Anons | DÜZENLENİYOR

•Bölüm 39

"Off! Kenan uyansana artık ya!" son beş dakikadır Kenan'ı uyandırabilmek için oldukça acınası bir çaba sarf ediyordum. İlk başta boynuna, yanaklarına ve çenesine ufak ufak öpücükler bırakarak uyandırmaya çalışsam da bu Kenan'ı derin uykusundan uyandırmam için hiç yeterli olmamıştı.

Ya da, uyanmak istemiyordu.

Birkaç saniyenin ardından "Saat kaç?" diye sordu homurdanıp yüzünü ekşiterek. "7'ye geliyor aşkım kalk haydi." dedikten sonra yalancı bir kızgınlıkla ekledim. "Ben sana dün gece 'yarın iş var Kenan' dediğimde üçüncü postayı da atmak istemeseydin beyefendi, hem ben şu an kıçımın ağrısından ölüyor olmazdım hem de sen bu kadar mızmızlanarak uyanmazdın."

Olduğu yerde dikelip yaklaştı bana. Omzuma öpücük kondurup çenesini omzuma koyarak belime yerleştirdi ellerini. "Çok mu acıyor?" diye sorduğunda sesindeki uyku mahmurluğu kendini hissettiriyordu.

Yüzüme bir gülümseme yerleşse de gözlerimi devirdim. "Yani." dedim kelimeyi uzatarak. "Ama dün gece seks hayatımızda unutamayacağım çapta bir etki yarattığı için bu ağrıyı göz ardı edebilirim."

Cümlemi bitirmem üzerine esnedi. "İyi anlamdadır umarım?" bunun cevabını çok net olarak biliyor olmasına göz devirdim bu sefer de. "Kenancığım sen de oradaydın unuttun mu?" kurduğum alaycı cümlenin üzerine dudaklarını yalayıp yüzüne hınzır bir gülümseme yerleşirken cıkladı. "Dün geceyi unutabilmemin pek mümkün olduğunu ben de sanmıyorum."

Çenesini omzumdan kaldırıp kafasını boynuma gömdü. Dilini de devreye sokarak bıraktığı ıslak öpücüklerle derin bir nefes verdim. "Kenan buna biraz daha devam edersen işe haddinden fazla geç kalacağız, çık artık yataktan." dedim kendimi yatağın dışına atarken.

İçten bir şekilde oflasa da biraz sonra o da yorganın içinden çıkıp peşimden duş almak için gelmişti.

Küvetin suyunu açıp sıcak su akıtması için sola çevirerek küvete girdim. Su hâlâ soğuk olmasına rağmen duş başlığının altına girip saçını yıkamaya başlayan Kenan'a kaşlarımı çattım. "Gerçekten nasıl üşümediğini anlamıyorum. Ayrıca ellerinin her zaman sopsoğuk olmasına da şaşırmıyorum artık, su bu kadar soğukken yıkanılır mı Kenan?" dedim azarlarcasına. "Sen konuşurken ısındı bile baş belası gel." diyip kolumdan çekti beni kendine yaklaştırırken.

Yukarıdan akmaya devam eden su, birden afalladığım için ağzıma ve burnuma girerken salak gibi sırıttım istemsizce. "Sıcak olan su mu yoksa başka bir şey mi bir düşünmek lazım." dedim dilimi dişlerimde gezdirip Kenan'ın sanat eserinden hallice vücudunu süzerken.

Otuz iki diş sırıtıp eline bu sefer lifi aldı. "On dakika öncesine kadar geç kalacağız diyen birisi için fazla iddialı bir söz olmadı mı sence de?" diyip göz kırptı. "Şöyle rahat bir üç gün seks dışında bir şey konuşamam gibime geliyor." dedim kıkırdarken. Eş zamanlı olarak küvete girdiğimden beri popomun arasından sızmaya devam eden menilerin daha hızlı çıkabilmesi için ellerimle popomu araladım.

Kenan'ın tekrar yüzüne yerleşen sırıtışla dudaklarımı birbirine bastırdım gülmemek için ve işaret parmağımı Kenan'a doğru salladım. "Eğer alaylı ya da libidomu yükseltecek bir şey söylersen benden temiz bir dayak yersin." Ciddi olduğumu anlaması için kaşlarımı çattığımda elindeki life rağmen ellerini teslim olurcasına kaldırdı. "Hiçbir şey söylemedim celallenme hemen." Gülmemek için ısırdığı alt dudağını bir süre daha dişlerinin arasında tuttuktan sonra yutkunarak indirdi ellerini.

Daha fazla çıplak ve dip dibe olmamızın çok da iyi olmayacağını bildiğim için hemen ben de kendi lifimi alıp hızlıca yıkadım vücudumu.