Lahit'in Mührü

1.8K 185 3
                                    

Birlik göle doğru ilerlemeye başlamıştı.Fakat gölün etrafındaki dört sütun kimsenin dikkatini çekmemişti.Bu sütunların üzerinde birlikteki kimsenin anlayamayacağı semboller vardı.Göle yaklaştıkça göl birliktekileri kendine çeliyordu.Onları çeken bir şey vardı bunu hepsi fark etmişti ama sanki göle yaklaştıkça beyinleri uyuşuyor,bir şey düşünmek istemeyecek hale geliyordu.Birlik artık gölün kenarına ulaşmıştı.Reinald dahil herkes gölün ortasındaki turkuaz küreye doğru bakıyordu.İradelerini tamamen kaybetmişlerdi,tek yaptıkları kendilerinden geçmiş bir şekilde o küreye bakmaktı.O sırada göl birden kırmızı bir hal aldı.Birliktekiler ancak o zaman kendilerine gelebildiler ama çok geçti,etraflarında bir bariyer oluşmuştu.Reinald hemen Baskın Vuruş ve Wartox'un Kuvvetini etkinleştirdi ve bariyerlere saldırdı ancak bariyerler hasar almıyordu.

Birlikteki herkes panik içinde bariyeri kırmaya çalışırken kırmızı bir ışık parladı.Reinald gözünü bir anlığına kapadı.Açtığında ise en bariyerin içinde değildi.Büyük ve beyaz bir odadaydı,etraf beyaz eşyalar ile çevriliydi.O sırada Reinald ayak sesleri duymaya başladı.Sesin geldiği tarafa baktığında beyni tekrar uyuşmaya başlamıştı.Karşısında bir kadın elf vardı.Küçük bir buruna,tatlı yüz hatlarına,sarı beline kadar uzanan sarı saçlara ve aynı göldekine benzer iki turkuaz rengi gözlere sahipti.Reinald,onun gözlerinden alamıyordu gözlerini.Elf kadın Reinald'a bakıp gülümsedi.

"Çok uzun zamandır birisinin beni bulmasını bekliyordum.İsmin nedir?" Elf kadın,Reinald'a yaklaşırken zarif bir sesle konuştu.

"Reinald." dedi genç adam bilincini kaybetmiş bir şekilde.

"Beni kurtarmak için elinden geleni yapar mısın?" diye sordu elf kadın.

"Evet." dedi Reinald anında.

"O zaman kanını bu kaseye akıt." dedi elf kadın,birden elinde beliren kaseyi Reinald'a uzatarak.Reinald kaseyi aldı ve yüzüğünden hançerini çıkardı.Elini kesip kanını kaseye akıtacağı anda bir ses duydu,bu dünyada duymayı en çok istediği sesi.

"Reinald!"

Reinald'ın aklında Osenna'nın sesi yankılandı.Bilinci gerçekliğe dönmeye başladı.O an bilincinin hakimiyetini ele geçirdi Reinald.Bunun bir tuzak olduğunu,bir büyünün etkisi altında olduğunu kavradı ve elindeki hançeri şimşek hızında elf kadının kalbine sapladı.

Elf kadının gözleri sonuna kadar açılmıştı.Böyle bir şey olmasını hiç beklemediği belliydi,tepki bile verememişti.Hançer hala elf kadının kalbindeyken,elf kadının görünümü bir anda değişti.Yaşlı gözüken,sıska ve sivri burunlu bir adama dönüşmüştü.Aynı anda oda'nın görünümü de değişmişti.Beyaz oda gitmiş,bir mağara oyuğu ortaya çıkmıştı.

Reinald önündeki manzaraya iğrenmiş bir şekilde bakıyordu.Bu bir insandı ama insana benzemiyordu.Bu daha çok canavarımsı bir şeye benziyordu.

"S-Sen...Nasıl?Nasıl büyümün etkisinden kurtuldun?Bu imkansız!" Canavarımsı şey zar zor konuştu.

"Kimsin sen?" diye sordu Reinald,hançeri daha da bastırarak.Fakat çok geçti,ölmüştü.Reinald bu canavarımsı şeyi incelerken kolyesi dikkatini çekti.Kolyenin üzerinde "Gadivh" yazıyordu.Reinald bu ismi hatırlıyordu,rüyasındaki cücenin "Efendim" olarak seslendiği isimdi bu!

Reinald canavarımsı şeyin yüzüğünü de aldıktan sonra hemen etrafı incelemeye başladı.Mağara oyuğu gibi bir yerdeydi.İleride bir kapı vardı.Kapıya doğru ilerlemeye başladı.Kapıyı açtığında meşalelerle aydınlatılmış bir koridora çıktı.Hızlıca koridorun sonuna geldikten sonra sağ ve sol tarafı iki farklı koridora,ön tarafı ise merdivenlerle yukarı giden bir yere geldi.Reinald hemen merdivenlere yönelip yukarı çıkmaya başladı.Bu merdivenler yaklaşık 1 km uzunluğundaydı.Reinald hızlı olması için yer çekimi özelliğini kullanarak çıktı merdivenleri.Merdivenler bittiğinde kendini bir evin odasında buldu.Reinald şu anda nerede olduğunu bilmiyordu.Evin dışına çıktığında etrafına şaşkınlıkla bakan cücelerle karşılaşmıştı.

"Neler oluyor?Buraya ne zaman geldim?" diye sordu bir cüce kendi kendine.

"Benim sakallarım bu kadar uzun değildi!" dedi bir diğer cüce.

Reinald yavaş yavaş anlamaya başlamıştı.Şu an ulaşmak istediği yerdeydi.Kontrol edilen cücelerin yanındaydı.Gadivh ölünce kontrol büyüsü de son bulmuştu.Fakat bir sorun vardı,birliktekiler neredeydi?

Reinald orada bulunan cücelere yaşanan tüm olayları anlattı.Cücelerin bazıları dehşete düşmüş bazıları ise Reinald'a inanmamışlardı.Reinald,cücelerle konuştuktan sonra hızlıca cüce kralın yanına gitmek için yola çıktı.Yer çekimi özelliğini kullanarak bir kaç saat içinde kralın sarayına gelmişti.Cüce Kral'a olan bitenleri hızlıca anlattı.Cüce Kral sevinmek ile üzülmek arasında kaldı.Birliktekilere neler olduğunu merak ediyordu o da.Cüce kral,Reinald ve tam güvendiği bazı cücelere tekrar Kan Tünellerine girip oradakileri aramalarını söyledi.Kendisi de kurtulmuş cücelerin yanına gidecekti.

Reinald yanına aldığı cücelerle birlikte tekrar Kan Tünellerine girmişti.Hızlıca buldukları göle doğru yol aldılar.Gölün oraya geldiklerinde birlikteki herkesi yerde bilinçsiz bir şekilde yatarken buldular.Reinald ve yanında getirdiği cüceler,yerde baygın bir şekilde yatan birlik üyelerini ayıltmaya çalıştı.Bir kaç dakika sonra birliktekiler ayılmaya başlamıştı.

Linoy,Leona,Fritz,Isaac,Bergess,Adrie ve Calsey ayıldığında Reinald onlara olanları hemen anlattı.

"Peki bu olaydan hangi sonuca ulaşabiliyoruz?" diye sordu Fritz.

"Nasıl yani?" Reinald,Fritz'e bakarak sordu.

"Yani bu Gadivh denilen elemanın olayı ne?Neden böyle bir şey yaptı?" diye sordu Fritz.

"Eh,biliyorsun...Öldürdüğümüz devlerde aynı şekilde kontrol altındaydı ve devler Mühürlü Lahit'in yakınlarına kadar kazı yapmıştı.Onları da Gadivh kontrol ediyordu muhtemelen.Yani içimden bir ses onlar da Gadivh'in kontrolündeydi diyor." Reinald düşünceli bir şekilde cevap verdi.

"Devleri Mühürlü Lahit için kontrol altında tutuyordu,peki ya cüceleri?" Leona kaşları çatılmış bir şekilde düşünüyordu.Leona'nın sorusundan bir kaç saniye sonra aslında herkes cevabı bulmuştu.Hepsinin kaşları çatılmıştı.

"Lahit'in Mührü için..." Reinald dişlerini sıkarak mırıldandı.

Yıldızlara Ulaşacağım!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin