DOKTOR HANIM (TÖRE) "Tamamlandı"

10.Bölüm

-"Kurşun dediğin ya namluda olmalı ya hedefi vurmalı, adam dediğin ya yürekli olmalı ya hiç olmamalı..!"

Keyifli okumalar 😊
..............

Duyduklarım öyle bir şeydiki tüm hayatımı alt üst edeceği kesindi. Bi tarafta 2 gencin hayatı bir tarafta benim hayatım vardı. Ya kendi hayatımı ya da onların hayatını mahvedicektim. Düzgünce düşünüp mantıklı bir karar vermem lazım. Herkesin gözü bendeyken kimseyle göz göze gelmeden kalkıp salondan çıktım. Temiz havayı ciğerlerime doldurup konaktan ayrıldım ve boş boş düşünerek yürümeye başladım.

Belki benim hayatım düzene girerse evlenince. Hem Devran ve Avşin'de mutlu olucak. Onlar mutlu olduktan sonra bende mutlu olurum. Offf ne diyecem ben şimdi dayımgile. Ya ben daha çok mahvolursam.

-'Sanki hayatın çok düzenli Ahsen'

Haklısın be iç ses ne zaman düzene girdiki hayatım şimdi mahvolsun. Saate baktığımda sabah 9'a geliyordu. Yuh ben bu saate kadar buradamı kaldım. Yavaşca çıktığım tepeden inip konağa doğru adımladım. Büyük kapı sonuna kadar açıktı ve içeriden sesler geliyordu. Yavaşca içeri girip etrafa baktım. Miran, Boran, Mert hepsi gelmiş oturuyorlardı.

-"Be-ben düşündüm dede belki bana düşünme hakkı vermediniz ama herneyse. Tamam kabul ediyorum evlenmeyi o 2 genci ölüme sürüklemiyecem. Sizin gibi törenin arkasına sığınmıyacam."

Derin bir nefes alıp arkamı döndüm ve konaktan çıktım.

-"Ahsen!"

Gür sesi ile ismimi bağıran Miran'a  döndüm.

-"Efendim"

-"Biraz konuşsak iyi olur"

Kafası ile arabasını gösterince, konuşmamız mantıklı geldi. Yavaşca arabasına adımlayıp bindim. Oda kendi tarafına geçip arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı. Bir restorantın önünde durunca arabadan inip Miran'ı beklemeye başladım. Miran'da gelince içeri girip cam kenarına geçtik. Yanımıza uzun boylu bir garson geldi hemen.

-"Hoşgelmişseniz ağam ne istersiniz"

-"2 kişilik serpme kahvaltı alalım biz koçum"

-"Hemen ağam"

Giden garsonun arkasından Miran'a döndüm.

-"Evet konuşalım hadi"

-"Bak Ahsen Avşin benim herşeyim ilk göz ağrım. Boran'ın yaptığı için özür dilerim kolunu vurmuş. Sadece sen mecbur değilsin bu evliliğe bende mecburum. Ben sinirli birisiyimdir, bana karşı saygılı olursan bende sana karşı sonsuza kadar saygılı olurum."

Sesizce dinledim sadece. Garson gelip siparişleri bırakıp gidince konuşmam gerektiğini anladım.

-"Bak ben burada büyümedim geleneklerini filan bilmiyorum. Ben sadece sevgi huzur istiyorum. Tabikide sana saygılı olurum. Ama her şey karşılıklı benim tek istediğim çalışmama izin ver ben hayat kurtarmak istiyorum sadece bunu benden alma. Senin istediğin gibi sana saygıda duyarım sonuna kadar."

Çayından bir yudum alıp bana baktı.

-"Elimden geleni yapacam çalışman için ama bana zaman vermen lazım?"

-"Tamam ben 1 aylık bir izin alırım haftaya"

-"Tamam hadi yemeğini ye"

Içimdeki mutluluk ile yemeğimi yemeye başladım. O kadar güzel sohbet ettikki. Ben Miran'ı hiç bu kadar eğlenceli biri olduğunu bilmiyordum.
Eğlenceli bir yemeğin ardından ayaklanıp çıkışa ilerledik. Kolumdaki sargıyı hala değiştirmediğim için sızlıyordu.