. Yok yani..." dedi. Saçmalıyordu. Hiç tanımayan biri bile onun bu halinde bir halt olduğunu anlardı.
"Ömer ver telefonu!" diye kızdım. Yatağımın üzerine oturmuş ne yapmaya çalıştığını çözmeye çalışıyordum.
"Annem evde değil Merve." dedi suçlu bir sesle. Ne demek evde değil ya? Ben gelecektim? Tanışacaktık?
"Ne demek evde değil Ömer? Nerede?" dedim şaşkın bir şekilde.
"Babamla beraber yemeğe çıktılar." dedi gayet şuçlu bir sesle.
"Ne yani ben size gelsem annen evde olmayacak mıydı?" dedim. Şaşkındım.
"Onlar gitti ne yapayım? Beraber takılırdık gelseydin. Sen... Ben..." dedi.
Ne yani? Eğer gitseydim bir erkekle baş başa bir evde mi kalacaktım? Bana neler yapabilirdi?
Yapmazdı değil mi? Hayır Ömer öyle bir şey yapmazdı. Bana kötü bir şey yapmazdı.
Ama o bir erkek. Allah'ım vurulmuşa döndüm.
"Kapatmam gerek Ömer işim var mesajda yazamayacağım." dedim ve suratına kapattım telefonu.
Konuşmak, hatta bir süre adını duymak istemiyordum.
Allah'ım ben nasıl bir tehlikeden kurtulmuştum haberim var mıydı? Annem haberim olmadan beni nasıl büyük bir tehlikeden kurtarmıştı?
Daha onunla öpüşmemiş ben... Ah! Dilim varmıyor söylemeye.
Ben telefonu kapatıp üzerimi değiştirmek için dolaba yöneldim. Ah! O elbiseyi ne için giymiştim ben? Annesi için? Oysa o...
Ah belkide sadece baş başa kalmamız için yapmıştı. Sapıkça bir niyeti yoktu.
Kimi kandırıyorsun Merve? Kaç defa seni öpme girişimine girmişti. Hepsini geri çevirmiştim.
Son defasında "Bunun öcünü fazlasıyla alacağım bebeğim." demişti
Anlamadığımı söylediğimde "Anlarsın. Anlatırım." demişti. Bunu kastediyordu belkide.
Eğer bana o evde bir şey yaparsa nasıl kırılacağımı hiç mi düşünmemişti? Ne hale gelirdim ben?
Bir tecavüzü kaldırabilir miydim? Düşüncesi bile beni param parça ederken.
Elbisemi değiltirip yatağın içine girdim. Annemin yüzüne bakmak istemiyordum. Bakamayacağımdan korkuyorum.
Ağlayarak yastığıma gömdüm kafamı. Telefonumdan bildirim sesleri geliyordu. Muhtemelen mesaj yağmuruna tutmuştu telefonumu.
Telefonu elime aldım dayanamayarak. Sandığım kadar çok mesaj yoktu. Beş taneydi. Ben daha çok bekliyordum açıkçası.
'Merve bak konuşalım.'
'Tamam yalan söylemeyeceğim çünkü anlıyorsun.'
'Evet annemi evden ben yolladım.'
'Merve seni istedim. Beş aydır sevgilimsin daha öncede sevgililerim oldu benim. Kimse bunun için küsmedi.'
Senin önceki sevgililerin sürtükse ben ne yapabilirim Ömer diye geçiridim içinden.
'Hadi ama Merve. Cevap ver.'
Son mesajıda buydu. Adi şerefsiz tam da korktuğum şeyi düşünmüştü. Allah'ım sen beni nasıl bir yükten korudun.
Ağlarak yatağımda sızmışım.
![](https://img.wattpad.com/cover/18697859-288-k274699.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORBA
Novela JuvenilEğer sol tarafımda atan şeye engel olabilseydim, senden uzak dururdum.