Psikolog ve Psikopat

-14-

İskrenin tank borusu arkamdayken düzgün düşünemiyordum. Sadece temas vardı ve kedim daha fazlası için miyavlıyordu.

İskren bana bagıyordu. Ben ise onun damarlı kollarını kesiyordum. Nasıl bu kadar hot ve awesome olabiliyordu? İçimden ona küfrettim.

Onu o kadan arzuluyordum ki bu suretle dişlerim tirtiyordu. Üstünden çiçekli gömleğini çıkardım ve o da benim fosfor yeşili jartiyerimi çıkardı. Dudakları ciciklerime yönelince daha temas etmeden çılgınca inledim.

Bu inlemeyi duyan 83 yaşlarında bir kadın içeri girdiğinde kapıyı kilitlememiş olduğumuzu fark ettim. Kadın çığlık atarak "Ahlaksızlar!!1!!!"diyerek nidalar atmaya balşasdı. Hiddetle hemen üstüme kıyaferlerimi giydim ve bu sırada tüm mağaza kabinin önüne tolpanmıştı. Kadın bayılmıştı, kabin görevlileri ise kabine iki kişi girmek yasak diyorlardı. Güvenlik görevlileri gelip kolumuzdan tutarak bizi dışarı çıkarmaya çalışıyordu.

Bu sırada iskren elimden tutarag koşmaya başladı. Mağazanın çıkışına yalkaştığımızda birkaç donsütyen cepledim ve mağazadan koşmag suretiyle uzaklaştık. İskren bizi otoparka yöneltti, arabasına bindiğimizde titreyerek ağlamaya başladım.

İskren bana peçete uzattı, gözyaişlarımı silmek suretiyle suratıma götürdüğümde peçete suratıma yapıştı. Peçeteye baktığımda kurumuş, yapış yapış bir şey gözüme çarptı. Herhalde süt dökülmüş diyerek fazla üstünde durmadım ve gözyaşlarımı sildim.

İskrene dönmeg suretiyle şu soruyu yönelttim,

"Nerye gidioruz" dedim.

"Evima" dedi sert bir sesle. Evini merak ediyordum ama bu evde başıma gelecek şeylerden kaçınmacı bir korku duyuyordum.

Belki de kedimin miyavlamaları artık son bulacaktı...