"KÜFÜR VE YETİŞKİN UNSUR İÇERİR!"
'KİTABIMDA KÜFÜR ETMEYİN!'
Nadide ŞAN.
Seyyid Ali YILMAZ.
Bir silah, bir kaza, bir ölüm, bir intikam ve tutkulu bir sevda...
***
Seyyid Ali,
"Birincisi sana dokunmayacağım ve asla benim kadınım olmayacaksın!" Bunu...
Yeni bölümden herkese selam olsun.🙌 Umuyorum ki, beğeneceğiniz bir bölüm olur.
Bu bölüme 1000 oy ve 1000 yorum gelir mi acaba? 😆 Bunların olması demek, bölümün daha hızlı gelmesi demek.
Bu bölüm sevgili okurum sectretangel 'e ithaf edilmiştir. Hadi bakalım canım ağırlaokurlarımızı. 💙
Satırlarda buluşmak dileği ile, keyifli okumalar. 🌼
NOT: Kitapta geçen kişi ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. 💫
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Başlamadan evvel herkes buraya bir papatya bırakabilir mi? 🌼
Cam kenarında öylece oturmuş, dışarıyı seyredalmıştı genç kadın. İki günlük sürede zorunlu olmadıkça ne konuşuyor, ne de bir eylem yapıyordu. Yüreği sevdiğinin yamacında iken, o bir şey yapamıyordu. İçinden gelmiyordu.
Nadide artık en nihayetinde Seyyid Ali'nin gönlüne girmiş olduğunun bilincine varmıştı.
Fazlaca düşünmüş ve inkar da etmişti amma velakin ne fayda...
Sevda ateşi düşmüştü gayrı körpe yüreğine...
Yoksa imkanı yoktu kendini sualsiz genç adama teslim etmezdi. Dokunuşlarından haz almaz ve tekrar tekrar olmasını istemezdi. Seyyid Ali yerde kanlar içinde yatarken, onun da canı çekiliyormuş gibi hissetmezdi.
İç çekerek dışarıyı seyrederken, babasının eve doğru geldiğini gördü. Yüzüne bir gülümseme yerleşti babasını görünce. Artık havaların soğumaya başlaması sebebi ile Recep Beyin uzun bir ceket giymiş olduğunu ve ellerinde torbaların da varlığını gördü.
Kalktı yerinden genç kız ve babasına kapıyı açmaya gitti. Recep Bey kapıyı çalmadan, derhal açan kızına sevgi ile baktı. Pek gayet farkında idi kızının mutsuz olduğunu ve o genç adamı merak eylediğini. Ancak katiyen bunu dile getirmiyordu.
"Hoş geldin babam." diye mırıldandı Nadide. Sesi de çökmüş gibi içine kaçmıştı genç kadının.
Recep Bey, "Hoş gördük çiçeğim!" dedi içeri geçerken. "Esmer Hanım nerdedir?" diye sordu hanımını göremeyince.
