(8) Deniz Kokusu

21.7K 722 44
                                    

(8) Deniz Kokusu

(Düzenlendi)

"Bulut sıçtırma ağzına defol git markete!"

"Tamam şampiyon sakin."deyip bana baktı Bulut. "Sende benle gel. Beni o yollara yalnız koma. Beni kaçırırlarsa sen beni korursun."dediğin de,"Seni kim kaçırsın? Kaçıran bir daha geri getirir. Üzerine de para verir."dedi Güneş. Evet bu konuda Güneş'e katılıyorum. Aklıma,markette Bulut'a aldırabileceğim abur cuburlar geldiğinde sırıttım. "Olur tabi gelirim."dedim şeytani bir pırıltı ile."Ama istediğim bir kaç şeyi alman şartı ile."dediğim de,"Bak şimdi bilemedim."dedi Burun kıvırarak. "Sen bilirsin."dedim omuz silktip. "Tamam katlanacağız artık." Garibim Bulut,marketen çıkınca iflasın eşiğine gelmiş olacaktı.
"Dikkatli gidin o zaman. Deniz'e sahip çık. Ha birde çok çikolata alma ona."dedi Hakan abim.

Çikolata yiyip kafayı bulan bir insandım ben. O nedenle bir çikolatadan fazla çikolata yememe izin vermiyorlardı. Tabi benim depomda en az 30 çikolata vardı. Harçlıklarımı ne yaptığımı sanıyorsunuz? Ben Hakan abime ters bakışlarımı atarken,malûm kişi konuşmuştu.
"Bulut kendine bile sahip çıkamaz. Ben giderim Denizle."dedi reis bozuntusu. Sana fiktini soran oldu mu acaba? Daha doğrusu sana gel diyen oldu mu?"Ben kendi başımın çaresine bakarım."dedim nispet yaparcasına. Ve Bulut'a yaklaştım."Hadi kanka gidelim."deyip koluna girdim. Ve yürümeye başladım. Reis bozuntusunun arkamdan bir şey dediğini duydum. "Keçi inatlı."

En sonunda parktan çıktığımız da,"Eeee daha napıyorsun kankam?"diye sordu. "İyi aynı."dedim derin nefes alıp vererek. "Kanka sana bir şey söyleyeceğim."deyip durdu Bulut. Doğru ya,Bulut beni bir çıkarı için yanında götürmek istemişti. Resmen kullanılıyorum buralarda."Söyleme duymak istemiyorum."
dedim kulaklarımı kapatarak. Daha fazla bir bombaya dayanamazdım. Hatta zorla söyletirdim normal de. Ama daha fazla entirika duymak veya duymak istemiyordum.

"Öyle mi Deniz? Bir gün beni çöp kenarıda ölü bulursan şaşırma o zaman."dedi ve kıçını sallaya sallaya yürümeye başladı. Ettiği beddua'ya bak arkadaş. "Tamam! Gel."dedim bıkkınlık ile. Hemen geri dönüp hemen yanıma geldi. "Geldim."dedi kazanmanın verdiği sevinçle."Gerizekalı!"diye mırıldanıp,koluna girdim."Ne söyleyeceksen söyle."dedim derin bir nefes vererek."Söyleyeceğim ama gidip kimseye söylemeyeceksin."dedi kaşlarını çatarak. "Tamam. Söyle."dedim gözlerimi devirerek."Ben birine aşığım."demesi ile yukarı bakıp sabır diledim. Neden aşk acısı çeken benim yanıma geliyordu."O zaman o kız sıçtı."dedim sırıtarak."Ha ha."dedi yalandan gülerek. "Kimmiş o şanslı! kız."diye sordum alaycıl bir şekilde. "Aslında tanımıyorum." Deyip derin nefes verdi.

"İnternetten yazıştık."dedi bana bakıp gülümseyerek. "Bulut Allah aşkına. 50 yaşını geçmiş,azmış amcalar gibi instegramdan kızlara mı yazıyorsun?"dedim dalga geçerek. Her gün illaki dedem yaşında birinden mesaj alıyordum. Ama sonra engelliyordum tabi.
"Yok be. Kız bana yazdı. 3 gündür konuşuyoruz. Aşkını itiraf etti. Yarın buluşacağız."dediğin de gözlerimi devirdim.
Buna aşık olan da ne bilim yani. Tamam  yakışıklılığına diyecek laf yoktu. "Yani benden taktik istiyorsun öyle mi?"dedim bilmiş bir şekilde. "Evet yardımına ihtiyacım var."

"Nasılda tanıyorum malımı."dedim sırıtarak.
Biz böyle konuşurken markete varmıştık.
"Tamam marketten çıkınca devam ederiz bu konuyu konuşmaya. Sen bana güven."dedim.
"İyi peki."dedi. Markete girdik. Küçük bir alışveriş arabası aldı Bulut. "Evet Bulutcum. Ben,senin ödeyeceğin!bir kaç şeyi almaya gidiyorum."dedim bastıra bastıra. "Bak baştan söylüyorum. Çok fazla çikolata alma. Sonra Hakan abin beni gebertiyor seni değil."dedi kaşlarını çatarak. Kusura bakma Bulutcum ama konu çikolatanın ç'si olunca kendimi asla ve asla tutamıyordum. "Tamam çok konuşma."deyip elindeki alışveriş arabasını aldım.

Deniz Kokusu - Mahalle (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin