33. BÖLÜM - Beni Bırakma.

22 0 0
                                    

Bir an da yer ayağımın altıdan kaydı gitti. Dünya durdu saatler durdu herşey anlamını yitirmişti sanki.
"Ne... Ne demek ölüyor Tuğba! Ne oldu Demir 'e çabuk söyle!"
Canımdan can kopuyordu...
"Nakil olmazsa ölecek abla! Acil böbrek nakli gerekiyor."
"Şimdi nerde nasıl Demir?"
"Sadece bize iyi gibi görünüyor hergün diyalize giriyor fakat durumu ciddi. Evdekiler bilmiyor kimseye bir şey söylemedi sadece Ozan biliyor bana da o söyledi. Sana söylemiştim Demir ağabey bir şey gizliyor diye ama hiç böyle bir şey aklıma gelmemişti. Vücudu yorgun olduğu halde işe gidip geliyor cuma günü holdingin açılışı var deli gibi çalışıyor. "
" O onun hayaliydi Tuğba. Demir ne olursa olsun aklındakini yapacaktır. Bu yüzden hastalığı bile umrunda değil. "
" Abla ailesi böbreğini veremez babası kalp hastası annesi diyabet Selin desem Demir ağabey asla ondan öyle bir şey istemez elimiz kolumuz bağlandı. Ozan deli gibi araştırma yapıyor ama pek umutlu görünmüyor. "
" Tuğba bu bir işaret! "
" Nasıl yani ne işareti abla? "
" Tuğba Funda ablam ve ben yaradılış mucizesi taşıyoruz bunun ilk akla gelen kişinin sen olması gerekiyordu."
"Aman Allah'ım tabi yaaa nasıl düşünemem ama bir dakika ya sonuç istediğimiz gibi çıkmazsa?"
"Tuğba sana daha önce Demir 'in bana söylediği bir şeyi söyleyeceğim. İlk zamanlar sadece tesadüf gibi geliyordu fakat zamanla üst üste gelen şeyler inancımı yükseltti."
"Ne inancı abla neden bahsediyorsun?"
"Demir ara sıra aramızda açıklaması olmayan bir bağın olduğunu söylerdi sanırım haklı çünkü bende böyle olduğuna inanıyorum artık ve bu yüzden çıkacak olan sonuçtan eminim. Belki bu durumu herhangi birine bahsetsem alay konusu bile olabilir ama değil. Benim hemen gelmem lazım ama en yakın uçak bileti cuma 20:45 te ben o zamana kadar nasıl duracağım deliririm burada of Allah'ım ne yapacağım? "
" Acele etmemiz gerekiyor abla ama iki gün daha sabretsek sanırım geç kalmış olmayız. Ben hemen Ozan'a durumdan bahsedeceğim sevinsin kahroluyor çünkü. "
" Tamam Tuğba ama başka kimseye bahsetmesin dediğim gibi ben eminin ama tut ki sonuç istediğimiz gibi çıkmadı kimse üzülsün istemiyorum. "Peki abla"

Şimdi nasıl zaman geçecekti. Ya sevdiğim adam benden giderse Allah'ım ben buna nasıl dayanırım. Yok bu böyle olmayacaktı. Durumu Hillary 'e anlatmam gerek ama telefonda olmaz hemen ofise gitmek için evden hızlıca ayrıldım. Belki tanıdıkları vardır bileti daha erkene çekmek için yardımcı olabilirdi.

Taksi ofise gelir gelmez aceleyle inip hızlıca ofise girdim. Panikten nefes almayı unutunca soluk soluğa kaldım.
"Leyla! Aman Tanrım ne oldu nedir bu halin?"
Ona olan biten herşeyi anlattım. Şok olmuş halde bana bakıyordu. Yapabileceği bir şeyin olup olmadığını sorunca bilet hakkında yardım istedim. Hemen telefona sarılıp bir kaç yeri aradı. Tekrar çalacak olan telefonu sabırsızlıkla bekliyordum. Beş dakika... on dakika... yirmi dakika ve nihayet. Hemen telefonu açtı. Gelen haber için yerimde duramıyordum ama sonuç istediğimiz gibi olmadı. Hiç bir firmada erken bilet bulamadık. Hillary bir yeri daha aramak için tekrar telefonu eline aldı.
"Merhaba Jack, nasılsın? Ah bende iyiyim teşekkür ederim. Bu aralar uçuyor musun?.... Hmm anladım. Benim senden bir ricam var oldukça önemli bir konuda yardımını istiyorum ama tabiki karşılıklı olması şartıyla.... Jessica Arm'ın marka yüzünü temsil eden modeli biliyorsun o benim dostumdur ve acil İstanbul 'a gitmesi gerekiyor uçağını bir günlük kiralamak istiyorum ne diyorsun?.... Harikasın Jack bu iyiliğini unutmayacağım. "
Sevinçten ne diyeceğimi ne yapacağımı bilemiyordum. Koşarak Hillary' e sarıldım.
" Hillary bu iyiliğini asla unutmayacağım bir hayat kurtarmış gibi çok büyük bir iyilik yaptın. Borcumu nasıl öderim bilmiyorum. "
" Leyla böyle bir şey bir daha söyleme! Asıl sen benim hayatımı kurtardın. Sen olmasaydın ölebilirdim."
"Herkes aynı şeyi yapardı. Ben yapma m gerekeni yaptım sadece."
"Yo tatlım inan bana yapmazdı. Bu yüzden senin için ne yapsam yeterli gelmez."
Ona bir kez daha sıkıca sarılıp öptüm.
" Ne duruyoruz hemen eve gidip hazırlanmalıyız!"
"Hazırlanmalıyız?"
"Elbette seninle geliyorum. Bu durumda seni yalnız bırakamam değil mi?"
"Çok mutlu oldum canım! tamam hemen gidelim."
Çıkarken asistanını yanına çağırıp bir kaç gün belki bir hafta Londra 'da olamayacağını işlerin aksamamasını hergün arayıp rapor alacağını belirterek ofisten ayrıldık.

SANA SÖZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin