28. Bölüm

22.5K 885 26
                                    

'Canım yana yana gittim ben senden'

Keyifli okumalar 😊
................

-"Oğlum"

Nefes boruma kaçan baklava ile öksürmeye başladım hemen. Yağmur gelip sırtıma vurmaya başladı, kafamı yukarıya kaldırıp anlımı okşadı. Miranın uzattığı suyu içtim gözlerimden yaşlar akmıştı öksürmekten resmen.

-"Ben anlamadım şimdik Miran eniştenin bir tane dahamı kardeşi var?"

Edanın sorusuna katılmıştım benim bile haberim yoktu bundan. Acaba niye söylemediler ayy çok merak ettim.

-"Niye geldin?"

Mitat babanın ciddiyet ile sorduğu soruyla dikkatimi Zelal annenin özlemle sardığı oğluna çevirdim.

-"Sizleri özledim baba"

-"Bizi terk edip gittiğinde düşünecektin bunları Yekta!"

-"Miran bak ben sevdim sadece inandım anla artık bunu sanada söyleniştim seviyorum diye izin vermedin ki sevgime karıştın"

Yektanın gözlerinden belliydi anlatırken hafif dolmuştu.

-"Niye bıraktın lan o zaman"

-"Öldü lan öldü"

Bir anda bağırmıştı, sinirlenmişti sanırım. Miranın elini sıktım hemen Mitat babaya baktığımda özlediği ne kadar belliydi. Bir anda arkasını dönüp gitmişti Mitat baba. Zehra annede hemen onun arkasında çıktı. Olaya karışmak istemiyordum ama Miran bu sinirle neler yapar Allah bilir.

-"Yeter Miran dinlemek istiyorum ben Yektayı ve sende dinleyeceksin onu"

-"Ahsen sen karışma buna"

-"Iyi sen çık ben dinlerim"

Elimi elinden çekip Yektaya baktım gülümsedi hemen.

-"Tamam ulan dua et karım hamile yoksa asla dinlemem"

Mirana yer açtım biraz yanıma oturdu Yağmur,Eda ve havin 3'lü koltuğa kuruldular hemen. Mert ve Boranda sandalyeye oturdu. Yekta ayaktaydı hala yere bakıyordu derin bur nefes alıp anlatmaya başladı.

-"Bizim Miran ile aramızda 11 ay var sadece küçükken çok benzermişiz birbirimize ama huylarımız asla benzemiyor. Mesela o çabuk sinirlenir hep ciddidir ama ben gülerim eğlenirim çabuk sinirlenmem. Sinirlendiğimde ise yakarım yıkarım bırakıp giderim kafa toplamaya. Büşra diye bir kız vardı Lisede onu seviyordum hemde o kadar çok seviyordum ki. Ama Miran istemiyordu onu sevmemmi nedeninide söylememişti sadece ondan vazgeçmemi söyledi bende Miranın onu sevdiğini düşündüm. Üniversite sınavlarında İstanbulu tutturduk ikimizde ama onun babası izin vermedi. Bizde plan kurup kaçtık Istanbula. Elimi bile sürmedim geri gelip ikna edicektik aileleri ama sonradan öğrendim onun ailesi düşman aşiretimizin ailesiymiş. Ama biz yinede pes etmedik asla. Aradan 4 ay geçti okula gidip geliyorduk ama onun okuluyla benimki farklıydı. Benim ders saatlerim değişmişti onu arayıp geç geliceğimi söyledim. Dersteyken telefonum çaldı arayan Büşraydı içime kuşku düştü açtım telefonu. Bana kaza yaptığını ve hastahaneye gelmemi söylediler. Gittiğimde ölmüştü o kadar çok canım yandıki. Abisini aradım benim olduğumu anlayınca bağırdı ona büşranın trafik kazasında öldüğünü söyledim. Ailesi ertesi gün geldi benim o halimi görünce abisi gelip destek oldu. Abisine elimi bile sürmediğimi ortalık sakinleyince geri gelip onları ikna ediceğimizden bahsettim. Mezarlığa gidip defnettik, annesi eşyalarını almak istediğini söyledi eve gidip eşyaları topladık. Ne zaman aldığını bilmediğim bir şalı verdi abisi bana. Ondan sadece size düşman olmamalarını istedim. İlk 3 ay kendime gelemedimz yavaş yavaş toparlanmaya başladım. Okudum bilgisayar Mühendisi oldum büyük bir şirkette ilk önce işe başladım. Sonrada kendi şirketimi kurdum Demir abimin yardımı ile o beni buldu dinledi ve yardım etti. Dün de yengenin hamile olduğunu duydum duramayıp geldim."

Kafasını kaldırdığında gözünden yaşlar akıyordu. Boran gidip sarıldı hemen, mertte dayanamayıp gitti oda sarıldı.

-"Abi niye gelmedin ki biz vardık yanında biliyorsun her zaman yanındayız"

-"Yapamadım abim gelemedim dayanamazdım biliyorsun tüm anılarımız bu şehirde"

Mirana baktığımde tuttuğu elime bakıyordu sadece. Elinin üzerine elimi koyup gülümsedim. Ona destek olamam lazım hemde Yektayı affetmeai gerekiyor. Yektaya baktığımda bana bakıyordu ona güven verircesine gözlerimi kapatıp açtım. Miran pek konuşmamıştı hastahaneden çıkış işlemlerini halletmiştik sonunda biz eve giderken Yektayı düşündüm Miran gel demediği için gelmemişti bende Yağmura söyledim Yektayı onlarda kalmaya ikna etti. Konağın kapısına gelince kemerimi çözdüm Miran benim tarafıma gelip kapımı açtı hemen. Elini tutup arabadan indim. Hemen odama gidip yatmak istiyordum.

-"Miran odaya çıkartırmısın beni yorgunum"

-"Güzelim senin yorulmaman için giriş kattaki misafir odasında kalacaz doğuma kadar"

-"Çok iyi düşünmüşsün"

Sol taraftaki misafir odasına girip yatağa yatmama yardım etti.

-"Uyuma ben Ayşe ablaya söyleyim birşeyler hazırlasın sana yemek ye öyle yat"

-"Tamam"

Miran odadan çıkınca bende rahat bir pozisyonda Miranı nasıl ikna ediceğimi düşündüm. 10 dakika sonra elinde tepsiyle yanıma geldi. Elleriyle çorbayı içirdi ardından kuru fasülye ve pilavı yedirdi, ayranıda içince doymuştum.

-"Miran şey Yektayı affetmiycekmisin?"

-"Bana zaman tanı güzelim düşünmem lazım zaten gelip seninle konuşurum bu konuyu"

Elimi yanağına koyup gülümsedim.

-"Ben her zaman yanında olucam sevgili"

..............
Miran Yektayı eve getirecekmi acaba tekrardan eskisi gibi olabileceklermi gelin görelim.

Oy ve yorumlamayı unutmayın.

Arkadaşlar biliyorum bölüm geç geldi kusura bakmayın vücudumda enfeksiyon olduğu için baya hastaydım anca bitirebildim.

DOKTOR HANIM (TÖRE) "Tamamlandı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin