Keyifli Okumalar 🏀
.~ DERİN ~
Onu görünce istemsizce sinir damarlarım gerilmişti. Yumruğumu sıktım. Ayla tek bir kelime bile etmeyip öylece kapının önünde ona bakıyordu. Kim bilir içinde ne fırtınalar kopuyordu.
İlk başta sakin kalmaya çalışarak sessizliği bozdum. "Geç içeri."
Ayla'ya baktı ilk önce. Sessizce geri çekilip geçmesine izin verdi. İçeri girip kapıyı kapattığım da Ayla'yı biraz kenara itip Kerimi yakasından tuttuğum gibi kapıya yapıştırdım.
"BİR AY GİDECEĞİM DEDİN, ÜÇ AY GELMEDİN!"
"Derin dur!" Durmayacağım Ayla.
"SANA ONLARA SAHİP ÇIKMASINI BİL DEMİŞTİM! TAMAM DEDİN, YİNE ÇIKMADIN! KAÇTIN GİTTİN!
AKILLANMAYACAK MISIN LAN SEN?! YETMEDİ Mİ YEDİĞİN DAYAK?!"Ben ona bağırıp yakasını çekiştirirken onun karşılık vermeden öylece durması daha da çok sinirimi bozuyordu. Elimi kaldırıp vuracağım sırada bileğimden tutarak durdurdu.
"Derin yeter!" ağlamaklı sesiyle güçsüzce bağırdı Ayla.
Aslında durmazdım, Ayla'nın üzülmesine kıyamadığımdan frenledim kendimi.
"Ayla ile yalnız konuşmak istiyorum. Eğer rahat duracaksan sende dinle. Rahat duracaksan."
Sinirle soluyup bir adım geri çekildim ve Ayla'ya baktım. Onu onaylayıp başını salladı. Salona geçip fevri bir tavırla koltuğa oturdum.
Kusura bakmayın ama bu adamın karşısında sakin kalmak benim için gerçekten çok zor.
Onlar da içeri geçip oturdular. Ayla Kerim'e bakmıyordu. Tüm evi analiz ediyordu ama ona bakmıyordu. Bakarsa ağlardı çünkü, biliyorum.
Derin bir nefes verip konuşmaya başladı Kerim. "Evet haklısınız, bir ay yurt dışına gidip geleceğimi söylemiştim Ayla'ya. Gelemedim. Sebeplerim vardı."
Sebebinin içine tüküreyim senin. Neyse.
"Yurt dışında yapılacak işlerim vardı. Bu yüzden gitmiştim. Zaten ailemde orada biliyorsun. Hem kafamı toparlarım, aileme olanları anlatıp manevi destek alırım diye de düşündüm. Öyle olmadı. Kardeşim hastaydı Ayla. Çok hastaydı. Bırakamadım onu."
"Güzel palavra. Kaç kere pravo yaptın? Hayır bayağı gerçekçi oynuyorsun da, ondan sordum."
Ne yapayım elim dursa çenem durmuyordu.
"Gerçekten de hastaydı Derin. Biliyorum." Ayla konuşmuştu.
Kerim'e döndü. Kerim dudağını ısırıp yüzünü sıvazladı. Ağlamamak için kendini kasıyordu.
"Geçmiş olsun. Durumu çok mu ağırdı?"
"Kurtaramadılar. Olmadı. Öylece ölmesini izledik."
Kızarıp kendini tutamadığında eliyle yüzünü kapattı.
Gözlerimi kırpıştırdım. "Başın sağolsun."
Bir sevdiğini kaybetmek... Bu elbette kötü bir şeydi. Ölümü izlemek, daha da beterdi.
Zaten beni hayatımı en başından beri zehir eden şeydi bu ya. Ben daha da fecisini küçük yaşımda yaşamıştım. Şu an onu çok iyi anlayabiliyordum.
Kendini toparladığında doğruldu ve bana baktı. "Ayla ile yalnız konuşmak istiyorum." Başımı salladım.
"Odama geçelim." dedi Ayla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WRONG NUMBER | CEDİ OSMAN
Fanfiction"Hiçbir ressam çizemez, gülüşündeki o cenneti." ••• "Nasıl yaptı bunu bilmiyorum ama, sanki onsuz yaşayamazmışım gibi hissediyorum Caner. Ve o buna inanmak istemiyor bile." ••• "O gün bana nasıl sarıldığını hatırlıyorum... Kalbini bütün yaralarımı s...