7
İlk Sevişme
İki adımda yanıma yaklaşıp arkamdan kollarını belime sardı. Tamamen beklemediğim hamlesi karşısında buz kesilmiştim. Ne tepki vereceğim hakkında bir fikrim yoktu. Kalbim ve beynimin fikirlerini ölçmeye çalışırken kendimi Jeon Jungkook'a yaslanırken bulmuştum.
"Seni burada görmek benim için büyük bir sürprizdi güzelim. Doğruyu söylemek gerekirse burada olmazsın sanıyordum."
Burnu saçlarıma sürterken dilimden kelimeler dökülmüyordu. Bir yandan hoşuma giderken diğer yandan gözümün önünde o kızla öpüşmesi beliriyordu.
Dirseklerimle karnına vururup aramızda birkaç adımlık mesafe açılmasını sağladım. "Ne yaptığını sanıyorsun?"
"Ah demek zoru oynayacaksın." Yüzündeki aptal sırıtış ile ellerini tezgaha koyarak beni sıkıştırdı.
Kırmızı alarm!
Kesinlikle nefesi yüzümü yalayıp geçerken ciddi düşünemiyordum. Kapıdan yanlışlıkla birinin girip bizi bu şekilde görmesi ise hiç iyi olmazdı. Eh doğruyu söylemek gerekirse Jeon'un kaybedecek hiçbir şeyi yoktu. Benimkileri anlatmak için ise büyük bir liste yapmam gerekirdi.
"Lütfen..." Kısık sesimi duyabilmesi için tanrıya dualar ediyordum. Hissettiğim duygular gecenin sonunun yatakta biteceği alarmını verirken, işin içinden sıyrılmamın imkansız olduğu kafama dank etmişti.
"Lütfen ne? Beni öp Jeon, ya da beni şu kabine sokup sik Jeon mu diyeceksin? Hangisi güzelim, şahsen ben sonuncuyu tercih ederim. Ama yok ben ilkini istiyorum diyorsan ondan başlayıp sonuncuya geçebiliriz."
Söyledikleri midemin daha çok kasılmasına sebep oluyordu. Arsızca konuşması ise kesinlikle daha fazla tahrik olmama sebep oluyordu.
Nasıl bu kadar umursamaz oluyordu? Ve ben ne zaman bu adama bu kadar düşmüştüm. Bir an evvel ondan uzaklaşmalıydım. Ellerimle kollarına tutunduğumda yaptığım hareketi yanlış anlamış olacak ki, fark edemediğim bir zaman diliminde dudakları dudaklarıma yapışmıştı.
Dudakları cenneti bulmuşum hissi yaratırken, aynı zamanda kusma isteğimi arttırıyordu. Az önce benim dudaklarımın olduğu yerde başka bir kızın dudaklarının olması kendimi geri çekme isteğimi körüklüyordu.
Bu adama sadece ben sahip olmak istiyordum.
İmkansızı istiyordum. Her şeyi siktir edip öpüşmeye devam ettim. Bu gece özgürlüğümü dibine kadar yaşayacak ve kimseyi umursamayacaktım. Daha sonrasında ise suçu sarhoş olmama atacaktım.
Nihayetinde ben bakir bir oğlandım ve hissettiğim duygular öyle kalmamı zorlaştırıyordu.
Dili dilime dolandığında ne kadar harika hissettirdiğini düşünüp kollarımı boynuna sardım. Hareketim ile kendine cesareti gelmiş, beni belimden tuttuğu gibi tezgaha oturtmuştu. Pantolonumun üzerinden kasıklarıma baskı yapan erkekliğini hissetmek daha fazlasını istememe sebep oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Believer, jikook
Fanfic180519 310121 Park Jimin'e göre hayatı berbattı. Ve annesini kaybetmesi ile hayata tutunması için bir sebep kalmamıştı. Şans eseri geldikleri kasabada hayatları bütünüyle değişti. Jeon için ise hayat motorlar, kadınlar ve içkiden ibaretti. Tabi bu J...