*Bölüm* 14 Batı

41 14 14
                                    

 Sıradaki görev Girt'e aitti. Borkul'un kendisine güvenini boşa çıkarmak istemiyordu. Yeterince insanın katılması için elinden geleni yapmaya hazırdı. Ama bunun kolay olmayacağını kendisi de biliyordu. 

 Amelie elini Girt'ün omzuna koydu. Giriş kulesinin demir kapıları arkalarında kapanıyordu. Birbirine yapışmış şekilde uzanan evler, kapılarının önünde hem ev işlerini hem de dedikodular yapan kadınlar ile canlanıyordu. Sokaklarda pis bir koku vardı. Girt insan başkentinde de bu kokuyu almıştı. Ama buradaki daha yoğundu. Goblin burnunu tutarak " Bu kokuya nasıl dayanıyorsunuz " dedi. Amelie'nın yüzünde çarpık bir gülümseme belirdi. " Zamanla alışıyorsun " dedi. Girt hala kokunun nereden geldiğini anlamaya çalışırken Amelie yürümeye başladı. Arkasından seslenen Goblin kadının yanına koşarak " Bu görevin başındaki kişi benim " dedi. Girt kadının üzerinde baskı kurmaya çalışıyordu. Ama Borkul ya da diğerlerinin aksine doğal bir lider değildi. Uzaktan akrabaları olmasaydı diğer goblinler bile sözünü dinlemezdi. Çoğu zaman da dinlemiyorlardı zaten. Amelie " Tabiki sensin " diyerek elini geçiştirirçe salladı. Girt bir yandan kadına yetişmek için koşar adımlarla yürürken diğer yandan da pazar alanına bakıyordu. Parmağıyla işaret ederek " Pazar alanında duyuru yapabiliriz " dedi. Amelie birden büyükçe bir adım atarak Goblinin önünü kesti. Girt yeşil elbiseli kadına çarpmamak için kendini zor durdurdu. Amelie dizlerini bükmeden eğilerek " Bak efendi goblin, ayrılıksak daha çok kişi bulabiliriz " dedi. Girt kadının konuşma tarzından hoşlanmamıştı. Kendisi çok üstünmüş gibi yukarıdan bakarak konuşuyordu. Goblin kendisini de hiç baştaymış gibi hissetmiyordu. 'Belki ayrılırsam daha rahat hareket edebilirim' dedi kendi kendine. Amelie'ye bakarak " Güzel fikir! " dedi ama kadın onun daha fazla konuşmasına izin vermeden " Harika! Öyleyse pazar benim " diyerek pazar alanına doğru yürümeye başladı. Girt ise az önce ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Kadının kendisiyle dalga geçtiğini anlayan Girt arkasından bağırarak " Benden daha fazla insan bulamazsın! " dedi. Amelie yürümeye devam ederken " Yarışma teklifini kabul ediyorum " dedi her zamanki rahat ses tonuyla. Tabi bu Girt'ün daha da sinirlenmesine sebep olmuştu.

  Girt bulduğu ilk kapıya elini yumruk yaparak vurdu. Elleri küçük olduğundan ses çıkması için daha güçlü vurması gerekiyordu. İlk gönüllüsünü yanına alacaktı. Ondan sonraki kapıya giderken yanına alacağı gönüllü de yanında insan görünce kendisine katılacaktı. Kendini bilmiş kadını yenecekti ve Borkul kendisine iyi iş başardığını söyleyecekti. Kapıyı açan yaşlı bir adamdı. " Ne var! " diye seslendi. Yaşlı adamın pijamaları hala üzerindeydi. Kalın kaşları kıstığı gözlerini neredeyse kapatıyordu. Bıyıkları ise ağzını kapatarak görünebilecek tek ifadenin sinirli olduğu bir yüz şekli oluşturuyordu. Adam göz hizasında kısa bir süre baktıktan sonra yavaşça yere doğru baktı. Girt gülümseyerek mutlu bir şekilde " Efendi insan! Kutsal yolculuk için seçildiniz. " dedi. Yaşlı adam bıyığının altından anlaşılmayan küfürler ederek kapıyı goblinin yüzüne kapattı. Girt şaşkın bir şekilde bir süre için bakakaldı. Nasıl olurda işe yaramamıştı ? Odyun insanları hep benzer kelimelerle harekete geçiriyordu. Girt kapıya bir kere daha vurdu. Yaklaşan ayak seslerini duyuyordu. Girt yine mutlu bir şekilde " Beni yanlış anladınız galiba. KUTSAL bir yolculuk için- " yaşlı adam kapıyı açar açmaz elinde buğday telinden yapılmış süpürge ile goblinin kafasına vurmaya başladı. Girt kendini açıklamaya çalışırken adam " Git! Git, pis goblin " diyordu. Sokağın ortasına kadar kovalanan Girt " Tamam! tamam gidiyorum " dediğinde adam gobline bir süre bakarak uzaklaşmasını izledi. Ardından arkasını geri dönerek hiç bir şey yokmuş gibi kapısının önünü silmeye başladı. Girt'ün kendine olan inancı canından daha ağır yaralanmıştı.

 Girt girdiği ikinci ve üçüncü evden de benzer tepkiler almıştı. İkinci evde bir kadın vardı ve gobline evi temizletmeye çalışmıştı. Girt tabi ki buna gururunu yediremezdi. Ama Borkul için kadının evini temizledi ama kadın söz verdiği gibi karavana katılmak yerine bir kaç gümüş verip evden kovmuştu. Üçüncü ise kucağındaki bebeği vermeyi teklif etti. Girt bebek silah tutabiliyor mu diye sorduğunda kadın goblinin parası varsa tutar dedi. Tabi Girt bu sefer ona kanmadı. Bu şekilde şehrin yarısını kapıdan kapıya gezerek, ve temizleyerek, yetmiş gümüş kazandı. Sonra onu da kaybederek kırk gümüşü kaldı.

EjderKral : Ölülerin Sandığı(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin