Kalbi şu güne kadar çok kırılmıştı . Ailesi hep yanında olmuştu . Ama onlara ihtiyacı varken onu seçmemişlerdi . Dolunay zirveye varmadan önce her zaman ağacın önünde buluşurlardı . Ağlamaktan , hıçkırmaktan yorulmuştu .
Kardeşlerinden birinin ona ihtiyacı olmasa adımını atmazdı . Çimenlerin üstünde yürürken hafif esen rüzgar ıslak gömleğine vuruyor , tenini soğutuyordu . Yüzü ifadesizdi . Gözleri ilerlemekte olduğu oğlanlarda değildi . Bulutsuz gökyüzüne bakıyordu .
Gökyüzü kendisi olabilirdi . O çok sayıdaki yıldız ise onun yorgunluklarıydı . İnsanların hayatı umrunda olmasa Voldemort'u falan siktir ederdi . Hep olmak istediği dünyadaydı ama o kadar yorulmuştu ki . Aylarca uyuyabilirdi .
Dostları onun geldiğini fark etmişti . Kendisine sesleniyorlardı ama o çoktan patili haline geçmiş hareket eden koca dalları durdurmuştu . Yarıktan yukarıya tırmanmaya başladığında keskinleşen hisleri ile diğerlerinin arkasından geldiğini fark etmişti . Büyük kapının önüne geldiğinde ise yeniden uzamış ve içeriye girmişti . Ardından da çift kişilik yatağın ucuna oturmuştu .
Yanına birinin oturduğunu bile yatağın o tarafa doğru eğilmesinden anlamıştı . Kokusundan kim olduğunu anlaması uzun sürmemişti . " Tüylüm ? " Gözlerini yanındaki James'e çevirmedi . Hatta karşısında duran Remus ve Sirius'a da . James'in elini dizinde hissettiğinde bile dönmedi .
" Konuşabilirmiyiz acaba ? "
Balım'ın boğazında bir yumru oluşurken gelen göz yaşlarını bastırmak için kendisini kastı . James te hissetmişti elinin altındaki kasların gerildiğini . Balım'ın zihninde Lily'nin cümlesi yankılanırken dudaklarının titremesine engel olamadı .
James'e çok kırgındı . Sözünü tutmamıştı . İhtiyaçları olduğunda her zaman birbirlerinin yanında olacaklarını söylemişlerdi . James olmamıştı . Sonunda başı yan tarafına dönerken kendisine bakan ela gözler ile karşılaştı .
İkisinin gözleri çok benzerdi . Biri ela , biri kehribar . Bu davranışlarındaki benzerliği de ifade ediyordu . Çok benziyorlardı ama aynı değillerdi . Balım ağzını zorla açarken " Ne dediğini söyledi mi ? " diye fısıldadı .
James gözlerini kaçırırken başını hafifçe salladı . James ne kadar ihtiyacı olduğunu bile bile yanına gelmemişti . Acılarını paylaşmamışlardı . Balım Çapulcu Haritasının James' te olduğunu biliyordu . İstese geçen saatler boyunca yanına gelebilirdi . Ama gelmemişti . Kafasını kedilere özgü şekilde yana eğmişti . Animagus olmak aralarında en çok Balım'a kedisel özellikler katmıştı .
" Ama gelmedin . "
James kendisine bakmamaya devam ederken neredeyse duyamayacağı şekilde " Lily'nin bana ihtiyacı vardı . " dedi .
Balım hışım ile yerinden kalktı . Kalbindeki acı gözlerine yansırken " BENİMDE SANA İHTİYACIM VARDI ! Kardeşinin sana ihtiyacı vardı . Ama gelmedin ! 6 saat boyunca gelmedin ! Koskoca 6 saat James ! " diye bağırdı .
Remus Balım'ı sakinleştirmek için ayağa kalkmak istedi ama bunu yapacak gücü yoktu . Neyseki Sirius ayağa kalkmış ve elini Balım'ın omuzuna koyup kendisine çevirmeye çalışmıştı ama Balım inatla James'e bakmaya devam ediyordu . Akan burnunu içine çekerken parmağını ona doğrulttu .
" Sana ihtiyacım olduğu anda bana gülerek ' Sanırım annesizlik koymuş . ' diyen kıza mı sevgini verdin ? Hani kan bağı olmayan bir aileydik ? Bana burada en büyük acılarımdan biri ile vurmuş olan kızın sana ihtiyacı olduğunu söylüyorsun ? Bana bulanık göndermesi yapan ! "
James pişmanlık ile ayağa kalkmış sarılmak için Balım'a kollarını uzatırken Balım hem omuzundaki elleri ittirmiş hemde karşısındaki James'i ittirmişti .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mesmerized
FanfictionHepimiz Harry Potter'ı keyifle okuyup , izledik . Peki ya tıpkı bizim gibi olan biri kendini Rowling'in dünyasında bulursa ? Ve daha Karanlık güçler yükselmekteyken işleri bitirmeyi amaçlasaydı ? Harry Potter'ın doğumuna şahit olabilseydi ? Fazlal...