KALPSİZ

FİNAL 🍂 'Avuç İçlerindeki İzler'

Merhaba. Başlamadan önce sizden bir ricam var. Multimedyadaki şarkıyı açarak bölümü o şekilde okur musunuz?

İyi okumalar, bölüm sonunda yeniden görüşürüz :)

× × ×

Kalbimiz, kaderlerimizin yazılı olduğu kapalı bir defter miydi?

Kaderlerimizi değiştiremezdik, öyle değil mi?

Doğduğumuz andan itibaren kader defterimize yazılan hiç bir anıyı, yaşadığımız hiç bir olayı değiştiremezdik. Peki, elimizden gelmeyen bir şey için kendimizi suçlamamız doğru olur muydu?

Eğer kader var ise, bize seçim hakkı sunuluyor muydu?

Bazı insanlar avuç içlerine bakarak geleceği görebileceklerine inanıyorlar. Avuç içlerindeki çizgilerin onlara geleceği hakkında bilgi vereceğini düşünüyorlar. Ben ise avuç içimizdeki çizgilerin geleceğimizi değil, geçmişimizi yansıttığına inanıyorum. Avuç içlerimizde oluşan her bir çizginin geçmişimizde olan mutluluklarımızı, acılarımızı yansıttığını düşünüyorum.

Yaşamış olduğumuz kaderlerimizin zihnimizde olduğu gibi bedenimizde de birer iz bıraktıklarını düşünüyorum.

"Şimdi de fala mı merak saldın?"

Geçmişte ne kadar mutlu ve huzurlu olduysak, avuç içlerimizdeki çizgilerin o kadar az belirgin olduğunu düşünürüm.

"Fal değil de, kendimce kurguladığım bir tahmin yürütme diyelim"

Geçmişte ne kadar mutsuz ve üzgün olduysak da, avuç içlerimizdeki çizgilerin de bir o kadar belirgin olduğunu söylerdim.

"Hm, peki, ne konuda tahmin yürütmeni sağlıyor avuç içlerimdeki çizgiler?"

Avuç içlerimizdeki çizgiler, ellerimizi hareketiyle oluşmuş birer izdir. Ve bana göre insan, ellerini ne kadar sıkarsa, o kadar derin izler bırakır teninde.

"Geçmişin hakkında bilgiler elde ediyorum."

Ve insanlar sinirlendiğinde sıkar ellerini. Mutsuz olduğunda, hüzünlendiğinde, acı çektiğinde...

"Ne tür bilgiler peki onlar?"

Avcumun içindeki izler, derindi. Her gece ağlarken çok sıkmıştım ellerimi. Her acı çekişimde daha sıkı bastırmıştım tırnaklarımı tenime.

"Geçmişte çok fazla mı acı çektin, yoksa huzurlu ve mutlu bir şekilde mi yaşadın. Bunu öğreniyorum."

Avcumun içindeki izler, şu zamana kadar baktığım tüm insanların çizgilerinden çok daha fazla derindi.

Araf kıkırdarken benimle birlikte daha dikkatli baktı avuç içlerine. Ellerimin arasına aldığım elleri, avuç içlerimdeki çizgileri inceltmek ister gibiydi sanki.

"Ne öğrendin peki? Ne düşünüyorsun geçmişim hakkında."

Mavi Gözlü Dev'in büyük olan avuç içlerindeki izler, benim izlerimden de derindi. Çok acı çekmiş, çok fazla sıkmıştı yumruklarını.

"Benim avcumun içindeki izler derin." Artık sargılı olmayan ellerimden birini onun ellerinden uzaklaştırarak görmesini sağlayabileceğim bir noktaya getirdim.

"Geçmişte çok acı çektim ben. Acılarımı, yumruklarımı sıkarak atmayı her seferinde çok denedim."

Dikkatle avuç içlerime bakarken o da bir elini kaldırarak işaret parmağını avuç içimde gezdirdi. Bu hareketi, gözlerimi yavaşça kapatıp açmama neden olurken biraz daha fazla gülümsedim. Alt dudağımı dişlerken mavi gözlerini seyrediyordum.