Yıldızlara Ulaşacağım!

Tüneller

Reinald,kılıcını dev'in kafasından çıkardı.Etrafına bakınmaya başladı ve dev'in çekicini eline aldı.Boyutu Cehennem kadardı ama ağırlığı biraz daha fazlaydı.Reinald bu çekici ikinci silahı olarak kullanmaya karar verdi.Aslında çekiçler yabani hayvanlarda savaşta kılıçtan daha iyiydi.Reinald bu çekicin görüntüsünüde çok beğenmişti.(Çekicin fotosunu koydum.)Reinald'ın aklına şu dev'in elindeki hazine geldi.Onu Tarikat Kaynaklarına götürüp yüksek miktarda katkı puanı alacaktı.Reinald dev'in üstüne biraz aradıktan sonra onu buldu ve yüzüğüne koydu.Bu kutu bir tür uzay hilesi içeriyordu.Reinald'ı buraya ışınlamıştı dev.Reinald,yer çekimi gücünü kullanarak direk buradan çıkmak istiyordu ama enerjisi çok azdı.Tam o sırada,turnuvayı kazandıktan sonra ona yaranmak için insanların verdikleri hapları hatırladı.Hemen yüzüğünden o hapları çıkardı ve ağzına attı.Yarım saat içinde enerjisi oldukça toparlanmıştı.Reinald tüm gücünü yukarıya doğru verdi ve yeri kaldırarak çıkmaya başladı.Biraz yavaş oluyordu ama yer altından çıktığını hissediyordu.

"Reinald!İyi misin dostum?" Reinald dışarı çıktığı anda onu arayan grubu gördü.Linoy hemen Reinald'a seslenmişti.

"İyiyim,iyiyim." dedi Reinald.

"Neler oldu?" diye sordu Bergess.

"O dev beni ve kendini yer altına ışınladı.Onu zar zor öldürdüm." dedi Reinald.

"Bir an bizi korkuttun." dedi Adrie.

"Haa bu arada Reinald,seni ararken bulduğumuz şeye bir göz atsan iyi olur." dedi Isaac gülümseyerek.Sonra heyecanlıca ilerlemeye başladı.Reinald onu takip etti.Aşağıya inen bir mağara gibiydi.Reinald içeri girdiğinde büyük miktarda enerji hissetmeye başladı.Isaac bir ateş yaktığında Reinald binlerce çekirdek görmeye başladı.Üstelik bu çekirdeklerin hepsi 6-7 kıdemdi.

"Vay be!Daha önceki kabilelerden topladıklarımızı da göz önüne alırsak baya kazançlıyız bu görevden." dedi Reinald.

"Aynen öyle!" desi Isaac.Grup çekirdekleri topladıktan sonra aşağı doğru inen mağaradan çıktılar.O sırada Reinald'ın gözüne bir maden girişi çarptı.

"Hey şuna bakın bir maden girişi!" dedi Reinald.

"İçeride bazı enerji kaynağı barından taşlar olabilir,hadi gidip bir bakalım."dedi Bergess.Grup madene doğru baktı.Oraya gittiklerinde aşağıya inen uzun bir merdiven gördüler.Çelikten bir merdivendi.Tek tek uğraşmayalım herkes atlasın ben yer çekimini kullanarak yavaşlatırım." dedi.Bunun üzerine herkes direk aşağıya doğru atladı.Tüm grup şu an tüm hızda aşağıya düşüyordu.Reinald en öndeydi.Adrie elinde bir aydınlatma taşı tutuyordu.Grup yaklaşık 3 dakika boyunca düştü.

"Lanet olsun ne kadar kazmış bunlar böyle?" dedi Isaac bağırarak.

"Sonsuza kadar gidiyor sanki." dedi Calsey.

"Dibe geldik!" dedi Reinald ve yer çekimi gücünü kullanarak herkesi yavaş bir şekilde zemine bıraktı.Reinald etrafa baktığında devlerin buraya kadar kazdıklarını anladı.

"Lanet olsun burada hiç bir şey yok." dedi Isaac ve güçlü bir şekilde ayağını yere vurdu.Isaac'in ayağını yere vurmasıyla zemin çöktü ve herkes aşağıya düşmeye başladı.Reinald hemen tekrar yer çekimi gücünü kullanarak herkesi yavaşça yere indirdi.Şu an bir tünel gibi bir yerdelerdi.Etraf her an çökecekmiş gibiydi.

"Hayvan herif biraz yavaş olsana!" dedi Bergess,Isaac'a bakarak.

"Kes lan.En azından başka bir yer bulduk.Ben olmasam hepimiz yukarı çıkıyor olacaktık." dedi Isaac.

"Tartışmayı kesin de ilerleyelim." dedi Leona.Grup tünelde ilerlemeye başladı.Tünelin sonunda sağa doğru ayrılan bir bölüm vardı.Sağdan devam ettiklerinde bir kapı gördüler.Çok büyük ve geniş bir kapıydı.Bu kapıyı görünce Reinald'ın kalbi deli gibi atmaya başladı.Bu kapı rüyasında gördüğü,Mühürlü sandığın içinde olduğu yerin kapısıydı!

"Lanet...Geri çekilin!" dedi Reinald ve yüzüğünden dev'in çekicini çıkardı.Wartox'un Kuvvetini ve Baskın Vuruş'u aktifleştirdikten sonra.Kapıya doğru çekici tüm gücüyle salladı.Kapı kırıldığında grup,üstünde mühürler olan bir lahit gördü.Reinald'ın gözleri sonuna kadar açıktı.İlk çağın yok olmasına sebep olan şey gözlerinin önünde duruyordu.

"Bu...Bir mühürlü lahit." dedi Fritz.

"Reinald yoksa bahsettiğin mühürlü lahit...Bu olabilir mi?" diye sordu Linoy.

"Eski Çağlar'dan kalma bir sürü mühürlü lahit vardır belki bu o değildir." dedi Leona.

"Bu o.Eminim." dedi Reinald.

"Nasıl eminsin?" diye sordu Leona.

"Üzerindeki semboller kayıtlarda yazan betimlemelere çok benziyor." dedi Reinald.Aslında yalan uydurmuştu,sonuçta rüyamda gördüm diyemezdi.

"Peki şimdi ne yapacağız,bu lanet şey çok tehlikeli." dedi Fritz.

"Çok fazla sorun var.Devler sandığın buralarda bir yerde olduğunda haberdardı.Yaptıkları kazıların ucu buraya çıkıyordu." dedi Reinald.

"Devler'in böyle şeylere akıllarının erceğini sanmıyorum.Bu işin arkasında başka bir şey var diye hissediyorum." dedi Linoy.

"Ben de.Neyse şu sandığı alıp hemen Tarikata gidelim.Şı an hiç birimiz güvende değiliz.Sonuçta devlerin öldüğü haberleri hızlıca yayılacaktır.Eğer bu işin arkasında birisi varsa başımıza bela olabilir." dedi Reinald.Lahitin yanına gitti.Mühür yerine baktığında anahtar mührünün lahitin üstünde olmadığını gördü.

"Bu sandığı açacak olan anahtar mühür başkasının elinde olmalı." dedi Reinald.

"İyide birisi neden böyle bir şeyi açmaya çalışsın.Eğer açılırsa kendi de yok edilir." dedi Isaac.

"Bilemiyorum.Neyse hadi çıkalım buradan." Reinald,lahiti yüzüğünün içine koyduktan sonra grup son hızda düştükleri yere geri döndüler.Reinald,yer çekimi gücünü kullanarak tüm grubu düm düz yukarı uçurmaya başladı.Madenden çıktıklarında hemen kartallarını çağırdılar.Leonayı bayılttılar ve hızlıca uçmaya başladılar.Mümkün olduğunca az ara vereceklerdi.Şu anda içinde bulundukları durum tam bir belirsizlikti.Bu işin arkadında birisi var mıydı?Varsa kim?Devler neden vahşileşti?Bir sürü belirsizlik vardı.Reinald'ın şu an tek istediği sağ salim yolculuğu atlatıp tarikata varmaktı.