열둘

7K 570 252
                                    

12

Yaralı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaralı

Yoongi

Dış kapının kapanma sesini duyduğumda Jimin'in gittiğini anlamıştım. Her zaman sorunlarından kurtulup birazda olsa rahatlamak için deniz kenarına gider ve uzun bir süre gelmezdi.

Tepkim asla ona değildi. Onun üzülmemesi için elimden geleni yapmaya çalışıyordum ama yinede bir şekilde kırılan hep o oluyordu. Kendimden nefret ediyordum. Sinirle yattığım yataktan kalkıp odamın kapısını kapatarak evden ayrıldım. Yalnız kalıp içmem gerekiyordu. Ve ne yapabileceğimi de gözden geçirmeliydim.

Marketten aldığım iki bira ile rıhtıma gelmiştim. Hemen yan tarafı kumsaldı. Yavaş adımlarla ilerlerken karşıma çıkan bedenle duraksadım.

"Yolunu mu kaybettin kedicik?"

Adamı es geçip yürümeye devam ediyordum fakat arkamdaki adım sesleri bitmiyordu. Kolumdan tutulup döndürüldüğümde panik olmuştum. Yumruğumu sıkıp suratına geçirecekken karşımdaki kişinin o adam değilde kızıl kafa olduğunu fark ettim.

"Bu saatte buralar tekin olmaz. Hangi akla hizmet rıhtıma geliyorsun! Ne işin var senin burada?"

Kolumu ondan kurtarmaya çalışarak "Bırak beni." demiştim. Ama kızıl o kadar inatçıydı ki tutuşunu daha çok sıkılaştırmıştı.

"Yalnız kalmaya ihtiyacım var!" diyerek zorda olsa ondan kurtulup kumsala oturdum. Ay denizin üstünde müthiş bir görüntü oluşturuyorken biramı açmış yudumluyordum.

Yanıma oturan bedene bakma gereği duymamıştım çünkü kızıl saçları ay ışığında kendini oldukça belli ediyordu.

"Neden yalnız kalmak istediğini anlatmak ister misin, bebeğim?"

Kullandığı kelimeye o kadar çok alışmıştım ki artık garipsemiyordum. Gülerek ona döndüm.

"Peki sen neden beni yalnız bırakmıyorsun, güzelim?"

Kullandığım ifade ile yüzünde kare bir gülümseme oluşmuştu.
"Benden hoşlandığını biliyordum! Artık bir kediciğe sahibim." diyerek kollarını bana saracaktı ki karnına dirseğimi geçirdim.

"Lan sen manyak mısın? Bana seni seçerek mi yolladılar oğlum? Bir düş yakamdan! Kedicikmiş! Bana kendini öldürtmeden defol git şuradan."

Ben başıma bela almayayım derken bütün belalar beni buluyordu. Kızılın yanından kalkıp gidecekken rıhtımda iki el silah sesi duyulmuştu. Kalakalmıştım. Sesler yükselmeye başladığında kızıl aceleyle ayağa kalkıp bileğimi tutarak beni sürüklemeye başlamıştı.

"Nereye gidiyoruz?"

Sahilden uzaklaşıp yola çıktığımızda ileride parlayan motoru fark etmiştim.

Believer,  jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin