Düzenlendi ✅
Aşağı kata inmiştik. Cidden evleri büyüktü. Benim evim gibi. Tek fark burada daha çok kişinin olmasıydı. Mutfağa indiğimizde yemekler masada duruyordu. Taehyung da bizimle aşağı inmişti ve Jin ona "Git de diğerkileri çağır. Hadi çok açım" dediği için yanımızdan bir süreliğine ayrıldı.
"Evet son bir şeyimiz eksik" dedi sonra bana dönerek "Şu çubukları herkesin önüne koyabilir misin? Benim şunu halletmem gerek." Diyerek önündeki yemeği gösterdi. O sırada masaya herkes oturmaya başlamıştı. Bende hemen Jin'i onaylayıp çubukları aldım ve herkesin önüne koymaya başladım.
"İsmin ne?" Diye bir soru yöneltti ilk defa gördüğüm biri. "Ben mi?" Yok dedem. Aptal kız.Hemen toparlamaya çalıştım. "Ben...yani hangi ismimi söylemeliyim bilmiyorum açıkcası. Bir çok ülkede bulunduğum için sürekli o ülkeye göre isim değiştiriyorum. Çünkü telafuzu zor oluyor falan." Dedim. O ise bana koca bir gülümseme sunmuştu. Bir şey diyebilir miyim? Gülüşü çok güzel.
"Ben Jung Hoseok koreliyim. Hepimiz koreliyiz bu yüzden korece ismini söyleyebilirsin." Başımı sallarken önüne çubukları koydum. "Lee Song Yun. Memnun oldum." Diyerek bende ona gülümsedim. Gerçekten içten gülümsüyordu.
Elimde kalan son çubuğu da birinin önüne koyacağım an bir şey fark ettim. Bu çocuğun da yüzünü yeni görüyordum. Evet ama ellerindeki yüzükler bana bugünkü market olayını hatırlatmıştı ve sanırım bana pislik yapan çocuğu bulmuştum.
"Sen!" Diyerek hızla işaret parmağımı ona doğru tuttum. "Beni hatırlamıyor musun?" Dedim ama o bana umursamaz bir tavırla cevap verdi. "Hatırlamam mı gerek?" Onun yüzünden başıma neler gelmişti ve ben yine onun yanına gelmiştim. Cidden ama!
"Yoongi hyung onu tanıyor musun?" Dedi arkamdan Jungkook ama Yoongi midir nedir istifini bozmayıp da ona cevap bile vermemişti. Benden terbiyesizleri de varmış demek. "Senin yüzünden bugün neler yaşadım farkında mısın? Aa tabi farkında değilsindir. O bisküvi yüzünden saatlerce kayıp bir şekilde bilmediğim sokaklarda dolaştım." Dedim ama beni dinliyor gibi durmuyordu.
"Bisküvi mi?" Arkamdan Jungkook'un sesini bir kez daha duymuştum ama bunu boşverip elimi Yoongi denen herifin önünde sallamaya başladım. "Beni dinliyor musun?" Dedim. O ise iki elini masaya koyup destek alarak ayağa kalktı. "Neyden bahsetiyorsun bilmiyorum. Çık git başımdan." Diyerek beni eliyle yana itip yukarı çıktı.
"Yoongiiii!! bütün gün uyudun zaten buraya gel de yemeğini yeeee" diye bağırmıştı Jin ama Yoongi'nin umursadığını düşünmüyorum. Bütün gün uyudu mu? Ciddi misin? O bisküvi olayının sahibinin o olduğunu düşünüyorum. Ellerinde yüzük vardı tamam mı?
Evet bir yüzük görmemle onu tanımıştım. Ne var yani bunda?
Helloooouuuuwww
Yeni bölümle geldiiim.
Kısa oldu sanki ama diğer bölümler bu bölümden daha uzun.
En kısa zamanda yeni bölümler sizlerleee oluuucakkk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STILL WİTH YOU /JK
FanfictionHala seninle kalabilme şansını bana verebilir misin? /BİTTİ/ DÜZENLENİYOR... (30.04.2021) /21.07.2020/