"KÜFÜR VE YETİŞKİN UNSUR İÇERİR!"
'KİTABIMDA KÜFÜR ETMEYİN!'
Nadide ŞAN.
Seyyid Ali YILMAZ.
Bir silah, bir kaza, bir ölüm, bir intikam ve tutkulu bir sevda...
***
Seyyid Ali,
"Birincisi sana dokunmayacağım ve asla benim kadınım olmayacaksın!" Bunu...
Yeni bölümden herkese selamlar, sevgiler. Şimdiden söyleyeyim hüzünlü bir bölümoldu benim için. Beğenmeniz dileği ile.
Bu bölüme 1000 oy ve 1000yorum gelir mi acaba? 😆 Bunlarınolması demek, bölümün daha hızlı gelmesi demek.
Bu bölüm sevgili okurum busrabozkurt__2002 'ye ithafendir. Hadi bakalım kuzumağırlaokurlarımızı. 💙
Satırlarda buluşmak dileği ile, keyifli okumalar...
NOT: Kitapta geçen kişi ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. 💫
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Başlamadan evvel herkes buraya bir papatya bırakabilir mi? 🌼
Recep Beyin dilinden dökülen isim, kuşku yoktu ki onu korkutmuştu. Amma velakin korkusu kendi için değil, sevdikleri içindi. Mahmut son derece sapkın ve tehlikeli biri idi.
Bekir Beyin ölümü de ondan sebep olmamış mıydı?!
Mahmut'un yaşına başına bakmadan arzu ettiği husus, Recep Beyin ona düşman kesilmesine vesile olmuştu. Mahmut kırk yaşında olmasına aldırmaksızın, onun biricik kızını istemişti. Yirmi üçünde olan körpe kızını, kırk yaşında olan kart bir adama veremezdi Recep Bey. İmanı kabul etmezdi.
'Hayır' dedikçe Mahmut giderek bilenmiş ve ısrarlarına devam etmişti. Öyle yada böyle Nadide'yi kadın eyleyecekti kendine. Karısı ölmüştü nasıl olsa. Neden Nadide'yi almasın ki?!
Recep Bey bu iğrençliğin duyulmaması için elinden geleni fazlasıyla yapmıştı. Amma velakin Mahmut sapkın duygularına gem vuramıyor ve isteği için her unsuru yapmaya devam ediyordu şüphesiz.
Hadisenin yaşandığı gün de, yeniden Recep Beyin nacar (marangoz) dükkanına gelmiş ve bu sefer iyi bir dille söylemişti isteğini. Lakin Recep Bey yine istediği yanıtı vermemişti ona. Yaptığı tüm tehditleri hiçe sayıyor ve umursamıyordu adam.
Amma Mahmut yine vazgeçmedi...
Siniri gözünü o kadar kör etmişti ki, Recep Beyin güvenliği için temin ettiği ruhsatlı silahını belinden aldığı gibi adama doğrultmuştu. İster zorla, ister güzellikle alacaktı Nadide'yi. Recep Bey olmasa daha kolay alırdı kızı. O vakit onu ortadan kaldırırdı.
