Ben bunları düşünürken Jake beni kolumdan tutup eve doğru çekiştirmeye başladı. Kapıdaki herkese tek tek sarılmaya başladım. Hepsini çok özlemiştim. Neredeyse bir aydır hiç birini görmüyordum. Seth bana sarılırken
“Nessie ne kadar büyümüşsün gözlerime inanamıyorum neredeyse on altı yaşında gibisin kimse sana beş yıl önce doğdun diyemez ve gerçekten mükemmel görünüyorsun” demişti ve bende Esmeden öğrendiğim nezaket kuralları sayesinde ona kibarca
“Çok teşekkür ederim Seth çok naziksin ve beni şımartıyorsun” dedim. Benim bu cevabımla Jacob Seth’e bir bakış attı ve Seth benle olan sarılma aşamasını bitirerek birkaç adım geriye çekildi. Tam o esnada Jacob yanıma geldi ve
“Hadi Nessie içeri girelim artık yoksa burada donacaksın bak ellerin buz gibi olmuş bile” dedi ve bana sert bir bakış attı. Herkesin nesi vardı böyle. Jacob neden bu kadar kıskanmıştı ki şimdi bu bizim Seth ile her zamanki halimizdi. Jacob ve babam son günler de aşırı tepki gösteriyorlardı ve ben onların bu davranışlarına pek anlam veremiyordum. Biz içeri girdikten bir süre sonra Jacob dışarıyı kontrol etmeleri için Leah’e emir vermişti ve Leah de evdeki tüm kurtları zorda olsa toparlayıp evin dışına atmıştı. Ben onlara kapıya kadar eşlik ederken Leah bana yaklaşarak “Gerçekten çok güzel bir kız olmuşsun Nessie ve şu öndeki üç salak bugün bu değişimi daha iyi anladılar. Bu kadar çabuk bu yaşa gelebileceğine inanmıyorlardı. Aslına bakacak olursan hiç kimse buna inanmıyordu. Her neyse çok yorgun görünüyorsun yarın için iyice dinlen çünkü yarın çok eğlenceli olacak” dedi. Aslında biraz şaşırmıştım yılbaşı için onlarda mı gelecekti dedeme diye düşündüm.
“Çok teşekkürler Leah. İnanır mısın bende bu kadar kısa zaman da büyüyebileceğime hiç ihtimal vermiyordum ama doğduğum andan beri zaten her dakika büyüyorum ve bu dakikaları yıl olarak düşünürsek on beş yılı doldurabilirim sanırım. ”dedim ve ikimizde gülmeye başladık.
“Şey bu arada sizde yarın akşam dedemde mi olacaksınız?” diye sormadan edemedim.
“Hayır, aslına bakacak olursak biz bu yılbaşını hep birlikte kutlayalım dedik ve La Push da hep beraber olalım istiyoruz. Jacob Charlie ile konuştu şimdi de içeridekilere anlatıyor sanırım. Yarın gerçekten çok güzel olacak ve bu yüzden hemen yatmalısın Nessie çok yorgun görünüyorsun. Kendine dikkat et.” dedi bana el sallayarak
“Bu kadar koruma arasında elbet bir tanesi bana dikkat eder herhâlde benim özel bir çaba sarf etmeme gerek yok” dedim ve gülmeye başladım. Kapıda duran Quil bizi dinlemiş olacak ki bana dönüp
“Tabiî ki de içlerinden biri bunu seve seve yapacaktır bundan şüphen olmasın” dedi ve dönüşerek ormanın içine doğru koşmaya başladı. Ben ne demeye çalıştığını anlamaya çalışırken babam düşündüklerimi duymuş olacak ki yanıma gelip
“Bu konu üstünde bu kadar düşünmene gerek yok tatlım. Zamanı geldiğinde her şeyin cevabını bulacaksın. Şimdi yarınki partiye odaklan bak herkes orda olacakmış ve sana bir sürprizimiz daha var bir tanem. Hadi içeri geçelim dört saattir annen de bende seni çok özledik.” dedi ve bana sımsıkı sarıldı. İçeri geçerken bugün olanları düşünmemeye çalıştım. En azından babamın yanında…
Bizimkilerin konuşmalarını dinlerken gözlerimi açık tutamıyordum. Jacob’un bunu fark etmesi çok uzun sürmedi tabi. Anneme bakarak beni işaret etti. Annemde benim gözlerimin kapandığını görünce Emmett‘a dönüp
“Arabada kızımın uyumasına hiç izin vermedin sanırım baksana oturduğu yerde uyukluyor” deyince Rose aniden yanımda bitti ve dikkatlice bana bir şey mi oldu diye anlamaya çalışarak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNEŞ
FantasyGüneş bedeninizi yakabilir. Peki ya ruhunuz? O da yanarsa yaşayabilir misiniz? Tüm acılar ruhunuzu acıtabilir,ama onun sizden bir farkı var. Ruhunun acısı bedenini kaplamış. Gözle görülebilir bir acı... Renesmee Carlie Cullen... Bu hikayeyi çoğumu...