58. Bölüm: Lanet adam ve lanet kadın

1.9K 135 81
                                    

Multimedia: Edis
♪♪ Ed Sheeran - Kiss me ♪♪

Fenerbahçe maçı aldığında şaşkınlıktan nasıl sevinemiyorsam, Edis bana seni seviyorum dediğinde de şaşkınlıktan sevinemedim. Az önce olanlar gerçek miydi? Bana babamın, babasının, annemin ve annesinin önünde ilanı aşk mı etmişti ciddi ciddi? Mantığım kabul etmek istemese de kalbim çoktan diz çökmüş, ciğer gören kedi misali bekliyordu devamını getirmesini. Ama yine de umarım getirmezdi çünkü babamın hapis yaşı tutuyordu.

Elimi Edis'in elinden çekip sertçe yutkundum gözlerim gitara düşerken. Bizimkilere bakmaya çekiniyordum. Sesleri de çıkmıyordu zaten bir süredir. Sanırım onlar da benim gibi şaşkınlıktan ne diyeceklerini bilemiyorlardı.

"Öyle demek istemedi," dedim kafamı yerden kaldırmadan, onları ikna etme çabaları içinde ama pek becerikli olduğum söylenemezdi. Ağzımın dört tarafı Nutella olmuşken, beni elimde kavanozla yakalayan insana "vallahi ben yemedim" desem daha ikna edici olurdum.

Edis'in dudakları düz bir çizgi halini aldı. Kaşları gözlerime baktıkça çatılırken, "Gayet de öyle demek istedim," dedi inatla. Anlaşılan birileri denize bakan bir kabristanlıktan kendine yer ayırtmıştı.

Babamın ayaklandığını hissettim o an ve ona çevirdim kafamı korkuyla. Bir bana bir Edis'e bakıyordu ama Edis onu umursamadı bile. Cesur bakışları yalnızca bendeydi. Hiç mi korkmuyordu?

"Edis ne diyorsun oğlum?" diye sordu Sami amca şaşkın bir sesle. "Ne dediğinin farkında mısın?"

Yok Sami amca değil değil, birazdan babam götünden kan aldığında farkına varacak ama iş işten geçecek.

Annem derin bir iç çekti gözlerini devirirken. "Çocuğa 'ben katilim' demiş gibi davranıyorsunuz," diye homurdandı ve babamı kolundan tutup geri oturttu yanına. Yürü be anne!

"Hislerinden emin misin?" diye sordu Dilek teyze. Dudağının kenarındaki şefkat dolu gülümseme içime su serpti bir nebze.

Edis gözlerini gözlerimden zorlukla da olsa ayırdı ve ifadesiz yüzünü annesine çevirdi. "Hepinizin önünde bunu söylemiş olmam soruna cevap vermiyor mu anne?"

Dilek teyze gülümsedi. Mutlu mu olmuştu bana mı öyle mi geliyordu? Oysaki aramızda bir şey olmasını istemiyor sanıyordum. Sırf bu yüzden sevgiliyken ondan gizlemiştik hatta. Ah eski kaynanam ah!

"İşe bak arkadaş!" diye isyana başladı o an babam. "Benim kızım daha küçük, olmaz bu iş!"

Edis sakin kalabilmek için derin bir nefes aldı. "Evleniyoruz demedim Ali amca, seviyorum dedim."

Babam Edis'in cevabından sonra daha da kudurdu. "Eğlenecek misin bir de kızımla?!"

Haydaaaa...

Ot gibi beklemek bir boka yaramadığı için harekete geçmeye karar verdim ben de. Dizlerimin üzerinde sürüne sürüne babamın dizinin dibine gittim ve koluna sarıldım kedi misali. "Baba sinirlenme tansiyonun çıkacak..."

Aklıma Yaprak Dökümü'ndeki Ali Rıza Bey gelince gülmemek için zor tuttum kendimi. Aman baba ağzımızın tadı kaçmasın...

Annem de olaya el attı neyseki. "Ali, çocuk eğer isteseydi Gamze'nin aklını çeler arkamızdan iş çevirirdi. Bak cesaretini toplamış hepimizin önünde söylüyor hislerini, ciddiyetini görelim istiyor. Bu güzel bir şey, böyle tepkiler vermemelisin."

"Onun avukatı mısın sen?!" diye bağırdı babam bu kez.

Annem alayla güldü. "Hayır sadece avukatım."

Hey, Matmazel!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin