8.Bölüm

1K 157 14
                                    

Keyifli okumalar <3


Oy ve yorumlarınızı bekliyorum...

__________

Gül yoğun istek üzerine bir şarkı daha söyleyip sahneden indikten sonra arkadaşlarının yanına geri dönerken, onu sahnede kaldığı süre boyunca büyük bir hayranlıkla seyreden ve şu anda da onu takip eden gözlerden habersizdi.


Berra beğeni dolu bakışlarını arkadaşına çevirmiş neşeli sesiyle ona iltifatlar yağdırıyordu. "Harikaydın canım arkadaşım."

"Teşekkür ederim. Vallahi çok özlemişim grubu, onları görmek çok iyi geldi."

Berra'nın daha birçok beğeni dolu sözlerini Kaan'ın da övgü dolu sözleri takip etti. "Sesini özelmiştik prenses vallahi çok iyi geldi. Bundan sonra sık sık kulağımızın pasını siler bizi bir güzel müziğe doyurursun artık."

"Büyük bi zevkle." derken bir anlık refleksle başını yana doğru çevirdiğinde gözü o an tek bir siluete odaklandı. "Savaş..." diye fısıldadı kendisinin bile zar sor duyabildiği sesiyle. Evet gördükleri onu yanıltmamıştı; Savaş Demiroğlu tam şu anda tüm karizması ve yakışıklılığıyla kendisine doğru geliyordu. Belli ki gece boyunca oradaydı ve kendini gizlemeyi başarmıştı. Savaş'ın birden ortaya çıkması Gül için gecenin asıl sürprizi olmuştu.

Nitekim buraya gelirken Savaş da yıllar sonra Gül ile burada karşılaşmayı hiç tahmin etmemişti. Bu yüzden genç adamın birden aradığı kızı sahnede görünce ufak çaplı bir şaşkınlık yaşaması kaçınılmaz olmuştu. Saniyeler sonra nihayet Gül ve arkadaşlarının olduğu masaya ulaşarak "Merhaba Gül." dedi.

"Savaş Bey... Sizinle yıllar sonra burada karşılaşabileceğimizi hiç tahmin etmemiştim..."

Savaş duyduklarına şaşırmıştı. 'Anlayamadım?' dercesine kızın yüzüne baktığında Gül'ün yanlış bir şey söylemişçesine elinin ayağının birbirine dolandığını gördüğünde yüzünden küçük bir tebessüm geçti fakat aynı hızla söndü. Genç kız durumu toparlamaya çalışmak istercesine hızlı hızlı konuşmaya başladığında "Gül... Gül, bir sakin olur musun lütfen?" diyerek onu durdurdu.

"Ben de seninle bu gece burada karşılaşabileceğimizi hiç tahmin etmemiştim ne tesadüf."

Gül lafı değiştirmek istercesine elini arkadaşlarına doğru yöneltti. "Sizi arkadaşlarımla tanıştırayım; Bu en yakın arkadaşım Berra, bu da Kaan."

Savaş büyük bir nezaketle önce Berra'nın, sonra da Kaan'ın kendisine uzattıkları ellerini, kendileriyle tanışmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti belirtmek adına hafifçe sıktı. "Çok memnun oldum arkadaşlar."

Onlar da aynı nezaketle Savaş'a kendisiyle tanışmaktan dolayı duydukları memnuniyetlerini dile getirdikten sonra Savaş bu defa onları kendi arkadaşlarıyla tanıştırmak istercesine "Ben de sizi benim arkadaşlarımla tanıştırayım." dedikten sonra eliyle işaret ederek Hande ve Hakan'ı yanlarına davet etti. Gül o esnada Savaş'a bu gece nneden burada toplandıklarını anlatmaya başlamıştı.

"Bu gece benim mezun oluşumu ve İstanbul'a dönüşümü kutlamak için çocuklar bana sürpriz hazırlamışlar."

"Aa öyle mi? Çok sevindim hayırlı olsun, hoş geldin."

GÜLLER VE DUDAKLAR~TAMAMLANDI✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin