" Hadi , ne yumurtlayacaksanız yumurtlayın . "
Gellert ellerinde çay fincanları kendisine garip bir şekilde bakan ikiliye gözlerini kısarken Balım " Bir şey yok ki ? Çay içelim demiştik . " diye mırıldandı ağzının içinde .
Gellert gözlerini bu sefer karşısında oturan Albus'a dikerken " Albus ? " dedi sorarcasına . Albus Dumbledore fincanını dudaklarından çekerken aynı şekilde " Gellert ? " diye sordu .
Albus sakinlikle kendisine gülümseyince yeniden Balım'a döndü ve " Şu yaşlı moruk bir şey çaktırmıyor ama sen bayağı streslisin Küçük Cadı . " deyip salladığı ayağını gösterdi . Balım saniyesinde ayağını sallamayı bırakırken kendisine dönüp her zamanki tatlı gülümsemelerinden birini takındı .
Gellert pofurdayıp elindeki içinde yaşlı teyze tadı olan fincanı bırakıp " Hani iletişim karşılıklı kurulan bir şey ya . Diyorum ki anlatacağınız bir şey varsa konuşun . " dedi tane tane .
Balım Profesör'üne ' Profesör emin olduk mu ? ' diye sorarken Albus Balım'ın kendisine yönelttiği anıları gözden geçiriyordu . Balım Gellert'ın zihninden şu zamanlarda gelecekte ne yapmayı planladığını kontrol ederken dakikalardır fark ettirmeden zihinefend yapmaktan hem yorulmuştu hem de utanıyor ve kendini kötü hissediyordu .
Birilerinin zihnine izinsiz girmek büyük bir saygısızlıktı . Karşısında büyük saygı duyduğu biri varken onun zihninde bulunmak Balım'ı üzüyordu . Ama bir yandan da kendisiyle gurur duyuyordu . Sonuçta dünyadaki en güçlü büyücülerinden , hatta zihinbend ustalarından birinin zihninde sanki pazarda dolanır gibi dolaşıyordu .
Tabi bunu yapabilmesinin tek kaynağı zihninde dolandığı adamın asla böyle bir şey beklememesiydi . Gellert Grindelwald , Voldemort'u bile engelleyebilecek bir zihinbendardı . Yanındaki adamın kendisine asla zarar vermeyeceğini düşünüp zihnini korumayı bırakması Balım'ın gururunu okşamıyor değildi .
Kendisiyle övünmeyi pek sevmiyordu lakin zihinefend ve zihinbend konusunda çok iyiydi . Hatta kendisine bu ilmi öğreten Profesörüne göre en iyisiydi . Ama kendisi biliyordu ki en iyi olduğu anlar sadece kendini rahat hissettiği anlardı . Baskı altında veya bir sevdiği tehtid altındayken normal düzeyde zihinefende ilgisi olan birinin saniyesinde zihine girebilme riski vardı .
Balım herhangi bir risk olup olmadığını kontrol ederken şimdi oluşan bir düşünceye rastlamasıyla gayri ihtiyari Gellert'a döndü . Göz göze geldiklerinde sıçtığını kavramış bir de gözlerini kaçırarak iyice sıvamıştı .
" Tabi karşımda iki zihin ustası oturmuyorsa . " dedi bir önceki cümlesine ek yaparken . Balım onun zihninden peşinde kızgın bir Lily varmışçasına saniyesinde çıkarken yeniden Gellert'a dönüp ona mahçupça bakmaya başladı .
Gellert parmağını kendisine mahçupça bakan kız ve ne tepki vereceğinin merakını yaşayan adam arasında gezdirirken " Bu yaptığınız kesinlikle saygısız , ahlaksız ve terbiyesizce bir hareket . Çok hoşuma gitti . " dedi ve gülmeye başladı .
Gerginlikten kaskatı kesilen Balım ve koltukta rahatça yayılmış olan Albus , Gellert'ın tepkisine gülmeye başladılar . Balım ise bir sonraki hamlesinde ne yapacağını merak ettiği için Profesör'üne dönmüşken Albus " Gellert , " diye başladı cümlesine . " seninle bir konu konuşmamız gerek . "
Gellert aklına gelen şeyle Balım'ı zihnine çekebilmek için aklından bas bas bağırarak " SEVGİLİSİ Mİ VAR ?! " demeye başladı . Bunağını da kaybedecek olursa minik genç ruhu buna dayanamazdı .
Balım çağırıldığını hissetmiş gibi kendini Gellert'ın zihninde bulduğunda birden yanında oturan adama dönüp şok ifadesiyle kafasını iki yana salladı . Gellert'ın içine sular seller serpilirken yanında kıkır kıkır gülmeye başlayan kızı dirseğiyle dürtmeye başladı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mesmerized
FanfictionHepimiz Harry Potter'ı keyifle okuyup , izledik . Peki ya tıpkı bizim gibi olan biri kendini Rowling'in dünyasında bulursa ? Ve daha Karanlık güçler yükselmekteyken işleri bitirmeyi amaçlasaydı ? Harry Potter'ın doğumuna şahit olabilseydi ? Fazlal...