(2) Deniz Kokusu

41.5K 1.2K 284
                                    

(2)Deniz Kokusu

(Düzenlendi)

Medya Yiğit

Üzerimde pijamalar ile odamdan çıktım. Adam bu halimi görünce kaşlarını çattı. "Kızım! Hazırlanmadın mı?"diye sordu. Derin bu nefes verdim. "Gitmeyeceğim ki!"dedim. Kararlıydım,hiç bir yere gitmeyecektim.

"Hadi üzerini gidip giyin. Ben de kapıyı açayım."dediğin de,"Sen kapıyı aç veya açma. Umurumda değil, hiç bir yere gitmiyorum!"
dedim.

Annem sıkıntı ile bir nefes  verdi. "Biraz anlayış gösterdi lütfen!"dediğin de alay ile güldüm. Abi dediğim bir insan ile beni nişanlamışlardı ve benden anlayış mı bekliyorlardı? İnsanların bu bencilliği gerçekten ağzımı açık bırakıyordu.

Kendi isteklerine göre insanların hayatlarını yönetmeye çalışıyorlardı. Onların çocuğu dahi olsam da bu hak onlarda yoktu. Tabi beni anlamıyorlardı. Anlamayan insanlara ne anlatabilirdiniz ki? Annem söylenip kapıyı açtı. Gördüğüm kişi ile bakışlarımı kapıdan çekip umursamazca davranmaya çalıştım. "Hoş geldin oğlum."dedi annem. "Hoş buldum Tuba teyze."dedi. "İçeri gel oğlum."dedi annem."Yok Tuba Teyze, ben Denizi alıp gideyim."dediğin de bakışlarımı ona çevirdim."Bir yere gelmiyorum."dediğim de,annem bana ters ters baktı. "Deniz!"dedi.

"Anne bir yere gitmiyorum dedim!"

"Deniz ne inat ediyorsun? Sadece bir kahvaltı kızım."dediğin de gözlerimi devirdim. Yiğit öksürdü. "Konuşmamız gereken konular var."dediğin de kaşlarımı çatıp ona baktım.
"Benim niye haberim yok?"diye sordum. Derin nefes verdi. "Hani dün bahsettiğim."dediğin de ayağa kalktım. Bu işi halleceğinden bahsettiği aklıma gelmişti. Umarım yapacak bir şey bulmuştu. Aksi taktirde daha fazla dayanamıyordum.

***

Ayakkabılarımı, alıp giydim. "Dikkat edin kızım."dedi annem. Yiğit abi 9umarım bu işe bir son verirdi artık. Normal de onunla bir yere gitmemeye kararlıydım fakat bu konuyu da konuşmamız gerekiyordu."Tamam anne dikkat ederiz."dedim mırıldanarak."İyi günler Tuba teyze."dedi Yiğit. Evden çıktığımız da oldukça gergindim. İkimiz de konuşmuyorduk. Sessizce arabasına yaklaştık.

Cebinden anahtarı çıkardı. Direksiyona geçti. Bende yanına yani öne geçtim. Arabayı çalıştırdı. Mahalleden yavaş yavaş çıkarken, "Nasılsın."diye sordu sadece. Yutkundum. Bu adamdan eskiden çekinmeyen ben şimdi çekiniyordum işte. "Sence?"diye sordum. Nasıl olmalıyım?" Cevap vermedi. Omuz silktim.

"Sen nasılsın peki."diye sordum. Birbirimize hâlâ bakmıyorduk. Ve ben bakmamak da ısrarcıydım. "Gördüğün gibi."dedi mırıldanarak. Daha da konuşmadık. Arabayı büyük Bir sessizlik kapladı. Bir kaç dakika sonra bir kafe'nin önün de durduk. Bizim mahalle'nin dışında bir yerdeydik belli ki. Lüks bir yere benziyordu.

"Böyle yerlere gerek var mıydı?"diye sordum. Cevap vermedi. Ben söylenirken, o arabayı bir yere parketti. Kapıyı açıp aşağıya indim.
O da peşimden inerken onu arkada bırakarak, kafeye doğru yürümeye başladım."Yanımdan yürü Deniz."diyerek yanıma geldi. Cevap vermeyip göz devirdim. Kafe'nin içine girdik. İçeri de bir kaç kişi den başka kimse yoktu. Kafe'nin üst katı da vardı. Üst kata çıktık. Gördüğüm şey ile nutkum tutuldu. Manzarası Deniz manzaralıydı.

Ve çok hoş gözüküyordu. Bir şey demeden,bir masaya geçip oturduk. "Nasılsın."dedi daha o soruyu sabah sormamış gibi. "Kötü. Nasıl olabilirim ki?"dedim mırıldanarak. Bakışların ki hayal kırıklığını gördüm. Buna anlam veremezken, garson geldi. "Ne istersiniz efendim."diye sordu. "İki kişilik kahvaltı tabağı."dediğin de garson onu onaylayıp gitti.

Deniz Kokusu - Mahalle (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin