Naz sadece biraz kötümser, realist, biraz fazla kuralcı... İroni fabrikası bir adam... Ve okumak için yollara düşen sivri dilli bir kız. Naz tekeri patlak, yaşlı bir kamyonda ve kader hep yokuş aşağı sürüyor aracını. Olsun, o artık liseli değil! Üniversiteyi kazandı; hukuk okuyor! Konuştuğu biri bile var. Derken o çıkıverdi karşısına. Söz dinlemez ve dahi yapışkan; hatta ve hatta yılışık biri. Bir adam ya da bir kahraman. Fanusuna sıkışıp kalmış, realizmin gaddar giyotinine boynunu uzatmış Naz'ı kaderinden kurtarır mı dersiniz? Her şey muhtemel! *** Bir kupa kaynar kahve, bir deli mimar, bir ceket ve dediğim dedik bir avukat ile inatçı bir aşk oyunu! ... Ölü doğmuş bir aşktı bizimkisi; Eksik kalmış bir kürtaj... Baştan, başlanmaması gereken bir kitap gibiydik. Okunmamalıydık. Ama kalplere pranga vurulmuyordu... Tüm hakları Hale Bilgiç'e aittir.