Psikolog ve Psikopat

-40-

İki gn çabuk geçmişti ve gezimizin günü gelmişti. Bavullarımızı son kez kontrol ettik ve havaalanına gitmek üzere evden çıktık.

Havaalanına vardığımızda bavullarımızı aramag üzere görevliler üzerimize geldi. Bavulumu açtım ve onay üzerine ilerledm. Sırada Iskren'in bavulu vardı ve onu açtıklarında gözlerime inanamamıştım. Kelepçeler, zincirler, kırbaçlar, kelebek motifli gözlük kaplları ve bir koli prezervatif... Lazım olan hiçbir şeyi almamıştı.

Bavulun yarısını kaplayan kıyafet kısmı ve prezervatifler dışındaki her şeye el koydular ve Iskren'i gönderdiler. Iskren hiddetli görünüyordu. Ona dönerek hiddetle konuşmaya başladım.

"Gerizekalı, eline liste almazsan bunlar olur işte. Neden araba çekme zinciri aldın yanına? Nedan buna gerek duydun? Yolcuğumuzda ihtiyacımız olacak şeyler yerine bavulunu bunlarla doldurmuşsun." diye çemkirdim ona.

"O zinciri seni yatağa bağlamag ve zevkten uççurmag üzere almıştım. Kelepçelerle ellerini, araba zinciriyle de bacaklarını bağlayacagtım. Seninle köle fantezisi yapmak istiyordum." dediğinde ise çoktan sinirim geçmiş, görevlilere 'pizda ti jopoglazaya!' diyerek küfürler etmeye başlamıştım.

Bunlar olurken çoktan uçağın kalkış saati gelmişti. Uçağa doğru ilerledik ve yerlerimize geçtik. Koltuklar genişti, acaba burada Iskren ile hangi pozisyonları uygulayabiliriz diye düşünüyordum.

Uçak kalktı ve Iskren omzumda uykuya daldı, çok güzel görünüyordu. Uyandığında Iskren ve onun şaha kalkmış durumdaki pipeti beni tuvalete götürdü. Beni duvara yaslayıp çılgınca öpmeye başladı. Dili ağzımda çamaşır makinesi edasıyla dönüyordu, dilinin sonraki durağı ise boynumdu.

Bunlar olurke n aynı zamanda damarlı elleri ve uzun, seksi parmaklarını eteğimin altında hissettim. Hışımla arkamı çevirdi ve kemerini çıkararag ellerimi kemeriyle arkamdan bağladı.

Tansiyonum fırlamıştı. Onu istiyordum. Eteğimi yukarı kaldırıp kafasını kalçalarımın arasına soktu. Bir süre oyalandıktan sonra ayağa kalkkarag boxerini indirdi. Yarım saat buradan çıkamayacagtık.

Yarım saat olmuştu ve yerimize oturmuştuk ki çığlıklar eşliğinde "Ham is vimaan ko jabt kar rahe hain" şeklinde bağırışmalar belirdi. 3 adet adam ellerinde silahlarla uçağı karmaşaya çevirmişlerdi. Iskren hintçe bildiğini söylemişti.

Ne dediklerini sorduğumda bana translate etmişti. "Bu uçağağ el koyduklarını söyledi" dediğinde panik dalgaları bütün bedenimi sarmıştı.

"Baith jao, agar aapake paas nahin hai" diye bağırdı adam. "Oturun yerinize yoksa hepinizi pipetlerim dedi" diye çevirdi Iskren bana. Şimdi ne yapacagtık? Iskren'i bu işe ben sokmuştum. eğer hileyle hurdayla onu buraya getirmeseydim ileride mutlu bir aile kurup torun torbaya karışabilirdi.

Onu bu işe ben soktuysam, yine ben çıkaracaktım. Bütün yolcular çığlık çığlığaydı ve ben ağlamag üzereydim. Yolculardan biri kalktı ve elinde İncil ile "Bir günahkar olmag, bana okuduğum yurtta arkadaşım bunu önerdi, hepimiz dua ed-" demişti ki alnına 2 el ateş edilmek suretiyle yere düştü. Herkes çığlık atıyordu.

"Iskren ne yapacağız?" dediğimde Iskren,

"Zincirlerimi almasalardı bunu durdurabilirdim" dedi. Öleceg miydik? Öbür tarafta bizi ne bekliyordu? Zina, küfür, hile... Her türlü pisliği yapmıştık. Bir artık günahkardık. Bağırarak dua okumaya başladım.

Hintli adam silahı kafama dayayıp "Chup raho ya main bakavaas karoonga!!!" diye bağırdı. Ağlıyordum ve Iskren bana "Susmazsan seninle cinsel ilişki yaşayacağını söyledi" dedi.

Bunun üzerine Iskren yerinden hışımla kalkıp bana küfreden adama rko çekti. Sanırım adam bayılmıştı ve yerde öylece yatıyordu. Diğer iki adam bunun üzerine Iskren'in kafasına tüfek dayamag suretiyle "Tumane kya kiya? Turant baith jao ya mujhe maar daalo!1!!!1" dediler. Iskren yerine oturduğunda ne dediklerini sordum.

"Yerime oturmazsam beni vuracaklarını söylediler" dedi. Artık bu fazlaydı. Tamam, bana küfredebliirler, uçakta herkesi tehdit edebilirler ama benim haşin erkeğime tehditler savuramazlar. Hemen bir plan yapmalıydık.

Iskren'e doğru eğildim ve adamlara doğru eğilim göğüs çatalımı göstereceğimi, onların dikkati dağılmışken de onlara doğru koşup kalan iki adama spear ve f5 çekmesi gerektiğini belirttim.

"Ponponlarını korsanlara açamazsın Juana, onları yalnızca ben görebilirim" demişti. Duygulanmıştım ama bunu yapmalıydık.

"Bunu yapmazsak bir daha ponponlarımı göremezsin." dediğimde ise

"Hadi o zaman, planı uygulamalıyız." dedi sessizce. Yerimden kalktığımda adamlar bana bağırsa da onlara doğru striptizci yürüyüşüyle gitmeye devam ettim. Yaklaştığımda bluzumu çıkardım ve dikkatlerini dağıttım. İkisi de bana bakıp pantolonlarıyla oynarken Iskren bir fırtına gibi gelip ikisine birden spear çekti. Islanmıştım.

Uçaktakiler bizi alkışlarken rko çektiği adamın uyandığını fark ettik ve bunun üzerine Iskren onu omzuna alarak f5 çekti. Herkes deli gibi alkışlıyordu ki uçak tribülansa girdi.

Hemen yerimize oturduk ve pilotun anonsunu duyduk,

"Uçakta oluşan bir arıza münasebetiyle Pakistana iniş yapmaktayız."

Peki şimdi ne yapacaktık? Olsundu, Iskren ve ben artık güvendeydik. Bir şekilde Hindistan'a gitmenin yolunu bulurduk.