Ey rüzgar!Estiğin yönün bir hikmeti varsa şayet
Götür, kederim senindir.Ama bilmezsen ufkun sonundaki cehennemi
Öldür, ruhum senindir.Kahrolsun dediğim tüm naletlerde varsa bir bildiğin,
Dindir, sözüm senindir.Yeter ki kaybetme vicdanımı,
Sevdam senindir.•ÇİÇEK•
*
Ne olacaktı son... Bilmediği bir alemde gezer gibi sürüklenirken hayatları iki yüreğinde nerede duracaktı zaman ve nerede son bulacaktı nefesler...
Ne Behice ne de Seyit biliyordu bunun cevabını. Anlık karşı koyamadıkları hislerinin esiri oluyordu ikisi de, çare yoktu! Kaçışta, kalışta boşunaydı.
Sabah olmuştu yine ama neye yarardı. Behice herkesten önce kalkmış çadırın naylon girişini eliyle kenara itip, sabahın üzerine hafif hafif işleyen soğuğuna atmıştı kendini. Ortalıkta nöbetleşe dolaşan askerlerden başkası yoktu. Gözüne çarban suretle adımlarını durdurdu. Ağacın birinin altında iki büklüm uyuya kalan adamda takıldı bakışları. Bütün gece düşünüp duran genç adam ağacın dibinde uyuya kalmıştı. Hala içinde dindiremediği öfkesinin esiri olsa da içinde bir türlü bitmeyen bu kara sevdası üşümüştür diye geçirmeden edemiyordu. Kendini toparlamak ister gibi ırmağın kenarına gidip elini yüzünü yıkayıp çadıra geri döndü.
*
"Ne zaman?"
"Yarın komutanım!"
Hasan hararetle anlattığı şeylerin telaşını yaşarken Seyit çoktan düşünmüş planı kurmuştu. Yarın akşama kadar ne yapıp edip bu işi bitirecekti. Ardında şaşkın şaşkın bakan Hasan'a aldırmadan çadırdan çıkıp kazanların başında duran genç kıza doğru yürüdü.
Behice üzerine hızlı adımlarla gelen adama anlam veremezce bakıyor bir yandan da diğerlerinin yanında yanlış bir şey yapmasından ölesiye korkuyordu. Yanında duran Balçiçek'e bir anlık bakıp,kaçmak ister gibi bir hale büründü. Balçiçek yanındaki kızın tedirgin halini anlayıp soru soracakken yanlarında biten Seyit emir verir gibi konuşmuştu.
"Siz ikiniz, elinizdeki işleri bitirince çadıra gelin!" Diyerek yanlarından geçip ırmağa doğru gitmişti.
Behice yanlarında olanların bir şey anlamaması için bir komutanın verdiği emire itaat ederek Balçiçek'e bakmış elindeki aşın kaynamasını bekleyerek düşüncelere dalmıştı.*
"Buyrun YÜZBAŞIM!" Derken özellikle baştırmıştı son kelimeyi genç kız.
"Oturun." Derken gözü Behice'yi görmüyor gibi davranıyordu. Genç kız bu halindeki değişikliği tuhaf bulsa da içindeki burukluğa sinirleniyor doğru olanın bu olduğuna kendini ikna etmeye çalışıyordu. Balçiçek'in durumu da çok farklı değildi. Hasan'ın da yanlarında oluşu genç kızı deli gibi geriyordu.
Elini ayağını nereye koyacağını bilmeden başını eyerek dinlemeye,Seyit'se elini masa daki kağıtta gezidirip konuşmaya başladı."Yarın bir görev için sizin yardımınıza da ihtiyacımız var-" diye başladığı sözle Behice anlamazca başını kaldırıp Seyit'in yüzüne baktı. Genç adam şu an sadece bir yüzbaşı olarak konuşuyor olmanın ciddiyetiyle bakışlarını sert tutuyor tek bir yerde sabitliyordu. Bu her ne kadar Behice'nin canını yaksa da daha iyi olduğunu düşünmeye çalışıyordu.
"Yanınıza bir kaç bir şey alın, bir iki saate çıkmış oluruz-"
"Komutanım acil gelmeniz gerekiyor..." diyerek içeri giren askerin ardından sözünü tamamlamadan baktı, masadan kalkıp dışarı çıkan Seyit'in ardından Hasan'ın da çıkmasıyla Balçiçek yüzünde şaşkın bir ifadeyle Behice'ye baktı.
Behice karşısındaki kızın şaşkınlığını anlayamamış huzursuzca dudaklarını kıpırdatmıştı.
"Balçiçek"
Dediği an Balçiçek'in yüzündeki ifade tuz buz olmuştu düşüncelerinden kaçar gibi bakmıştı genç kıza.
"Behice ben nasıl gelirim, elim ayağıma dolaşır-"
"Benim içinde çok tuhaf bir durum ama emir bu gitmek zorundayız Balçiçek. Korkulacak bir şey yok ki hem Allah büyük merak etme. ."
"Behice Hasan-"
İçeri giren iki adamın ardından ayağa kalkan iki genç kadın Seyit'in bir şey demesini bekleyerek durdu.
"Behice hemşire siz çıkın gideceğimiz zaman ben size haber göndereceğim" derken hala tüm resmiyetini koruyor genç kızı tedirgin ediyordu. Behice sanki yüzüne bakmasını ister gibi seslendi.
"Yüzbaşım ne için gideceğimizi söylemediniz?"
Derken Seyit genç kızın istediğini vermiş gözlerine bakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•BEHİCE•
General Fiction"Behice!-" "Evlendiğimiz ilk günden beri kaçıncı başka kadının koynuna girişin ben sana soruyor muyum? Her gece acaba kiminle diye düşünüyor muyum? Teyzendeyken o kadının kokusuyla gelip üstüne bana sarıldığında bir şey dedim mi? Hayır! Çünkü buna h...