Bizim ilişkimiz gece ve yıldızlar gibiydi..
Gece olmadan ne yıldız görünüyor, yıldız ise gecesiz yapamıyor...
Başka teacher or husband kitaplarından farklı olduğumu düşünüyorum. Okuyup bana destek verirseniz sevinirim. Umarım ki beğeneceksiniz❤
Karnımda ki sancı ile kıvrandım. Sanki daha önce alışmış olduğum güzel bir koku vardı etrafta. Gözlerimi açtığımda gece lambasına odaklandım, etraf hala aydınlanmamıştı. Belimde sıklaşan eller ile irkildim. Kafamı kaldırıp altımda duran vücuda baktım. Jin olduğunu görünce duraksadım. Kokusu o kadar bana aitmiş gibi geliyordu ki... karnıma saplanan ağrı ile yüzümü buruşturdum. Neden jin'in üstünde olduğumu bile düşünemiyordum. Yüzüne değen saçlarımdan rahatsız olmuş olacakki belimdeki ellerini dahada sıkıp tekrar kafamı boynuna gömmemi sağladı.
"Jin..." karnım o kadar cok ağrıyordu ki... ağlasam yeriydi... jin biraz mırıldanıp uykulu sesi ile konuştu.
"Efendim sevgilim." Dediği ile duraksadım Sevgilim... Kafamı tekrar kaldırdığımda gözlerini kırpıştırıyordu.
"Bir şey mi oldu?" Endişeli görünmüştü hemen. Ellerini hemen belimden çekip kenara çekildi. Oturur pozisyona gelip karnımı tuttum.
"Karnın mı ağrıyor bir tanem?" Söylediği güzel cümlelere neden söyledin diye soramazdım şuan...
Başımı hafifçe salladım. Uzun süre orda oturdum ne o birşey dedi nede ben, sadece endişeli gözleri ile beni gözlüyordu. Aklıma gelen şey ile yataktan kalktım. Regl olmuş olabilirdim. Tuvalate doğru koştum. Içeri girip kapıyı kilitledim.
JIN
yataktan aniden kalktı. Oturdu yerde biraz kırmızılık olduğunu gördüm. Hemen anlayıp yataktan kalktım. Içeri gidip kuzenimin odasına girdim. Eskiden burada yaşardı, oda bende. Şuan amerikada üniversite okuyor... Odasına girip çekmeceleri karıştırdım. Bu oda dahada kirli ve tozluydu... Ilk çamaşır ve bir kaç kalın pijama aldım. Kadınların bu dönemde kullandığı şey nerde? Ahh hadi ama.... Alt çekmeceyi açıp atletlerin yanındaki kutuyu açtım.
"Bu mu ki?" Içinde renkli paketler vardı hepsini alıp yukarı çıktım. Eun tae hala tuvaletten çıkmamıştı. Kapıya tıklayıp bekledim. "Eun tae açar mısın kapıyı." Kapıdan kilit sesi gelince karşıya baktım. Karnını sımsıkı tutup eğiliyordu. Endişeli sesim ile konuşmaya başladım.
"Şey bunlar lazım olur sanırım..." elimdekileri ona doğru uzattım. Bana uzun uzun baktı. Elimdekileri alıp utanarak tekrar kapıyı kapattı. Hey ama benden utanmaması gerekirdi kocasıydım sonuçta... ama ne koca....
Yatağa oturup beklemeye başladım. Kapıdan eun tae buruk bir ifade ile çıktı.
"Beni eve götür..."
"Hayır bunu yapamam."
"Neden? Neden burdayım bir açıklama yap bana!"
"Tamam sakin ol..." ne yapacağımı bilemiyordum. Hem utanıyordu hemde kızgındı. Yatağa oturdu bana arkası dönük bir şekilde.
Yataktan kalkıp kenardan onun yanına oturdum. "Bak... ben senin için herşeyi ifade ediyorum... sen benim için özelsin... biz, biz ev-..." cümlemden vazgeçip elim ile oynamaya başladım.
"Ben jimini seviyorum." Gözlerimdeki umursamaz tavırla ona baktım.
"Kalbin onu gördüğünde atıyor mu? Heyecanlanıyor musun? Çok mu seviyorsun onu..."
Biraz duraksadı, oda duygularından emin değildi... beni sevdiğini hatırlayamıyordu işte... hiçbir detayımı hatırlamıyor muydu? Kokum, ona bakarken ki gözlerim, atan kalbim, ellerim, dudaklarım... Kolundan tutup bana döndürdüm.
"Özür dilerim." Diyip beklemeden dudaklarına yapıştım.
Geç geldi falan paydon❤ Bu bölümüde sevmedim sorun bende... dhhdhdj Kısa zamanda atıcam merak etmeyin🌌🌌
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.