Birkaç gündür kaçmasına rağmen birden kardeşinin karşısında belirmesi onu ürkütmüştü . Ama onunla konuşmakta istiyordu . Ve kendi gözlerinin aynısı olan gözler daha onu bulmamıştı .
Ama korkumuştu ve sırtındaki kaslar stresli olduğu zamanlarda olduğu gibi seğirmeye başlamıştı . Başını eğerek fark ettirmeden kaçmayı planlamıştı . Uygulamaya başladığı anda kardeşinin gözlerini kendini bulmuştu .
Şaşkınlık , heyecan ve korku ile gözlerini yere dikerken " Selam Reg ! " dedi .
Regulus'un yüzüne baksa çenesini sıktığını , ellerine baksa çantasının akışını tutan parmakların sıkmakla beyazladığını fark ederdi . Sirius ayağıyla önünde yarım ay çizmeye başladı . " N-nasılsın ? Evde işler nasıl gidiyor ? Duvarda yüzümü özledi- "
" Kapa çeneni Sirius . "
Sirius duyduğu cümle ile kafasını kaldırırken " Ne ? " dedi .
Regulus ile göz göze gelmek onu ürkütmüştü . Daha önce annesinin gözlerinde gördüğü nefret şimdi biricik kardeşine geçmişti . " Ne yapmaya çalışıyorsun ? Tüm bunlardan sonra bana bunu sormaya nasıl cürret edersin ? Ailene ihanet ettin ! "
Sirius nefes alamadı . Belki ilk hıçkırığın gelmesine birkaç saniye vardı . Kendisi tutmasa şuan ağlayabilirdi .
" Sonunda istediğini aldın . İğrenç ailenden sonunda kurtuldun değil mi ? Çok mutlu olmalısın ! Bizi bıraktığında ne yaptıysan yapmaya devam et ! "
Sirius bir an ona Bellatrix ile konuştuklarını anlatmak istedi . Her zaman kendisine gurur ve sevgi ile bakan kardeşinden bunları duymak ... Keşke şuan ölseydi de bunları duymasaydı .
Kendini açıklama isteği duydu . " Ama ... Sen hala benim kardeşimsin . Ben - "
Regulus kendisine omuz atarak yoluna zor da olsa devam ederken " Hayır ! Ben senin kardeşin değilim . Evden dışarıya attığın adımla benim abim olmayı bıraktın . " dedi .
Sirius'un gözünden ilk damla firar ederken her şeyi açıklamak üzere döndü . " Hayır ! Anlamıyorsun ! Regulus bekle ! Reg sana anlatmam gereken şeyler var ! "
Birkaç adımla kardeşinin kolundan yakalarken Regulus hışımla arkasına döndü . Kolundaki eli sert bir tavırla itti . Ardından da Sirius'u omuzlarından itti . Sirius geriye doğru sendelerken " Benimle bir daha asla konuşmayacaksın Kan Haini . " diye tısladı .
Sözler karşısında Sirius olduğu yere mıhlanırken fısıltıyla " Regulus bekle , " dedi . " bekle ... "
Ne küçük kardeşin sarsak adımlar içinde göz yaşı döktüğünden haberi vardı , ne de büyük abinin köşeyi döner dönmez üzüntü ile hıçkırıklara boğulduğundan haberi vardı .
Birbirine aslında çok benzeyen iki kardeşin farkı belliydi : Gurur .
Regulus bir Black olmaktan gurur duyuyordu . Sirius ise Sirius Black olmaktan gurur duyuyordu .
◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇
" Tamam , sorun yok . Ara verelim biraz . "
Lily Balım'ın sesini duyması ile kalkık omuzlarını düşürdü . Asasını yorgunca cebine koyarken dostuna baktı . Günler önce daha varlığından bile haberi olmayan bir odaya gelmişti . Balım buraya İhtiyaç Odası demişti . Her geldiğinde odayı farklı buluyordu . Genellikle oda Balım'ın ruh haline göre şekilleniyordu . Bugün modu yerinde olmalıydı . En azından gökyüzü şekildeki tavan ve her taraftan geçen gökkuşakları bunu gösteriyordu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mesmerized
FanfictionHepimiz Harry Potter'ı keyifle okuyup , izledik . Peki ya tıpkı bizim gibi olan biri kendini Rowling'in dünyasında bulursa ? Ve daha Karanlık güçler yükselmekteyken işleri bitirmeyi amaçlasaydı ? Harry Potter'ın doğumuna şahit olabilseydi ? Fazlal...