Kenan arabanın yolcu koltuğunun kapısını açarken ben de sürücü koltuğuna yerleşmiştim.
Kapıyı kapatıp arabaya yerleştiğinde içimde bir yerlerin kıpırdadığını hissettim. Onu en son ne zaman arabamda otururken gördüğümü hiç hatırlamıyordum bile.
"Tak kemerini." dediğinde içten bir şekilde ofladım. "Ben senin aksine içmedim, ayrıca sadece on dakikalık yol gideceğiz Kenan."
Bakışlarını kararlı biçimde gözlerime diktiğini görünce tekrar oflayıp kemere uzandım. "Gecenin bu vakti ceza yemeni istemeyiz." dediğinde dayanamayıp bir kahkaha patlattım. "Bu saatte bu yolda ne polisi, ne cezası Kenan Allah aşkına?"
Söylediğimin doğru olduğunu bilmesine rağmen inat ettiğinin o da ben de farkındaydık. Bir şey söylemediğinde arabayı çalıştırmıştım ama onun kemerini takmadığını fark edince elim bu sefer onun kemerine uzandı.
Yüzüme anlamlı anlamlı baktı. "Ne var? Bana taktırıp kendin mi takmayacaksın?" sahte, kızgın bir bakış attığımda bir şey söylemeyip kafasını iki yana salladı.
Beş dakikalık sessiz bir araba yolculuğunun ardından aniden tıkanan trafiğe sinirle korna çaldım.
"Bir işe yaramayacak korna çalman." gözünün içine bakarak kornaya iki kez daha bastım. Bir şey söylemese de sırıtmadan edemedi.
Birkaç saniye sonra "Bu saatte ne kadar anlamsız bir trafik bu." diye kendi kendime söylenmeye başladım.
Öndeki aracın yanındaki kadın polisi gördüğümde kontrol yaptıklarını anlayarak derin bir nefes çektim içime. Şimdi, az önce aramızda geçen diyalogdan dolayı Kenan'ın suratında eğlendiğini açıkça gösteren bir ifade vardı.
Merkezde bir ya da iki defa gördüğümden dolayı suratına aşina olduğum kadının arabama doğru yaklaştığını görünce beklemeden camı açtım.
Esmer kadının yüzüne kısa bir bakış attığımda, beni tanıyıp geçmemize direkt izin vermesini beklesem de kadın yüzüme birkaç saniyelik kısa bir bakış atıp "Ehliyet ruhsat beyefendi, polis olduğunu görüyorsunuz neden hazırlamıyorsunuz?" dedi suratındaki bıkkın ifadeyle azarlarcasına.
Gözlerimi devirip cüzdanıma uzanırken, ruhsat için torpido gözünü açan Kenan'a hitaben "Derginin altında olması lazım Kenan." dedim.
Kenan'ın ruhsatı bana uzatmasıyla kadının "Kenan komiserim." demesi bir oldu. "Ben sizi fark etmemiştim, karanlık olunca." az öncekine göre incelmeye başlayan sesiyle ekledi. "Keşke en başta söyleseydiniz Kenan komiserle birlikte olduğunuzu. Ben karanlıktan şey edemedim." diyip boynunu kaşıdığında gözlerimi devirmemek için kendimi zor tuttum.
"Keşke en başta söyleseydin Baran, birlikte olduğumuzu." Kenan'ın son iki sözcüğü bastırarak kurduğu imalı cümlesi üzerine gülmemek için dişlerimi alt dudağıma geçirdim. "Biz sizi tutmayalım o zaman artık, kolay gelsin." diyip kafamla selam verdiğimde bakışlarını kısa süre üzerimde gezdirdikten sonra Kenan'a bakarak "İyi geceler komiserim." dedi.
Arabayı tekrar sürmeye başlarken, saniyelik sessizliği ilk bozan ben oldum. "Kolay gelsin dedim. Ve o cevap bile vermedi." havalanan kaşlarımla yola bakmaya devam ediyordum. "İyi geceler komiserim." diye kızı taklit ettiğimde Kenan büyük bir kahkaha patlattı. "Gülme, hiç komik değil. Resmen dibi düştü."
"Haksız sayılmaz." dediğinde başımı bu tatlı kendini beğenmişliğine karşılık olarak iki yana salladım. "Evet, maalesef haksız sayılmaz."
Ellerini saçlarına daldırdığını gördüğümde kıkırdadım. "Ne oldu utandın mı?" otuz iki diş sırıtıyordum şimdi yola bakarken. "Ekibe yeni katıldığımda Esma şey demişti, neredeyse şubenin yarısı sana karşı boş değilmiş."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anons | DÜZENLENİYOR
Romance| Tamamlandı | Bir komiser ve komiser yardımcısının hikayesi. (BoyxBoy bir hikayedir.) #gaylove 1- 121020🏳️🌈 #loveislove 1-240121🏳️🌈 #bxb 2- 060521🏳️🌈