17 ♤ Reha Akman 2 ♤

1K 78 45
                                    



Ben geldimmm :)

Bu sıralar bölümleri Billie Eilish şarkıları dinliyerek yazıyorum. Size de tavsiye etmek istedim..

Keyifli okumalar ♡




🌊🌊🌊









Bakışlarım iznim olmadan dolanmaması gereken yerleri teyit ederek adeta harladığım ateşin önüne su serpiştiriyordu. Aklımda oluşturduğum intikam sahnelerinin perdeleri bir anda kalkmış oyunu bitirmiş gibi, sakin ve sessizdi zihnimdeki düşünceler. Ben Reha Akman karşımdaki koltukta kıvrılan o narin bedenin sahibine neden aynı nefretle bakamıyordum. Ona zarar vermek için tutkuyla dolup taşan her hücrem, neden kendini geri çekmiş pes etmiş gibi hissettiriyordu bana?. İtiraf etmesi zor olsa da suçsuz olduğu kanaatına varmam onun öyle bir vaziyette zindan köşesinde görmem asıl sebepti. Asıl köklü nefretim o şerefsiz p*ç kurusunaydı, ama onunla akraba olması, üstelik anne babamın, o kolyeyi korumak adına kurban verdiği canlar sebebindendi. Gözümün önü siyah perdelerle kapanmış, dumanı tüm zihnimi bulandırarak tek duyguyu aşılamıştı tüm iliklerime. İntikam filine ulaşan minik bir kıvılcım ile harlanmış ateşi beni dahil tüm çevremi yakarak o günden insanların benden çekinmesini sağlıyordu. Zorba ve ya kötü bir adam değildim, yanımda olmasını istediğim tüm insanlar bile nasıl bir insan olduğumu elbet biliyordu. Ama saymayı unuttuğum yıllar öncesinde, oluk oluk toprak üzerine akan ceset yığınları dahil, küçük kız kardeşimin ağlayarak bana sarılması anne baba diyerek attığı çığlıkları, ne kulaklarımdan ne de gözlerim önünden bir türlü silinmiyordu. O adamla aynı evrende aynı havayı solumak yeterince işkence gibi geliyordu zaten. Sırf o tahta çabucak çıkmak için annesinin yardımıyla sarayın sağ kolları ve iyi geçinen bir çok aileleri ortadan kaldırarak halkını korkutmuş, sadece kendini garantiye almak içindi yaptığı şerefsizlikler. Şimdiki güne kadar nasıl sabr ettim diyecekseniz eğer, sırf kardeşim ve arkadaşlarımın hayatı uğruna o o**psu evladını görmezden gelerek susuyorum. Çünkü her sokak köşelerinde korkuyla gezerek dolanan bir tabak yemek için canlarını hiçe sayan, çocuklarını korumaya çalışan, bunca şerefsizliklere rağmen sessizliğe gömülen bir halk vardı ortada. Ki ne kadar onları bir araya toplamaya çalışsam bile kabul etmemiş hatta teklifim üzere beni gördükleri yerde yollarını değiştirir olmuşlardı. Bu yüzdendi yıllarca içimde büyüyen zehirli sarmaşıklar, o sarmaşıklar ki ister aklım, ister kalbim onun kölesine çevrilmiş gibiydi. Bu yüzdende bu kıza yapmadığımı bırakmamış bir nevi ondan çıkarmak istemiştim tüm nefretimi. Ama o itin diğerlerine yaptığı gibi ona yaptıkları gözümün önüne geldikçe, o şerefsizin derisinin soyarak aç köpeklere yem etme fikri dolanıp duruyordu zihnimin en baş köşesinde.




Eftalya vicdan meseleme dönmüştü benim için. Hele ki ellerim arasındaki küçük mektupta yazılanlar sonrası, ortada dönen tilkilerin çıkardığı seslerle dolup taşarken. Eğer ki bu yazılanlar doğruysa işte o zaman dönecekti devran. Belki bu not olmasaydı, kızı Aykut’un yanına gönderecek yanında güvenli şekilde kalmasını sağlayacaktım. Ama bu işin peşine düşüp gerçeği öğrenmem o iti evire çevire döverek tahtından indirmek, yapılanların cezasını misliyle çıkarmak için yanıp tutuşuyordum. Sırf bunun için bu kızı yalnız bırakmayacaktım, belki bunu yaparsam ister zihnime musallat olan cesetler olsun, ister Eftalya da bıraktığım kırgınları onarmak susmayan vicdanımı rahatlata bilirdi en azından.


Koltukta iyice küçülen zayıf vücudu ilk halinden fazlasıyla düşmüş, aldığı darbeler ise iyice belini bükmüş gibiydi. Hep düşünceli şekilde etrafta dolanması, annesini sorgulamaması sebebindendi. Hayat kimseye rahat yüzü göstermezdi, her insan kendi hikayesinin baş kahramanıyken bile her acıyı dibine kadar yaşamadan ölemiyordu.


Eftalya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin