Merhaba nasılsınız canlarım?
Sizi daha fazla bekletmeden yeni bölümle geldim. Umarım beğenirsiniz.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
Kahveler yapılsın ve başlıyoruz.
Keyifli okumalar...
__________
Aylar sonra...
Günün ilk saatlerinde uyandı Gül. Uyku tutmayınca Savaş'ı da uyandırmamak adına yataktan kalkıp duş almak için banyoya girdi. Hamileliğinin sonlarına doğru yaklaşırken genç kadının bedenini mahveden mide bulantıları günbegün daha da azalarak, sonunda bitmişti. Ancak şimdilerde yepyeni bir sorun baş göstemişti.
Genç kadın aynada, hafifçe dolgunlaşan vücuduna her baktığında yüzünde oluşan mutsuz ifade kendisini yorduğunun hatta bu hallerinin Savaş'ı da psikolojik olarak hayli yıprattığının farkında değildi. Hamilelik psikolojisi dedikleri kesinlikle bu olmalıydı.
Banyodan üzerinde kırmızı bornozu ve saçını sardığı aynı renk havlusuyla odaya döndü. Oflaya puflaya üzerine giyebileceği bir kıyafet bulmak üzere gardıroba doğru ilerledi ve kapağını açtı. Birkaç elbiseyi çıkararak üzerine tutup sonrasında hepsini sinirle yatağa doğru fırlattı. Dolaptan çıkardığı tüm elbiseleri kendisine yakışmayacağını düşünerek bir bir eliyordu.
Kıyafetleri sert bir şekilde yatağa atarken çıkan gürültü Savaş'ın mırıldanarak uyanmasına neden oldu. "Gül! Bir tanem..." Hafifçe yatakta doğruldu ve gözlerini ovuşturarak birkaç saniye boyunca Gül'ü izledikten sonra artık dayanamayarak o an neler olduğunu bir an önce öğrenmek istiyordu. "Ne oluyor burada? Ne yapıyorsun bakalım?"
"Ne mi yapıyorum?" diye sordu sinirle.
"Gül, neyin var canım? Neden bu kadar sinirlisin?"
"Nasıl sinirli olmayayım, Savaş?" derken sesi ağlamaklı çıkmıştı. "Bir saattir neredeyse dolaptaki kıyafetlerin yarısını denedim ama hiç birisi olmadı. Olanlar da güzel durmadı."
"Ben de önemli bir şey var zannetmiştim, karıcığım. Böyle gereksiz bir konuya üzüldüğüne gerçekten inanamıyorum."
"Senin tuzun kuru tabii. Çekiyorsun kas yığını vücudunun üzerine jilet gibi takım elbiseni, bense fil gibi oldum iyice."
"Sen sanırım bu halinle bile ne kadar çekici ve güzel olduğunu görmüyorsun, güzelim."
"Güzel mi, bu halimle mi?"
"Evet, bu halinle ve her halinle. Benim gözümde senden daha güzeli yok. Hiçbir zaman da olmayacak."
"Ama hiç bir şeyim olmuyor. Ben şimdi işe giderken ne giyeceğim?"
"Ne dedin sen?"
"Ne demişim?"
"İş mi dedin? Yoksa ben mi yanlış duydum?"
"Evet. Bugünkü dersimiz çok önemli; kapanış konseri için parçaları seçeceğiz. Unuttun mu?"
"Unutmadım tabii ama bir şeyi daha unutmadım. Sevgilim, iki ay sonra bebeğimiz doğacak ve senin bu süre zarfında çok iyi dinlenmen gerekiyor. Doktorun dediklerine uyman lazım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLLER VE DUDAKLAR~TAMAMLANDI✔
RomanceTam her şeyin bittiğine kendini inandırmışken, karşısına çıkan bir çift yeşil gözle hayatı kökünden değişecek olan bir adam... Yıllardır ona karşı duyduğu aşkı kalbinde sessizce büyüten, sadece kendi içinde yaşamayı seçen bir genç kız... Ani bir ö...