Keyifli Okumalar 🏀
."CEDİİİ!"
Duyduğum sesle koşarak dışarıya çıktım. Daha öz önce yolcu etmiştim Derin'i. Ama nedense gitmemişti, bayağı sinirli ve endişeli gözüküyordu.
"Ne oldu? Sen gitmemiş miydin?" dedim telaşla.
"E-elisabeth," dedi titrek bir sesle.
"Elisabeth kim?"
Motosikletini gösterip sarıldı ona. "Elisabeth'e bir şey olmuş, çalışmıyor."
Kırmızı ön spiperliğini öptü. "Aşkııım ne oldu sana? Daha yeni kavuşmuştuk." dedi sahte ağlamaklı bir sesle.
Aşkım mı? Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. "Dur bir bakayım."
Motosikletlerden zerre anlamazdım, neresine bakacaksam? Ama ben biliyorum kimin yaptığını, Furki yaptı.
Güya motorsikleti bozdu, Derin bende kalacak şimdi öyle mi? Taksi diye bir şey yok zaten. Ya da benim arabam da yok. Aynen bu gece Derin bende kalacak çok romantik bir gece geçireceğiz, evet Furkicim çok iyi düşünmüşsün. Tıpkı dizilerde ki gibi. Salak Furkicim benim.
"Anlayamadım bende. Gelirken bir sıkıntı var mıydı?"
Sinirle saçlarını geriye attı. "Off, yoktu. Bakımdan geleli bir buçuk ay oldu zaten. Çıldıracağım şimdi!"
"Tamam sakin ol, ben bırakırım. Sabah da tamirci falan çağırırız. Geç oldu şimdi uğraşmayalım."
Başını salladı. Beraber arabaya bindik. Çalıştırdığımda benzin ibresine takıldı gözüm. Deposu boşalmıştı. Daha sabah doldurmuştum. Ulan Furki! Bunu tek başına yapmış olamaz, kesin Keni de işin içine dahil olmuştur. Göstereceğim ben size.
"Ne oldu? Sakın bana sorun var deme."
Sıkıntıyla ofladım. "Benzinim bitmiş."
"Harika!" dedi sinirle. "Allah'ım sen bana sabır ver! Ne klişe bir sahnedir bu ya?!"
Gerçekten ama, başka çözüm mü bulamadılar yani. Küçük bir kahkaha attım sinirle. "Aşırı klişe hem de."
Güldüğümü görünce gözlerini devirdi. Ama sonradan ona da komik gelince benimle beraber güldü.
"Taksi çağıralım. Gelene kadar içeri de otururuz."
"Başka yapabileceğimiz bir şey yok."
Arabadan inip tekrar içeri geçtik. O oturma odasına geçtiğinde ben taksi durağını arayıp bir taksi çağırdım.
"Sıkıldım ve acıktım." dedi yanıma gelerek.
Telefonu cebime koyarken sırıttım. "Bende acıktım. Hadi bize yemek yap."
"Ben mi?" Kaşlarını çattı. "Ben senin misafirinim. Senin bana yapman lazım."
Keyifle güldüm. "Merak etme dolapta var. Yeriz şimdi. Masayı hazırlamama da yardım edersin değil mi?"
"Ederim."
Beraber yemekleri ve masayı hazırladık. Yemekden bir kaşık aldığında bana baktı. "Imm, hiç fena değil."
Havalı bir edayla cevap verdim. "Eh biz de yapıyoruz bir şeyler işte. Sen nasılsın mutfakta?"
Evlenince aç kalıp kalmayacağımı şimdiden öğrenmem lazım değil mi?
"Mutfağı severim ama çok girmem. Daha çok pasta börek tarzı şeyler yapmayı seviyorum."
Börek kelimesinin geçmesiyle gözlerim ışıladı ve yutkunmama neden oldu. Börekten bahsediyor ya, BÖREK. Gülmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WRONG NUMBER | CEDİ OSMAN
Fanfiction"Hiçbir ressam çizemez, gülüşündeki o cenneti." ••• "Nasıl yaptı bunu bilmiyorum ama, sanki onsuz yaşayamazmışım gibi hissediyorum Caner. Ve o buna inanmak istemiyor bile." ••• "O gün bana nasıl sarıldığını hatırlıyorum... Kalbini bütün yaralarımı s...