Miras Mektubu #Wattys2014

15. Bölüm

Tam karşımdaki kız Ecrin miyidi, yoksa ona çok benzeyen bir kız mıydı? Ecrin olduğunu umduğum kıza Can 'İşte orada.' tarzında bir şey söyleyerek beni gösterdi. Ecrin olduğunu düşündüğüm kız bana döndüğünde kocaman olmuş gözlerle bana bakarak elindeki valizi yere bıraktı. Yavaş yavaş merdivenlerden inerek ona doğru ilerlemeye başladım. Kız bana koşarak geldi ve bana sarıldı. Bir an tereddüt etsem de bende ona sarıldım. Aldığım vanilya kokusuyla bu kızın Ecrin olduğuna artık emindim.

"Seni çok özledim Yağmur..." Ecrine daha sıkı sarılarak dolan gözlerimden bir damla gözyaşımı serbest bıraktım.

"Seni çok özledim Ecrin..." Duyduğumuz öksürük sesiyle birbirimizden ayrıldık. Can bana gülümseyerek:

"Yağmur hanım beni bu hanımefendiyle tanıştırmayacak mısınız?" dedi.

"Ecrin bu Can, Can bu Ecrin. Tanıştığınıza memnun oldunuz, kısa kesin." Can bana sinirli gözlerle bakarken Ecrin'in kolundan tutarak merdivenlere yönlendirdim.

Elimi kaldırarak korumalara valizi gösterdiğimde korumalardan birisi koşarak valizi almaya geldi. Ecrin'i tuttuğum kolundan tutarak merdivenlerden çıkarmaya başladım. Koridorda ilerledikten sonra odamın önüne geldiğimizde kapıyı açtım ve Ecrin'in içeriye girmesini bekledim. Ecrin içeriye girdikten sonra koruma valizi kapının önüne koyarak arabamın anahtarını bana uzattı. Arabanın anahtarını aldıktan sonra koruma aşağı inerken Ecrin'in valizini sürüyerek odama soktum ve kapının yanına koydum. Uyuşuk yatağımdan atlayıp kuyruğunu sallayarak bana doğru geliyordu. Yere eğildim ve onu kucağıma alıp sevmeye başladım. Ecrin'e döndüğümde odayı inceliyordu. Duvarda asılı olan resimlerimize doğru ilerlerken gözlerinin dolduğunu görebiliyordum. Bana döndü ve gülümseyerek resimleri gösterdi.

"Bunları hala sakladığını bilmiyordum." Başımı sallayarak gülümsedim.

"Hiç değişmemişsin Ecrin. Parlak sarı saçlar, açık kahverengi büyük gözler ve minik burnun." Ecrin bana döndü ve gülümseyerek Uyuşuk'u kucağımdan alıp yere koyduktan sonra bana sarıldı.

"Sende hiç değişmemişsin Yağmur. Açık mavi gözler, kahverengi dalgalı saçlar, asabi ve inatçı Yağmur." Ondan ayrılarak onu yatağıma çektim. Yatağıma oturarak yanıma birkaç kez vurdum. Ecrin zıplayarak yatağa oturdu. Açıkçası ben onu o kadar arayıp bulamamışken o nasıl beni bulmuştu merak ediyordum.

"Beni nasıl buldun Ecrin? Seni yıllarca aramama rağmen bulamadım." Ecrim bana gülümseyerek baktı.

"Sen gittikten sonra beni dul ve emekli polis bir bayan evlat edindi. Eşi bir sürü borç açarak onu terk etmiş. Seni ona o kadar çok anlatıyordum ki seni en az benim kadar tanıyordu. Geçen hafta onu kaybettim. Biliyor musun, beni bir süre izlemiş ve şirin olduğumu düşünerek beni evlat edinmiş. Onu çok sevmiştim. Geçen hafta vefat ettiğinde bana bir mektup bırakmış içinde senin adresin vardı. Bana seni bulmamı yazmış. Cenaze işlerini hallettikten sonra ilk  otobüsle Bursa'dan İstanbul'a geldim. Tüm gün evinin yerini bulmaya çalıştım. Sonunda evine vardığımda açıkçası şok oldum. Yıkık dökük bir ev beklemiyordum.  Kapının önündeki adamlara seni sorduğumda beni buraya yönlendirdiler. Taksi çağırıp buraya geldim. Sonrasını biliyorsun zaten. Peki sen ne yaptın?" 

"Sen uyurken pazartesi sabahı 4 gibi gelip beni uyandırdılar. Beni evlat edinmek isteyen biri olduğunu söylediler. Sana haber verecektim ama zamanımızın olmadığını söyleyip beni odadan apar topar çıkardılar. Tom amcaymış beni evlat edinen. Yabancı uyruklu ellilerinde bir adamdı Tom amca. İlk uçakla İzmir'den İstanbul'a geçtik. Seni çok aradım ama bulamadım. Yetimhaneye defalarca kez telefon açtım ama bu tarz bilgilerin saklı olduğunu söyleyerek telefonu kapadılar. " Ecrin anladım dercesine kafasını salladı.