180519
310121
Park Jimin'e göre hayatı berbattı. Ve annesini kaybetmesi ile hayata tutunması için bir sebep kalmamıştı.
Şans eseri geldikleri kasabada hayatları bütünüyle değişti.
Jeon için ise hayat motorlar, kadınlar ve içkiden ibaretti. Tabi bu J...
Duyuru yapmaktan nefret ediyorum ama haberiniz beni takip etmiyorsanız olamayacağı için şimdi buraya bırakıyorum diyeceklerimi.
Death Angel, Curse of the Poseidon, Full of Life adlı 3 ficim daha var. Bakabilirsiniz bence.
❤
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Doğum günü
"Bu göründüğü kadar kolay değilmiş. Jungkook'u atlatmak için ne kadar uğraştım senin haberin var mı?"
"Taehyung söylenmeyi bırak ve şu parçaları yerleştir lütfen. Hem Jungkook için sipariş ettiğimiz motor geldi mi?"
Elimdeki koliyi ayak altında kalmayacak bir yere bırakıp, parçalar ile uğraşan Taehyung'a döndüm. Bir daha herhangi bir sürpriz yapmak istediğimde kesinlikle en son yardım isteyeceğim kişi olacaktı. İki gün boyunca sızlanmış ve adam akıllı bir yardımda bulunamamıştı. Pekala acımasız olmak istemiyordum fakat iki gün cehennem azabı gibi geçmişti benim için.
"Geldi birazdan buraya teslim edeceklermiş, sen Jin hyunga haber verdin mi?"
"Evet pastayı o ve Dae pastayı yapacaklar, akşam herkes burada olacak."
Dae Jin hyungun evlatlık edindiği kızıydı. Geleli iki gün olmasına rağmen bize oldukça alışmış ve uyum sağlamıştı. Son zamanların en iyi anlaşan ikilisi olmuştuk.
"Tanrım bir an önce Dae'yi ısırmak istiyorum, özlediğim miniğimi." Taehyung abartılı bir şekilde elindekileri atarak kendisini deri koltuğa attı. İki gündür Jungkook için ayarladığımız yeri düzenleyerek bir tamirhaneye çevirmek istiyorduk. İşin büyük bir çoğunluğu bitmişti ve şimdi elimizde tam Jungkook'a göre karanlık bir yer vardı. Her şeyi bilerek siyah tercih etmiştik çünkü Jungkook tuhaf bir şekilde siyah dışında bir renk kullanmıyordu. Belki gri?
"Jin hyungdan dayak yemek istiyorsan ısır tabi Tae."
"Hepiniz çok sıkıcısınız." Diyerek eline aldığı eski tekerleği duvarda boş bulduğu yere asmıştı. Tek eksiğimiz Jungkook için satın aldığımız motordu. Elbette motorlardan uzak durmasını istemiyordum çünkü enteresan bir şekilde ben de motorlara karşı bir ilgi duyuyordum. Yarışlara katılmadığı sürece bunu sorun etmeyecektim.
Sabahtan beri tek yaptığı kolileri taşımak olan arkadaşım sızlanarak "Süslemeler de hazır Chim artık beni rahat bırakacak mısın?" demişti.
"Taehyung bir dramanın içinde değiliz, lütfen abartma."
Telefonu çaldığı için bana cevap verememiş ve stüdyonun dışına adımlayarak muhtemelen gelen motoru almaya gitmişti. Jungkook'u bu iki gün içerisinde atlatmak çok zor olmuştu. Neyse ki imdadımıza Yoongi hyung yetişmişti ve Hoseok ile pratik yapacağımı söyleyerek beni ondan uzaklaştırmıştı. Bu iki gün içerisinde bir pot kırmamak için evimize de gitmemiştim. Beni az gördüğü için mızmızlanan sevgilim büyük ihtimal akşam başıma bela olacaktı.
