(4) Deniz Kokusu
(Düzenlendi)
Medya Yiğit
Ben şaşkın gözler ile Kaana bakıyordum. Kaandan kaçarken, ayağına gitmiştim. O kız Ezgi miydi gerçek den? İnanmak da zorluk çekiyordum. Kaan da en az benim kadar şaşkındı. Ezgi'nin ise olaydan haberi yoktu. Gülümseyerek yanıma geldi."Deniz sendin değil mi? "Dediğin de kafamı salladım. "Evet sende Ezgi galiba."dedim Kaan'a bakarken. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki nefes alamadığımı hissettim. "Evet."diyerek yanıtladı. Kaan hâlâ kapının oradan bize bakıyordu. Bu arada bir gözü de morarıktı. Reis bozuntusundan bir yumruk yemişti. O nedenle sanırım. "Gelsene Kaan."dedi Ezgi. Kaan bize yaklaştı. Kalbim maraton da koşarken,gözlerimi kırpıştırdım. Bir bu eksikti.
"Deniz senin burada ne işin var?"dedi kafasını kaşırken. Aynı soruyu bende ona soruyordum. "Asıl senin burada ne işin var Kaan? "Dedim sesimden de anlaşıldığı gibi şaşkınlık ile. "Siz tanışıyor musunuz?"diyen Ezgiye göz devirdim. Onların saçma sapan,foto atması yüzünden ben reis bozuntusu ile,nişanlanmıştım. Eğer o gün o fotoyu atmasalardı,benimde morelim bozulmaz ve reis bozuntusu ile eve gitmeye kalkmazdım. En azından bu olay nişan olayını tetiklemezdi."Evet."dedik aynı anda. Derin bir iç çektim. "Neyse biran önce şu konuyu konuşalım. Gitmek istiyorum."deyip masaya oturdum. Kaan bir şey demeden benim karşıma oturdu. Ezgi de benim yanımdaki sandalyeye otururken terlediğimi hissettim. Kaan karşımdayken rahat değildim. Garson yanımıza gelip,ne istediğimizi sordu. Ben limonata istedim. Kaan da limanata isterken,Ezgi de bizimkinden istemişti. Kaan ile gözlerimiz birleşiyor ardından da kaçırıyordum. Heyecandan nefes almakta büyük bir zorluk çekiyordum.
Garson siparişleri getirdi ardından da gitti. Ezgiye baktım. Biraz sessizlikden sonra,yutkunup söze başladı."İyi ki telefona o gün sen çıktın." Dedi gözlerini yere sabitleyerek. Ardından da bir iç geçirdi.
"Barış benim sevgilimdi. Hatta beni çok seviyordu. Sonra hamile olduğumu öğrendim,tabi kabul etmez diye de korktum fakat ona söyleyince ilk başta çok sevindi. Sonra ne olduysa bana karşı soğuk davranmaya başladı. Sorduğumda ise bana,tamamen senin kuruntun diyordu. Telefonlarıma ve mesajlarıma geç cevaplar veriyordu. Sonra aramıza bir soğukluk girmişti. Çok görüşmüyorduk. Ve bu bebeğin babası ben değilim deyip ayrılmak istedi,sonra da telefonlarıma cevap vermedi. Ama ben ilk defa Barış ile birlik de olmuş,ve ondan sonra kimse ile birlik de olmamıştım. Ve babası oydu. En son aradığım da ise,sen cevapladın telefonu. Sevgilisi olduğunu söyledin. O an yıkıldım."
Anlattığı her şeyi kesmeden dinlemiştim.
"Dün Barış abi,ona takıntılı bir kızın olduğunu ve sevgili rolü yapmamı istemişti. Eğer bilseydim böyle bir şey yaptığını asla öyle bir rol yapmazdım. Ama aslında iyiki de kabul etmişim. Yoksa öğrenemeyecektim. Bir şekilde halledeceğiz."dediğim de burukça gülümsedi. "Teşekkür ederim Deniz. Sen olmasaydın kimse yardım etmezdi bana."dedi içten bir sesle.
"Önemli değil."dedim iç çekerken. Kaan karşımdayken rahat duramıyordum. Uzun süre sessiz olan Kaana bakışlarım döndüğünde,sanki uzun zamandır beni izliyormuş gibi bakıyordu. Benim ona baktığımı görünce bakışlarını kaçırdı.
Kaan,"Ben hâlâ anlayamıyorum Ezgi. Barış denen herif ile nasıl birlik de olabilirsin."dediğin de Ezginin gözünden bir yaş aktı. Cevap vermedi.
"Zorlama kızı."dedim mırıldanarak. Sonra yutkundum."Peki ne yapacağız"Diye sordum. "Ne mi yapacağız?"diye sordu Kaan. Ve düşünür gibi yaptı. Gerçekden aklımda bir fikir yoktu."Benim bir fikirim var."
***
En sonun da eve gelmiştim. Kendimi direk yatağa attım. Kaan mantıklı bir plan sunmuştu. Önce Barış abinin, Ezgi hakkın da ki düşüncelerini bilmemiz gerekiyordu. Bunu ben yapacaktım. Barış abiyi aradım. Bir kaç çalıştan sonra açtığında,
"Alo."dedim. "Alo,Deniz. Nasılsın?"dedi ve biraz hışırtı sesi geldi."İyiyim Barış abicim sen?"diye sordum. "Bende iyiyim."dediğin de derin bir nefes verdim. Sesi biraz değişik geliyordu. "Ne yapıyorsun?"diye sormamla,"Çalışıyorum şu an sonra konuşsak olur mu? Bir proje yetiştirmem gerek?"dediğin de yutkundum.Barış abi de mimardı. Zaten bizim mahallenin gençlerinin çoğu okumuş meslek sahibi olan insanlardı."Önce sana bir şey sormak istiyorum. Sonra kapatırsın."dediğim de,"Tamam abicim. Sor."dedi.
"Şu sana takıntılı olan kız. Neden onu istemiyorsun."diye sordum. Ses gelmedi. "O konuyu telefon da konuşamayız ama,sadece şunu demeliyim ki o benim takıntılım değil. Sevdiğim kız." Cidden anlamıyordum. Seviyor muydu? Sevmiyor muydu?
"Sonra detaylı konuşuruz kapatmam lazım."dediğinde görmese bile kafamı salladım."Tamam Barış abi sonra konuşuruz. Görüşürüz."dedim. Kafam oldukça karışmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kokusu - Mahalle (TAMAMLANDI)
Teen Fiction"Abimlerle okey oynamak için geldiğini sanıyordum."demem ile sırıtmasına devam ederek hayır dercesine kafasını salladı."Sence bende buraya sadece okey oynamak için gelmiş bir tip mi var?" "Evet."diyerek dalga geçip güldüğümde bakışları dudaklarıma i...