Tamamen üstüne çıkmıştım. Ona tepeden bakıyordum. Kolyem yüzüne değiyordu narince yavaş yavaş hava kararıyordu...
Elleri hala belimdeydi. Bana o kadar güzel bakıyordu ki...
Elleri ile basınç yapıp üstüne oturmamı sağladı. Artık o kadar tepeden bakmıyordum. Bir elini belimden çekip yüzüme yerleştirdi. Saçımın telini kulağımın arkasına koyup okşadı yüzümü."Seni seviyorum." Onun söylediği cumleye karsılık bunu dedim. Bu cesareti nereden aldım bilmiyorum ama icimden geldiği gibi..
Yüzümü kendine yaklaşrdı. Dudakları ilk önce burnumu buldu. Eli belimde gezinmeye başladı ben ise hiçbir şey yapmadan duruyordum. Dudağı dudağıma değdiğinde gözlerimi kapattım. Direk alt dudağımı dudaklarının arasına aldı. Üst dudağıma çıkıp biraz oyalandı. Ona karşılık veriyordum... iki eli yanağımdayken daha da şiddetli öpüşmeye başlamıştık. Yinede acıtmadan narince öpüyordu
Dudakları boynuma tekrar indi. Köprücük kemiğime öpücükler kondurmaya başladı. Bende onun omzuna yaslanmıştım. Ellerimi ensesine doladım. Boynumdan aşağıya inmeye başladı. Tişörtümü eliyle aşağı çekti boynumun açılması için. Göğüslerim göründüğünde utanmaya başlamıştım. Açıkta klan yerleri öpüp bana baktı. Utanmış olduğumu anlayınca ellerini tekrar yanagima koyup dudaklarını birleştirdi.
Belimden tekrar tutup ayağa kalktı. Yatağa ilerledi. Benimle birlikte yatağa yattı onun altında duruyordum saçları çok tatlı duruyordu. Yavaşça tekrar dudaklarımı öpüp geri çekildi kenara yatıp belime elini tekrar koydu.
Biraz daha yaklaştı burnu alnıma degiyordu."Ona benziyorsun." Biraz kırılmıştım. Eski sevgilisinden bahsetmesi beni cidden üzüyordu hele ona benzetmesi epey bi üzmüştü.
"O yüzden mi sev beni dedin?" Yüzümü geri çekip onunla aynı hizaya geldim.
"Hayır... gerçekten beni sevmen için dedim."
"Ben seni seviyorum derken ne hissettin." Şuan da eski sevgilisinden bahsederse kalkıp gidecektim.
"Hiç hissetmediğim duyguları hissettim..." bu cümle hoşuma gitmişti. Tekrar beni kendine yaklaştırdı.
"Peki ya sen?" Dedim kaygı ile.
"Sevmiyorum." Kaşlarımı çatıp hareket edip oturdum.
Donup kalmıştım. Benle oyun mu oynuyorsun seok jin!"Dalga mı geçiyorsun?"
"Hayır.. ne hissediyorsam onu söylüyorum."
Yataktan kalkıp tekli koltuğa oturdum..
"Benimle oyun mu oynuyorsun?"
"Sadece sevip sevmediğini öğrenmek istedim."
"Söyleyim mi? Senden nefret ediyorum!"
Oturduğum koltuktan da kalkıp balkona geçtim. Hava titretmişti bedenimi.
Biraz düşündüm. Beni 2.kere öptü... bu seferki. Daha ciddi bir öpücüktü.
Benimle resmen oyun oynadı. Keşke söylemeseydim... yıldızlara baktım. Bugün daha parlaktılar.
Gözlerimi kapattım. Biraz düşüncelerden arınmak istedim. Neden beni sevmiyorsa öptü hemde 2.kere...
Madem beni sevmiyor neden sev beni dedi?"Eun tae?" Gözlerimi yavaşça açtım.
"Eve dönmek istiyorum."
"Eun tae bak... ben bir an seni o olarak düşünüp öptüm. Özür dilerim.
Sonra sana belli etmemek için sarılarak uyamak istedim..."Arkamı dönmek istemedim. Ona benziyorum diye beni o olarak hayal ettiği icin öpmüş olamazsın... bunu bana yapma.
"Keşke seninle en başından tanışmasaydım seok jin." Dolan gözlerime rüzgar çarptıkça yanıyordu...
"Ben senden hoşlanıyorum ama."
Karma karışık bir bölüm sanırım... yorum ve oy vermeyi unutmayın okumaya göre oy düşük bu üzülmeme neden oluyor...
Emek verip yazıyorum lütfen sizde okuyucu olarak oy verin❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEACHER OR HUSBAND .KSJ.
FanfictionBizim ilişkimiz gece ve yıldızlar gibiydi.. Gece olmadan ne yıldız görünüyor, yıldız ise gecesiz yapamıyor... Başka teacher or husband kitaplarından farklı olduğumu düşünüyorum. Okuyup bana destek verirseniz sevinirim. Umarım ki beğeneceksiniz❤