(25) Deniz Kokusu
"Oğlum senin benimle derdin ne? Ayda yılda ders çalışasım geldi. Onada sen izin vermiyorsun!"diye yakındım. Can omuz silkti.
"Bana Yiğit denen nişanlın ile ne yaptığını söylemeden gitmem."deyip kendini yatağıma attı. Gözlerimi devirdim. Öğrenip ne elde edecekti anlamıyordum."Niye ne yapacaksın?"
diye sormam ile dudak büzdü. "Merak edemem mi kuzi?" Bıkkınca ona baktım."Galata kulesine gittik."dedim en sonunda. İlk defa yaşadığım hisselerin tarifi imkansızdı. Kaan da bu yaşadığım duygu gibi bir şey hissetmemiştim. Kaan belkide benim için aşk değildi. Gelip geçici bir hoşlantıdan ibaretti sadece. Yiğit ile yaşadıklarımız tuhaftı.Nişanlanmış olmasaydık onu sevmeyecektim belkide. Onu hep abim olarak görmüştüm. Hiçbir zaman daha fazlası olmamıştı. Ama şimdiye kadar. Gittiğimiz yer benim için çok anlamlıydı. Beraber galata kulesine çıkmıştık. Hayatımın en güzel anların dan birini yaşamıştım.Can bunu demem ile sırıttı. "Oooo enişteye bak sen.
Acaba beni de götürür mü?"deyip yanağımdan makas aldı. Yüzümü buruşturdum."Of neyse. Duydun işte. Git ders çalışacağım."Omuz silkti. "Sessiz duracağım vallah. Senin şu Hakan abinin put suratını görmek içimi karartıyor. Yusuf abin desen,oda sessiz sessiz köşesinde oturuyor. Anam gillerle de ne yapayım. Dedikodu yapıyorlar. Eniştem desem oda televizyon izliyor. En iyisi senin yanında boş boş oturmak."demesi ile derin nefes alıp verdim. "Tamam gitme. Ama sessiz ol."demem ile sırıtarak kafasını salladı. "Tamam. Sustum."deyip ağzını fermar çeker gibi çekti. Ve elindeki telefon ile uğraşmaya başladı. Bende önümdeki derslere döndüm. Aklım hâlâ o anlardaydı.
Ve odaklanamıyordum dersime. Her şeyi kadar anlamlıydı ki. Daha önce hissetmediğim duyguları hissettirmişti. Bu duygu güzeldi. Telefonuma baktım. Kimseden bir mesaj yoktu. Tarihin ilk anını yaparak Yiğit'e mesaj attım. Hemde ben, o yazmadan.
Ben:Nasılsın?
Çok beklemeden anında mesaj geldi.
Yiğit:İyiyim güzelim. Sen ne yapıyorsun? Bir şey mi oldu?
Ben:İyi bende. Canım sıkıldı yazdım bende.
Yiğit:Gene geleyim mi yanına. Özledim;)
Ben:Olm saçmalama bu saatte. Hemde daha bir kaç saat önce birbirimizi görmüşken. Birde ders çalışıyorum.
Yiğit:Millet sevgilisine aşkım,canım,bir tanem der. Benim sevgilimde oğlum desin.
Ben:Tamam daha romantik olurum bundan böyle;/
Ben:Naber koçum?
Yiğit:Ne kadar da romantikleştin sen.
Ben:Öyleyimdir;)
Yiğit:Geleyim ya bence size. Senin dilin çok uzadı.
Ben:Yanımda Can var. Çok romantik anlar yaşarsınız artık Can ile.
Ben:Ha birde. Dilim uzadıysa ne yapacaksın. Çok korktum.
Yiğit:Sen varken Can'ı tercih edeceğimi sanmıyorum.
Yiğit:Öyle olsun güzelim. Gelmiyeceğim.
Ben:İyi görüşürüz.
Yiğit: Görüşürüz...
Telefonu komidinin üzerine koydum. İstemsizce gülümsediğimi farkettiğimde gülüşüm soldu. Aptal aşık gibiydim cidden..
En sonunda dersime döndüm. Dakikalar sonra gözlerim Can'ı buldu. Telefonuna bakarak sırıtıyordu. Dakikalar sonra bana baktı. "Kuzi karnım açıktı benim. Markete gidelim mi? Zaten saat henüz 9."demesi ile göz devirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kokusu - Mahalle (TAMAMLANDI)
Teen Fiction"Abimlerle okey oynamak için geldiğini sanıyordum."demem ile sırıtmasına devam ederek hayır dercesine kafasını salladı."Sence bende buraya sadece okey oynamak için gelmiş bir tip mi var?" "Evet."diyerek dalga geçip güldüğümde bakışları dudaklarıma i...