Düzenlendi ✅
(Öncelikle bu kitabı okumaya nasıl başladığınızı merak ediyorum. Yazarsanız sevinirim. İyi okumalar)
Of of ne yürüttüler beni be.
Anladık yabancı tarihi yerleri geziyoruz ama bu kadar yürümek niye? Yani bir de sırtımızda çanta.Benim kilom kadar zaten.
Hayır bir de anlamadığım şey yabancı tarihi yerleri gezince Almancamın neresi gelişiyor? Başka bir tarihi bölgeye doğru ilerlediklerinde peşlerinden gitmeye başladım.
Sanırım bu hiç bitmeyecek.
Ben çevirmenim. Kendi dil merakım ve ailem sayesinde birçok dil biliyorum. Korece, İngilizce, Türkçe, Japonca, Çince, Tayca burası uzar. Korece ve Türkçe ana dilim diyebiliriz.Ama ilk öğrendiğim dil Koreceydi. Türkçe sonradan annem tarafından öğrendim.Babam koreli annem de yarı koreli yarı türk. Bu arada bahsetmek isterim övünmek için değil yanlış anlaşılmayı asla istemem ama zenginiz. Yani bu da böyle söylenmez şimdi ama yani
Neyse başka bir konuya geçelim.
Ve tabiki dil kamplarına bayılırım.Şimdi de Almanca dil kampındayım ama hayatımda bu kadar berbat bir kamp görmedim. Almanyada tarihi yerleri gezmek dışında hiçbir şey yaptığımız yok. Bu arada Almancam çok kötüdür. En öğrenmek istemediğim ve en nefret ettiğim dildir.
Biraz mola vermek için kenara çekildiklerinde telefonumu elime aldım ve biraz oyalandım. Telefondan başımı kaldırdığımda bir market gördüm ve acele ederek yiyecek bir şeyler almak için oraya girdim. Sınıfımı kaybetmek şu an hayatımda isteyeceğim en son şeydi.
Gözüme tanıdık bir bisküvi çarptığında kalan son paketi almak için uzandım. Bir el daha benim gibi uzanmıştı. İkimizde bisküviyi sıkıca kavramış birbirimizin suratına bile bakmadan çekiştirmeye başlamıştık. Elinde bir sürü yüzük olan adam paketi çekiştirmeye devam ediyordu.
E konuşamıyordum tabi. Almancam merhaba nasılsınızdan ibaret. İkimizde Çekiştirmeye devam ederken paket birden patladı ve bütün bisküviler etrafa dağıldı.
Ne müthiş ama.
E sonra noldu? Adamın Almanca perfect. Market sahibine bir saydırıyor ama. Benim ise tek yaptığım şey beni şikayet ettiğini düşündüğüm adamın söylediği sözlerin benim hakkımda küfür olmaması için dua etmekti. Çünkü sinirime hakim olamayıp yürümeyi bilmeyen ben uçmayı öğrenebilirdi.
Adam söylenmesini bitirdikten sonra yandan bir gülüş atıp marketten ayrıldı. Market sahibi ise bana "money money" diyor. Ona bisküvinin fiyatından daha fazla bir para verip adamı süzdüm ve marketten ayrıldım.
Almanca bilmiyor olabilirim evet. Sen bununla hava attın.E yani benim de bir şeyimle hava atmam gerekirdi dimi.
Üff ne saçmalıyorum ben.
Tek yiyebileceğimi düşündüğüm şeyde elimden böyle kayıp gitmişti işte. Çantamı sırtımda hoplatarak düzelttim.Mola verdiğimiz yere geri döndüğümde ise korktuğum başıma gelmişti işte.
Sınıfım bensiz yollarına devam etmiş ve ben şuan nerede olduğum hakkında en ufak bir bilgiye sahip değilim.
İyi tarafından bakarsak etrafımda yoğun trafikli caddeler var. Yoksa bu kötü tarafı mıydı?
Telefonumu elime aldım ve yol tarifi için Siri'yi kullandım. Pardon yanlış oldu kullanamadım. İnternetim bitmiş. Yani bütün aksilikler beni buluyor derken bir de telefonumun şarjı 20. Hadi bir daha bomba patlatayım. Yanımdaki powerbankleri çoktan kullanmıştım yani elektirik SIFIR.
İşte tam anlamıyla KAYBOLMUŞTUM.
Selaaaaaaam
Bu yazdığım kitap şu ana kadar yazdığım kitaplardan en iyisi olarak görüyorum nedense
Evet Melody kitabımla yarışabilecek derecede bir kitap
Şu ana kadar 15 bölüm yazdım ve 15 bölümün 15'i de muazzam. Kendim yazdım diye söylemiyorum ama bu kitabı başkası yazsa ve ben okusam severdim. Umarım sizde seversiniz.
Lütfen yıldızı parlatmayı unutmayın.
Yorumlarınız benim için çok önemli. Saçmalasanız da sıkıntı yok. Kitap ahkkında ne düşündüğünüzü merak ediyorum. O yüzden lütfen bol bol yorum yapın.
Jungkookshii09 hizmetinizdedir
Dı dı dı dınn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STILL WİTH YOU /JK
FanfictionHala seninle kalabilme şansını bana verebilir misin? /BİTTİ/ DÜZENLENİYOR... (30.04.2021) /21.07.2020/