Bölüm 29-EVLİYİM

5K 177 31
                                    

Arkadaşlar, mobilden medya ekleme özelliği yüklendiğinden beri kullanıyorum. Ancak şu varki asla bir kişiyi karakter olarak seçip devamlı o kişinin fotoğraflarını eklemeyeceğim. Karakterler sadece sizin hayalinizde kalacak, koyduğum fotoğraflar sadece hayal gücünüzü desteklemek içindir :)

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum :)

O kadar sıkı kavradı ki o el belimi ve bileğimi, onun komutları dışında hareket edemiyorum.

"Ses çıkartma yürü!" diye emir verdi kulağıma fısıldayarak.

Onun talimatıyla geri geri yürüyerek ağaçlık yere kadar geldik.

Kimse kalmadığından emin olunca başıma bir silah dayadı ve geri çekilip onu görmeme izin verdi.

Büyük süpriz.

Ömer...

Başıma dayanmış bir silah varken ağzıma gelen küfürleri bir bir sayamadım tabiki.

"Şaşırttım mı seni?" dedi. Üzerinde siyah bir mont vardı, siyahta bir beresi vardı.

"Ne istiyorsun benden?" dedim. Hadi Mustafa uğraşıyor senin derdin ne bitti gitti.

Yakınlaştı biraz, gözleri öyle şerefsizce bir duyguyla doluydu ki...

"Hiç... Ben senden seni istiyorum Merve." dedi.

"Kaç yıl oldu, defol git artık. Mustafa'yla neden iş birliği yapıyorsun anlamış değilim. Defol git." dedim. Çok korkuyordum, hemde çok.

"Ben hep seni istedim, Mustafa hem buna yardım etti hemde karşılığında para teklif etti. Çok iyi bir anlaşma değil mi sencede?" dedi gülerek.

"Kaan seni görürse öldürür." dedim kendimden emin bir şekilde.

"Seninle işim bittiğinde Kaan kahrından kendini öldürecek." dedi pis bir sırıtışla.

Bana iyice yaklaştı ve elini montumun fermuarına götürdü.

"Sesini çıkartırsan beynini dağıtırım." dedi.

"Bana dokunacağına beynimin dağılması tercihimdir." deyip çığlık attım.

Çok sinirlendi ama ne yapacağını bilemedi. Sadece silahı kafama biraz daha bastırmakla yetindi.

Silahı beline koyup bir eliyle sıkıca ağzımı kapattı, diğer eliyle montumun önünü açtı.

Çok çaresizdim, şuan sadece belindeki silahı alabilme ihtimallerimi yokluyorum.

"Merve!" diye çok ama çok uzaktan Kaan'ın sesini duydum ya da çaresizlikten beynim kendi üretti bu sesi.

Ömer beni bir ağaca yasladı ve gözlerimin içine pis pis bakmaya başladı gülerek.

Sadece o sesin gerçek olması için dua ediyordum çünkü beni öyle bir kıskaca almıştı ki hareket edemiyordum hatta nefes almakta zorlanıyordum.

"Merve!" diye bir ses daha. Daha yakından. Kaan çabuk gel hava kararıyor.

Ayağımla ağaca atabildiğim en sert tekmeyi attım. Çok ses çıkmadı ama şuan bir inilti bile beni kurtarabilirdi.

Çok sürmedi, Ömer bana dahada yakınlaşmaya çalışırken elinde silahla Kaan'ı gördüm.

"Merve?" dedi bu sefer sesindeki endişe gitmiş yerine dehşete bırakmıştı.

"Bırak kızı!" diye emir verdi Ömer'e.

"Aa! Bize burada rahat yok Merve. Gel başka bir yere gidelim." diyerek beni çekiştirmeye başladı Ömer.

ZORBAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin